Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

“Türkiye Yüzyılında Mevlana ve Mevlevilik” Paneli Düzenlendi

Manşet Yayın: 05.11.2023 15:27 |Güncelleme:28.12.2023 11:53
“Türkiye Yüzyılında Mevlana ve Mevlevilik” Paneli Düzenlendi

Cumhuriyetin 100. Yılı etkinlikleri kapsamında Karabük Üniversitesinde “Türkiye Yüzyılında Mevlana ve Mevlevilik” paneli düzenlendi.

15 Temmuz Şehitler Konferans Salonunda gerçekleşen “Türkiye Yüzyılında Mevlana ve Mevlevilik” paneline Karabük Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Solmaz, Genel Sekreter Lütfü Köm, İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdulcebbar Kavak, Kırıkkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Karaismailoğlu, Mevlana’nın 22. Kuşak torunu aynı zamanda Uluslararası Mevlana Vakfı Başkan Vekili Esin Çelebi Bayru, Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nuri Şimşekler, İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halim Gül, akademik ve idari personel, öğrenciler ve davetliler katıldı.

Turkiye Yuzyilinda Mevlana ve Mevlevilik jpg

“Türkiye Yüzyılında Mevlana ve Mevlevilik” panelinde Kırıkkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Karaismailoğlu “Günümüz Düşünce Dünyasında Mevlana”, Dr. h.c. Esin Çelebi Bayru “800 Yıllık Öz Kültürümüz Mevlevilik ve Sema”, Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nuri Şimşekler “Cumhuriyet Döneminde Mevlana ve Mevlevilik Çalışmaları”, Karabük Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halim Gül ise “Mevlana’nın Kur’an Anlayışı” konularını katılımcılara aktardı.

“Türkiye Yüzyılında Mevlana ve Mevlevilik” panelinin açılış konuşmasını yapan Karabük Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Solmaz, “Bugün Hz. Mevlana’yı anmak, Hz. Mevlana’nın öğretisini öğrenmek amacıyla buradayız. Mevlana bizim hepimizin bir değeri. Onun öğretileri insan olmamızda, toplumsal açıdan birlik ve beraberlik içerisinde olmamızda son derece önemli. Mevlana Vakfı Başkan Vekili Dr. h. c. Esin Çelebi Bayru, Prof. Dr. Adnan Karaismailoğlu, Prof. Dr. Nuri Şimşekler ve İlahiyat Fakültemiz Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halim Gül hocamız bu alanın uzmanları olarak onların bilgileri bizleri bahtiyar edecek. İnşallah sizlere de faydalı olmasını ümit ediyorum. Tekrar hem geldikleri için onlara hem de katılım için sizlere teşekkür ediyorum” dedi.

Mevlana’nın 22. Kuşak torunu ve Uluslararası Mevlana Vakfı Başkan Vekili Dr. h. c. Esin Çelebi Bayru, “Öncelikle davet ettikleri için Üniversitemiz yönetimine teşekkür ederim. Şimdiden salonda pek çok talebeyi görmek beni mutlu etti. Bilgimizi paylaşmaya gayret ediyoruz. Bir şey öğretmek yerine paylaşmak daha sevdiğim bir kelime. İnşallah faydalı oluruz gençlere. Benim konum da Hz. Mevlana, Mevlevilik ve eğer vaktim kalırsa da Sema’nın ne manaya geldiğini anlatacağım” ifadelerini kullandı.

Turkiye Yuzyilinda Mevlana ve Mevlevilik2 jpg

Kırıkkale Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Karaismailoğlu, “Bize dostluğu, arkadaşlığı, samimiyeti, cömertliği anlatan bir dedemizden söz açacağız Hz. Mevlana’dan. O toplumun önce birey olarak dinç olmasını arkasından da toplumun kendi bünyesinde sağlam ve güçlü olması için Anadolu’da çok şeyler anlattı. Arkadaşlık ve beraberlik toplumun esasını teşkil eder. Kişinin gönlündeki beraberliği, ailesindeki birliği, beraberliği ve toplumdaki beraberliği, ülkeleri güçlü kılacaktır. Eğer toplumda iyiler çoğunluktaysa toplum, huzur ve güven içerisinde olacaktır. Art niyetli olanlar ümitsiz hale düşecektir. Bize bu fikir ve düşünceleri anlatan Hz. Mevlana ile beraberiz” diye konuştu.

Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nuri Şimşekler, “800 yıldır sadece ülkemizde değil tüm dünyada tanınan, son yüzyılda, son yıllarda önemi çok daha iyi anlaşılan, insan merkezli fikirleriyle ötekileştirmeyen, seven, sevdiren, düşünceleriyle birlikleriyle tüm dünyaya mal olmuş Mevlana Celalettin Rumi’yi Karabük Üniversitemizde de anlatmaktan büyük onur ve gurur duymaktayız. Hz. Mevlana her ne kadar 800 yıl öncesinden eserleri günümüze ulaşmış olsa da asıl düşünceleri, fikirleri, birleştirici ve bağdaştırıcı. Ötekileştirmeyen, ‘Sen de bizdensin, hepimiz biriz, hepimiz Allah’ın yarattığı kullarıyız, hepimiz yüce Allah’ın nefesinden düşürdüğü birer canıyız’ düşüncesiyle bütün insanları bir gören, özellikle son 20-30 yılda ihtiyacımız olan en çok birlik ve beraberlik düşüncelerini söyleyen bir düşünürümüz. Ülkemizin de artık özellikle yurt dışındaki tanıtımlarının da bir tanınır yüzü olarak ya da modern deyimle söylersek bir reklam yüzü olarak hemen hemen eserleri tüm dünya dillerine çevrildi. Bugün Kolombiya’ya da gitseniz bir kütüphanede Mevlana kitabını satın alabilirsiniz, Amerika’ya gitseniz zaten 200’den fazla Amerika’da Mevlana’yla ilgili kitaplar var, Brezilya’ya gitseniz ya da Yemen’e gitseniz ya da Almanya’ya, Batı’ya, Avrupa ülkelerine gitseniz yani dünyanın her tarafında mutlaka Hz. Mevlana ile ilgili bir eser bulabilirsiniz. Bu da bizim ülkemizin yetiştirmiş olduğu ve dünyaya hediye etmiş olduğu en büyük kültürel değerlerden bir tanesi” dedi.

İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halim Gül, “Böyle bir programın öğrencilerin bilgilenmesi ve dünyanın Mevlana kültürünü tanıması açısından önemli bir etkinlik olduğunu düşünüyorum. Bu etkinliklerin daha da yaygınlaşması bütün Anadolu şehirlerinde yaygınlaşıp milletimize, öğrencilerimize tanıtılması gerekiyor. Bugünlerde Mevlana’nın muhabbet, sevgi, aşk boyutu fikirlerinin özellikle insanlara tanıtılması, bu vahşetin içerisinde insanların böyle bir duyguya düşünceye ihtiyacı olduğu için çok önemsiyorum” şeklinde konuştu.

“Türkiye Yüzyılında Mevlana ve Mevlevilik” paneli konuşmaların ardından Teşekkür Belgesi takdimi ve hatıra fotoğrafının çekilmesi ile sona erdi. (Ramazan Öztürk)

 

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Değirmenci’den 1 Mayıs İşçi Bayramı Açıklaması

Manşet Yayın: 30.04.2024 15:53
Değirmenci’den 1 Mayıs İşçi Bayramı Açıklaması

“Geçim Sıkıntısının Gölgesinde 1 Mayıs Kutlamak İstemiyoruz”

HAK-İŞ Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve Özçelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci, “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününü, emekçiler olarak geçim sıkıntısının gölgesinde, hayat pahalılığı girdabında, düşük ücret çaresizliğinde kutlamak istemiyoruz. 1 Mayıs’ın gerçek bir bayram olabilmesi için alınteri ve emeğimizin karşılığını işverenlerin tam manasıyla vermesi şarttır. Bu nedenle 1 Mayıs’ta meydanlarda olduğu gibi, emekçiler olarak haklı talep ve beklentilerimizi tüm yıl boyunca haykırmaya devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.

Genel Başkan Değirmenci, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla yazılı bir basın açıklaması yaptı.

HAK-İŞ ve bağlı sendikalar olarak her yıl 1 Mayıs’ı Türkiye’nin belirlenen bir ilinde yapıldığını ve bu yıl İzmit-Kocaeli’de meydanlarda olacaklarını hatırlatan Değirmenci, “HAK-İŞ olarak bu yıl 1 Mayıs’ı coşkuyla, barış ve kardeşlik türküleriyle kutlayacağız. Filistinli işçilerle dayanışma duygularımızı da dile getireceğiz. Ülkemizdeki çalışma hayatı içerisinde emekçiler adına çözülmeyi bekleyen pek çok sorun, karşılamasını istediğimiz birçok talebimiz var. HAK-İŞ’in öncülüğünde sanayi şehri olan İzmit-Kocaeli’de başta işçiler olmak üzere tüm çalışanların taleplerini yüksek sesle dile getireceğiz. İşçi-emekçilerin sermaye sahipleri karşısından sahipsiz olmadığını göstereceğiz” ifadelerini kullandı.

“HAKLI BEKLENTİLERİMİZİN KARŞILANMASINI İSTİYORUZ”

Ailesinin rızkını kazanan, fabrikasının bacasını tüttüren, ülkesinin kalkınıp, büyümesine alın ve akıl teri ile emekçilerin büyük bir katkı sunduğunu belirten Genel Başkan Değirmenci, “Emeğin ve emekçinin gür sesi HAK-İŞ ve Özçelik-İş olarak, meydanlardan; emekçilerin aileleriyle birlikte insan onuruna yakışır bir ücret alabilmesi talebimizi ifade edeceğiz. Vergi adaletsizliğine, maaşlardaki vergi dilimi uygulamasında emekçilerin maruz kaldığı haksızlığa dikkat çekeceğiz. İş kazası ve meslek hastalıklarının önüne geçecek uygulamaların hayata geçirilmesini isteyeceğiz. Tüm emekçilerin aldıkları ücretlerin enflasyon canavarına yenik düşmemesi için gerekli tedbirlerin devreye sokulmasını isteyeceğiz. Sendikalaşmanın önündeki engellerin kaldırılmasını, sendikal hak ve özgürlüklerin artırılması yönündeki haklı talebimizi haykıracağız. Bu ve buna benzer çalışma hayatı ve sendikal yaşam içerisindeki tüm sorunları bir kez daha dile getirip, çözüm önerileri sunarak, emekçiler adına hak arayışı içeren yapıcı 1 Mayıs kutlaması yapılmasını sağlayacağız.” dedi.

Değirmenci, Tüm emekçileri 1 Mayıs’ta İzmit-Kocaeli’de dayanışma içerisinde bir ve beraber olmaya da davet ederek açıklamasını sonlandırdı.