Rize’de PTT binasına yapılan saldırı ile ilgili valilikten açıklama geldi
Rize’de 2 vazifelinin hayatını kaybettiği PTT binasına yapılan akın ile ilgili Rize Valiliğinden açıklama yapıldı.
Yapılan açıklamada saldırganın kimliği tespit edildiği ve yakalanması için çalışmaların devam ettiği belirtilerek “Bugün saat 17.03 sularında Rize Merkez Mermerdelen Mahallesi’nde bulunan PTT Başmüdürlüğü binasında meydana gelen elim bir olayda, yöntemsiz süreç yapılmasını talep eden bir şahıs ile vazifeli işçi ortasında yaşanan tartışma sonucu iki vazifeli işçimiz silahla vurularak ağır yaralanmıştır. Olayın akabinde ihbar üzerine polis ve 112 Acil Sıhhat takımları süratle olay yerine sevk edilmiştir. Yaralı çalışanlar (Selim Okumuş, Ömer Bayazit) hastaneye kaldırılmış; lakin yapılan tüm müdahalelere karşın hayatlarını kaybetmişlerdir.Saldırganın kimliği güvenlik güçlerince tespit edilmiş olup, kaçan şahsın yakalanması için emniyet gruplarımızca çalışmalar sürmektedir. Ayrıyeten, Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili çok istikametli bir soruşturma başlatmıştır. Hayatını kaybeden personellerimize Allah’tan rahmet, ailelerine, yakınlarına ve çalışma arkadaşlarına sabır ve başsağlığı dileriz" sözlerine yer verildi.
Yanlış anlaşılmaya meydan vermemek için önce şu parazitin bir tanımını yapalım. Bu kelimenin iki ayrı anlamı var. İlki; hayatta kalmak ve yayılmak için besini başka bir canlıdan alarak ona bağımlı yaşayan organizmalara verilen isim. Yani bir nevi asalak. İkinci anlamı yada kelimenin farklı kullanımı ise, rahstsızlık veren çatlak, cızırtılı ses. CHP nin parazitleri derken ikincisini kastediyorum.
Cumhuriyetimizi kuran, ülkenin en köklü partisinde, Atatürk'ün kurduğu CHP de çatlak ve cızırtılı seslerin ardı arkası kesilmiyor.
CHP tabanının, Atatürk milliyetçisi gerçek Kemalistlerin tepkisine neden olan bu tür söylemler iktidara giden yolda partiye büyük zarar veriyor. 5 dönemdir CHP de vekillik yapan, parti içinde çok önemli görevler almış, deneyimli bir isim geçenlerde Anayasanın 66. maddesinde yer alan vatandaşlık ve Türklük tanımını tartışmaya açmıştı. Herhalde daha önceki dönemlerinde böyle bir tartışmayı başlatmak aklına gelmemiş.!
Anayasa'mızın 66'ncı maddesinde Türk'ün tarifi şöyle yapılmış: "Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk'tür." Anayasa Mahkememizin verdiği kararlarda da Türklük, vatandaşlık bağı ile tanımlanmıştır. Atatürkçü görüşe göre ise, Türk milleti 1924 anayasasında tanımlıdır. Bu tanımda ırk ve din reddedilir. Bu tanımda "Türkiye ahalisine, din ve ırk farkı gözetilmeksizin vatandaşlık itibarıyla Türk denilir" denmektedir. Son derece açık ve net. Nasıl ki, Fransa'da ben Fransızım diyen Cezayir kökenliler var. Nasıl ki, İngiltere'de, ben İngilizim diyen Hindistan kökenliler var. Türkiyede de Türklük budur kardeşim. Dil, Din, Irk ve Mezhepten bağımsız olarak Türkiye Cumhuriyetini kuran halka TÜRK HALKI denir. Türkiye Cumhuriyeti devletine vatandaşlık bağıyla bağlı olupta; dili, dini, ırkı, mezhebi farklı olduğu için farklı muamele gören, hakkı gaspedilen var mı? Bu ülkede Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı gibi en üst makamlara gelen kürt kökenli insanlar olmadı mı? Nedir kaşıntınız, nedir derdiniz?
Gelelim ikincisine, Bu arkadaş da partide önemli bir görevde. Mecliste yaşanan Talat Paşa gerginliği sonrası parti adına, genelleme yaparak, "Cumhuriyet Halk Partisi Talat Paşayı savunmak, ona destek olmak zorunda değildir" diye mesaj paylaşmış.
"İNKİLÂBIN BÜYÜK TEŞKİLATÇISI"… Bu tanımlama Mustafa Kemal Atatürk'e ait. Talât Paşa'nın şehit edildiği haberi geldiği zaman, Atatürk gözyaşlarını tutamıyor ve “Vatan büyük bir evlâdını, inkılâp büyük bir teşkilatçısını kaybetti” diyor. Talat Paşa, Mustafa Kemal Atatürk tarafından, meclis kararıyla Milli Şehit ilan edilmiş bir devlet adamı, bir vatan evladı.
Yüce Mecliste Talat Paşaya katil diyenlerin hangi amaçla bu sıfatı kullandıklarını biliyoruz.Türkiye Cumhuriyeti Meclisinin milli kahraman ilan ettiği bir kişiyi katil sıfatı ile yaftamamak kimsenin haddine değildir!
Atatürk tarafından o günün meclisinin kararıyla milli kahraman ilan edilenTalat Paşayı savunmayacaksanız Atatürk'ün partisinde ne işiniz var?
Mustafa Kemal Atatürk'ün Türklük tanımını reddeceksiniz, milli kahraman ve milli şehit ilan ettiği Talat Paşayı savunmayacaksınız! Öyle mi? Yarın birisi çıkıp Atatürke hakaret ettiğinde Cumhuriyet Halk Partisi Atatürkü savunmak zorunda değildir mi diyeceksiniz? Atatürkü, düşüncelerini ve fikirlerini inkar mı ediyorsunuz?
Parti içerisinden yada teşkilatlardan bu arkadaşlarına herhangi bir tepki gördük mü? Ben görmedim. Demek ki aynı fikirdeler! "Mustafa Kemalin generali olsanız ne yazar, ".t" lerisiniz" dendiğinde de gereken tepki gösterilmeyip sessiz kalınmıştı. Bu mudur Atatürk'ün partisi?
