Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

KBÜ’de Kudüs Şairi ‘Nuri Pakdil’ paneli gerçekleştirildi

Karabük Yayın: 22.11.2023 19:41 |Güncelleme:23.11.2023 09:53
İhlas Haber Ajansı
KBÜ’de Kudüs Şairi ‘Nuri Pakdil’ paneli gerçekleştirildi

Karabük Üniversitesinde 2019 yılında “edebiyat” alanında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülüne layık görülen, “Nuri Pakdil” hakkında bir panel gerçekleştirildi.

15 Temmuz Şehitler Konferans Salonunda gerçekleşen “Nuri Pakdil” paneline Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Hasan Solmaz ve Prof. Dr. İsmail Rakıp Karaş, TÖMER Müdürü Doç. Dr. Sema Noyan, akademisyenler, öğrenciler ve davetliler katıldı.

AW082242 02 jpg
Panelde Atıf Bedir, Necip Evlice ve İbrahim Demirci tarafından Nuri Pakdil’in Kudüs ve Filistin hassasiyeti, gençlerle ilgili düşünceleri ve duruşuna dair birçok konuya değinildi.
Panelde konuşan Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, Bizim için Nuri Pakdil ne anlam ifade ediyor?’ diye baktığımızda çok zor dönemlerden geçen bir insanın, çok büyük zorluklar içerisinde yaşayan bir insanın hayatı, Türkiye’yi, dünyayı okuması, yorumlaması, analiz etmesi ve eserlerine yansıtması olarak değerlendiriyorum. Zor dönemlerden ve zor koşullardan geçmiş bir mütefekkirin hayatını gözlemliyoruz. Hayatını bir mücadele ruhuna adamış, önemli bir mütefekkir olarak bize hayatın zorlukları karşısında yılmamayı, bıkmamayı ve sürekli belli bir misyona, hedefe, hayallere, umutlara doğru gayret göstermeyi ifade ediyor” diye konuştu.

AW082242 04 jpg
Rektör Kırışık, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Türkiye’nin ve dünyanın geçtiği süreçleri görüyoruz. Özellikle Gazze’de yaşananlar çerçevesinde dünya sisteminde ortaya çıkan boşlukları, problemleri, görüyoruz, gözlemliyoruz. Bu tablo içerisinde umudunu kaybetmemek, sürekli mazlumun yanında olmak, Kudüs’ün yanında olmak, insanlığa barışı, kardeşliği, huzuru getirecek bir sistemi savunmak noktasında Nuri Pakdil üstadın bize çok önemli mesajları var. Bu mesajları yaşam tarzı haline getirmemiz gerekiyor. Bu konuda başarılı olabilmek için yaşam tarzı haline getirdiğimiz bu mesajları sürekli bir şekilde uygulamaya geçirmek için birlikte çalışmamız, çabamız gerekiyor. Aksi takdirde ‘Bir edebi eseri okuduk, bir psikolojik rahatlama içerisine girdik, manevi bir mistik boşluk içerisinde kendimizi bulduk, sonra kaybolup gitti’ şeklinde bir tarz izlersek o zaman bizim için çok bir anlamı olmayacaktır. O nedenle Nuri Pakdil üstadın yaşamını incelediğimizde vazgeçmeyen, pes etmeyen, kaybetse de yenilse de düşse de düştüğü yerden hemen kalkmasını bilen ve mücadele etmeye devam eden bir büyük kahramanı bu esnada gözlemliyoruz. Nuri Pakdil üstadın hayatı zorluklar ya da kolaylıklar gibi bir kıyaslama olmaksızın her an gerilim hattında yaşayan bir insanın dinamizmini bize gösteriyor. Her an gergin bir hat üzerinde, ‘Kudüs alınmadan, Filistin alınmadan ben gülemem’ diyen bir Selahattin Eyyubi hassasiyetinde son derece gergin ve mücadeleci bir hayat yaşadığını gözlemliyoruz. O halde bize Nuri Pakdil üstadın söylediği çok şey var, verdiği çok mesaj var, yaşamımıza yönelik söylediği çok şey var. ‘Bundan sonra ne yapmak gerekir?’ diye sorduğumuzda bundan sonra bugünden itibaren hayatımızı yeniden analiz etmek, yeniden değerlendirmek ve bugün yaşadığımız sorunların çözümünü kendi yaşamlarımızı değiştirmekte olduğunu görerek Nuri Pakdil üstadı anlayabiliriz, tanıyabiliriz, onun yaşadığı hayatın bir benzerini biz de yaşayabiliriz.”

AW082242 01 jpg
Konuşmasının son bölümünde katılımcılara tavsiyelerde bulunan Rektör Kırışık, “Dünyanın yeniden bir yapılanma içerisinde olduğunu ve çok büyük değişimlere gebe olduğunu görüyoruz. Şimdiki tablo artık 20. Yüzyılın bütün sistemlerinin değiştiğini, yepyeni bir doğuma gebe olduğunu, yepyeni bir dünyanın ortaya çıktığını, Batı’nın egemenliğinden Doğu’ya doğru büyük bir kayış olduğunu bize gösteriyor. O halde bu ümit var ortamda ümitlerimizi kaybetmeyelim, gayret etmeye çalışmaya devam edelim. En önemli şeylerden bir tanesi bulunduğumuz bölümlerde, edinmek istediğimiz mesleklerde en iyi olabilmeye çalışmak, sadece Türkiye’de değil dünyada en iyi olmaya çalışmak, her bir ülkeden gelen uluslararası öğrencilerimizin de kendi ülkesine ve dünyaya insanlığa hizmet etmek istiyorsa yapabileceği en iyi şeyin dünyada en iyisi olmaya çalışmak olduğunu düşünüyorum. Hayallerinizi sınırlamayın, ‘yapamayız’ diye düşünmeyin, ‘daha önce bulunmuştur’ diye kendinizi avutmayın. Yeni şeyler düşünün, büyük hayaller kurun, tam o dünyanın şafağındasınız. Dolayısıyla bu yaptıklarınız, bu hayalleriniz inşallah en kısa sürede hayata geçecek ve dünyanın değişimine çok büyük katkılar sunacaktır. Kıymetli hocalarımıza teşekkür ediyorum. Bizi kırmayarak buraya kadar geldikleri ve büyük üstadın hayatını ve eserlerini bize anlattıkları için. Katılımcılara da böyle büyük bir üstadın hayatını, eserlerini dinlemek, onu tanımak ve onu anlamak konusunda göstermiş olduğunuz bu çabadan dolayı teşekkür ediyorum, saygılarımı sunuyorum” diye konuştu.
Konuşmanın ardından Yazarlar Âtıf Bedir, Necip Evlice ve İbrahim Demirci, ‘Nuri Pakdil’ hakkında, onun eserleri hakkında katılımcılara bilgi verdi.
KBÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, Nuri Pakdil Panelinde konuşan yazarlara teşekkür belgesi verdi.
Program hatıra fotoğrafının çekilmesi ile sona erdi.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Tokatlı çiftçi boru döşerken gelen sesin kaynağını öğrenince hayrete düştü

Dünya Yayın: 20.05.2024 12:48
İhlas Haber Ajansı
Tokatlı çiftçi boru döşerken gelen sesin kaynağını öğrenince hayrete düştü

Tokat’ta çiftçilik yapan ve kendini “Diplomalı Hıyarcı” olarak tanıtan Uğur Karahan ve eşi, Turhal’daki tarlalarında su borusu döşerken borunun içinde bir yılanla karşılaştı. Delikten yılanı gören Karahan, onu kurtarmaya çalışırken yılanın filtreye sıkışarak hayatını kaybettiğini anladı. Yaşadığı ilginç anları cep telefonuyla kayda alan Karahan, bu deneyimi doğanın dengesine dikkat çekerek paylaştı.

Tokat’ın Turhal ilçesinde çiftçilikle uğraşan ve kendini “Diplomalı Hıyarcı” olarak tanıtan Uğur Karahan, eşiyle birlikte tarlaya su borusu döşemek için gittiklerinde ilginç bir olay yaşadı. Boruya delik açtıkları sırada içerisinden bir sürünme sesi duyan Karahan çifti, önce sesin bir sülükten geldiğini düşündü. Ancak, açtıkları delikten baktıklarında bir yılanın boru içerisinde gezindiğini gördü. Bir süre delikten bakan ve dilini uzatan yılan daha sonra gözden kayboldu. Yılanı kurtarmak isteyen Karahan, boruyu söktüğünde yılanın filtreye sıkıştığını fark etti. Kurtarma çabası sırasında yılanın kuyruğu Karahan’ın elinde kaldı ve yılanın hayatını kaybettiği anlaşıldı. Yaşadığı ilginç anları cep telefonu kamerasıyla kayda alan Karahan, olay sonrası duygularını paylaştı.

“İlk defa yılanı bu kadar yakından gördüm”

Yılanın filtreden geçmeye çalışırken öldüğünü söyleyen Uğur Karahan, “Namı diğer diplomalı hıyarcıyım. Sezonun açılmasıyla beraber tarla hazırlıklarımız başladı. Eşimle beraber tarlaya gittik. Boru döşemeye başladık. Borunun deliklerini delerken içinden sürünme sesi gelmeye başladı. İlk başta sülük sandım ama sülük bu kadar ses çıkartır mı diye bakarken deliğin içinden yılanın geçtiğini gördüm. Çok şaşırdım. İlk defa yılanı bu kadar yakından gördüm. Hatta delikten dilini falan çıkarttı. Evde acil işim çıktı. 10 dakika sonra geldiğimde yılan filtreden geçmeye çalışırken deliklerine sıkışmış, geri de dönememiş. Bu şekilde can vermiş. İnsanlar yılanı öldürmeye çalışıyor ama popülasyonu sağlaması açısından bence öldürmek yanlış. Bu yılan da zehirli yılana benzemiyordu. Yılanlar çekirge, fare ve kurbağaları yiyor. Bu şekilde rabbim bir zincir halkası oluşturmuş” dedi.