Samsun Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü takımları, kaldırımları işgal eden motosikletlere yönelik yaptığı geniş çaplı kontrol sonucunda 76 motosiklet şoförüne ceza yazıldı.
Yayaların, bilhassa de engelli bireylerin, bebek otomobiliyle yürüyen ailelerin ve yaşlı vatandaşların kaldırımlarda rahatça hareket etmesini engelleyen motosiklet şoförlerine yönelik sıkı denetimler yapıldı. Yaya güvenliğini sağlamak ve kent nizamını korumak hedefiyle yapılan kontrollerde 76 motosiklet şoförüne süreç yapıldı. Yaya yollarına yöntemsiz biçimde park eden motosikletler tespit edildi. Karayolları Trafik Kanunu’nun 61/1-n unsuru kapsamında cezai süreç uygulandı.
Engelli ve yaşlı vatandaşlar mağdur edilmeyecek
Yetkililer, kaldırımların yayalara ilişkin olduğunu ve bu alanların bilhassa engelli bireyler, yaşlılar ve çocuklu aileler için hayati ehemmiyet taşıdığını vurguladı. Samsun Emniyet Müdürlüğü, vatandaşların huzuru ve güvenliği için kontrollerini kararlılıkla sürdüreceğini açıkladı.
Ahmet Ertekin
•Biz, 210 kişi olarak Kardemirde’ki paravan şirket olan Karçel A.Ş.’de çalışan taşeron firma Yeşilçalı A.Ş. müteahhit işçisiyiz.Yaklaşık olarak ben 8 yıla yakın süredir burada çalışmaktayım, 10 yıla yakın süre çalışan arkadaşlarımız da var, lakin bu süreler içerisinde asgari ücretin hep çok komik bir rakam olan 20 ya da 30 tl. gibi üstü farkla çalıştırıldık, her yıl çıkmak istediğimizde içeride hep sabredin bu yıl sonu sendikalı olacaksınız gibi kandırmacalarla içimize yerleştirdikleri kulaklarla kandırdılar, hatta ve hatta Kardemir’de Metal İş’le sendikal mücadelede bulunduğu zamanda da işveren sendikası olan çelik-iş bize önce bir hayırlı olsun sendikalı oldunuz dedi, akşama kadar olan ve sonrası kursağımızda kalan bu sevinç akşam “Biz sizin için öyle birşey demedik” yalanıyla yıkıldı. İşten çıkmak istedik, tazminatlar için öyle bir prosedür yok diyerek işveren tarafından savıldık.
Sözün kısası oyunlarına geleyim, 2013 yılının aralık ayında bizi sayılarını yükseltmek için yalancıktan sendikalı yaptılar, yalancıktan diyorum çünkü hiçbir aidat kesmeyip, sebebini sorduğumuzda sözleşmeniz bitince kesmeye başlayacağız cevabıyla karşılaştık.., derken Karçel A.Ş.’nin 93 kişi olan kendi sendikalı üyeleriyle beraber bizim de sözleşmemize oturacaklarını, arkamızda Kardemir işçilerinin olduğunu, hep beraber greve çıkıp, kesinlikle mağdur olmayacağımızı söyleyerek istediğimiz zammı alacağımız konusunda ikna ettiler, zaten sendikal mücadele zamanında inanmamıştık artık lakin Ali Cengiz Gül geldi harbi adama benziyor diyerek konuşmalarına aldandık. Bir duydukki Karçel A.Ş. firmasının kendi üyelerinin sözleşmesini bir gecede genel merkezden gelerek cüzi bir anlaşmayla bitirmişler, sebebini şubeye sorduğumuzda genel merkezden gelip imzalamışlar, haberimiz yok yalanıyla karşılaştık. Bize yine aynı palavralar, merak etmememiz sözleşmemizin güzel biteceğini söylediler, biz Yeşilçalı işçileri ise zaten aldığmız asgari ücretle artık ne olursa olsun, bıçak kemiğe dayandı hakkımızı almamız gerektiğini söylediğimizde zaten bizim için burda olduklarını, uğraştıklarını söylediler.
Neyse, gelelim son noktaya.., müzakerelerde anlaşamadıklarını, grev kararı için sandık koyacaklarını, karar ne çıkarsa çıksın, yanımızda olacaklarını söyleyen Çelik-iş sendikası seçim gününden bir gün önce lokal başkanı aracılığıyla bazı arkadaşlarımıza sandıkta greve hayır kullanmalarını söyleyince aldığı haklı tepkilerle diğerlerine de söylemekten vazgeçerek beklemeye başladı. 200 işçinin 187 kişinin greve evet, 13 kişinin ise hayır oylarıyla 22 temmuz 2014 tarihinde grev kararı aldığını resmi makamlarca açıkladı, işveren ise buna karşı 22 temmuz 2014 tarihinde lokavt kararı alarak 22 temmuz sabahı içeri girişlerimizi yasakladı. Sendika baştemsilciliği önüne vardığımızda içeride bir ayakçısından başkası olmayan Çelik-İş sendikasından hiçbir yetkili bize açıklama yapmayıp, merkez binasına giden arkadaşlarımıza uğraştıklarını söyleyerek dağılmamızı istediler, biz 2. gün sabırla genel başkanı aradığımızda arayan arkadaşımıza sandıktan hayır çıkması gerektiğini, bizim onlara karşı geldiğimizi, ne halimiz varsa görmemizi söylediler.
Şu anda işveren ne bir hesamızı kesip tazminat veriyor, ne de bizim istediğimiz zammı verip çalıştırıyor.., kısacası mağduruz. Sizden ricam tüm arkadaşlarımız da tarafımıza oynanan Ali Cengiz oyununu okurlarsa sendikacılığın yüzkarası olan bu işveren sendikasını iyice anlayacaklarına eminim.