Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Çorum’da bir tarih gün yüzüne çıkıyor: Selçuklu’nun Hattuşa’sı

Kültür Sanat Yayın: 18.09.2024 12:45
İhlas Haber Ajansı

Çorum’da yürütülen Kalehisar kazı çalışmaları ile ilgili konuşan Kazı Başkanı Doç. Dr. Mustafa Kemal Şahin, Anadolu Selçuklu Devleti’nin önemli yerleşim merkezinden olan Kalehisar’ın Hititlerin başkenti Hattuşa gibi önemli bir merkez olduğunu açıkladı.
Çorum’da önemli bir Anadolu Selçuklu kenti gün yüzüne çıkartılıyor. Kalehisar’da tarihin yeniden ayağa kaldırılması, kültürel mirasın korunması ve gelecek nesillere aktarılması için çalışmalar devam ediyor. Devam eden kazı çalışmaları ile ilgili bilgi veren Aydın Adnan Menderes Üniversitesi’nden Kalehisar Kazı Başkanı Doç. Dr. Mustafa Kemal Şahin, tarihi kentin bilinmeyenlerine ilişkin İhlas Haber Ajansı’na açıklamalarda bulundu. Yapılan kazı çalışmalarının Anadolu Selçuklu arkeolojisi için önemli bir çalışma olduğunu kaydeden Şahin, bölgenin Hattuşa gibi önemli bir merkez olduğunu kaydetti.
“İlk çalışmalar 1992 yılına gidiyor”
Kalehisar’da 1965-1966 yıllarında sanat tarihinin önde gelen hocalarından Prof. Dr. Oktay Aslanapa tarafından İstanbul Üniversitesi adına çalışmalar yapıldığını belirten Doç. Dr. Şahin, “Prof. Dr. Oktay Aslanapa medrese, kervansaray, hamam, seramik ve çini fırınlar üzerinde ilk çalışmaları gerçekleştiriyor. Bu çalışmalar dikkat çekiyor. Bu çalışmalar ayrıntılı olmasa dahi bize Kalehisar’ın ne kadar önemli bir merkez olduğunu ortaya koydu. 60 yıl sonra buranın tekrar gündeme gelmesi gerekiyordu. Aslında ilk çalışmalar 1992 yılına gidiyor. Benim tez çalışmam Anadolu Selçuklu camileriydi. 1992 yılında çalışma yaparken Kalehisar’a da gelim. O tarihten beri burayı gözlemliyorum. Anadolu’da Kalehisar, Karahisar adında isimlendirilen çok sayıda yerleşim yerleri var. Bunun başında Afyonkarahisar, Şebinkarahisar gibi yerleşim yerleri geliyor” dedi.
“Hititler için Hattuşa nasıl bir öneme sahipse Anadolu Selçuklular için de Kalehisar aynı öneme sahip”
Bu yerleşim yerleri içerisinde Kalehisar’ın özel bir yere sahip olduğunu vurgulayan Şahin, “Her şeyden önce burası bir Anadolu Selçuklu kenti özelliği taşıyor. Kale var, kalede surlar var, medrese var, kervansaray var, hamam var. Bu yapıların varlığı bize buranın kent olduğunu gösteriyor. Bunlar bizim bildiğimiz, ayakta olan yapılar. Bir de bilmediğimiz yapılar var. Burada biz çalışmalar yaptık. Burada yapılan çalışmalar sonucunda yapılar olduğunu belirledik. Bu yapılar bile buranın ne kadar zengin olduğu gösterdi. Hititler için Hattuşa nasıl bir öneme sahipse Anadolu Selçuklular için de Kalehisar aynı öneme sahip. Devamında Osmanlı kenti olduğunu düşündüğümüz bir yer burası. Bu nedenle burası bu anlamda bilineni ve bilinmeyenleriyle büyük bir kent” diye konuştu.
“Kalehisar’da kazı çalışmaları 100 yıl sürebilir”
Kalehisar’da kazı çalışmalarının 100 yıl sürebileceğini anlatan Şahin, “2019 yılından 2021 yılına kadar Kalehisar’da yüzey araştırması yaptık. Bu yüzey araştırmasında bütün yapıları belgeledik. Roleve planlarını çizdik. Her şeyiyle belgeledik. Burada saha çalışmaları yaptık. Bu alanda ne var ne yok hepsini tespit ettik. Kalehisar mimarisi ve seramikleriyle gerçekten çok zengin bir yer. Burası bir seramik üretim merkezi. Yüzeyde kırık parça halinde de olsa zengin seramik parçaları topladık. Bunlar özellikle Anadolu Selçuklu Devletinin yeşil sırlı tek renkli ve kazıma tekniğinde yapılan seramik örnekleri. Çini örnekleri var. Bunlar genelde günlük yaşamda kullanılan gereçler. Eğer imkanlarımız el verir ve devamlılık sağlanırsa burada en az 100 yıl kazı çalışmaları sürer. Burası Çorum’daki 5’inci kazı. Yüzyılın üzerinde Hattuşa’da kazılar devam ediyor. Alacahöyük’te 1935 yılından beri kazılar devam ediyor. Eskiyapar ve Şapinuva ören yerlerinde 30-40 yıldır sürüyor. Biz işin başındayız. Ama çok yol aldık. Burada kitabe özelliği taşıyan belgeler çıkabilir” şeklinde konuştu.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

GÜNDEM DEĞİŞTİRMEDE ÜSTÜMÜZE YOK

Köşe Yazıları Yayın: 18.09.2024 13:18
GÜNDEM DEĞİŞTİRMEDE ÜSTÜMÜZE YOK

MUSTAFA AKAY

Tavşantepe Diyarbakır’ın Bağlar İlçesine bağlı bir  mahalle. 445 nüfuslu. Mahalle dediğime bakmayın, Bütünşehir denilen ucube sistemle birlikte mahalle sayılan küçücük bir köy. Resmen köy. Çünkü, artık bu tür yerlere köy demekten ziyade, şehrin kırsalında mahalle deniyor.

Avuc içi kadar bir yer.

Burada, dünya güzeli bir kızımız cinayete kurban gitti.

Tam, 19 gün arandı. Sonunda bulundu. Şimdi de kimin ya da kimlerin öldürdüğü araştırılıyor.

Heyhat, olayın üzerinden bir ayı aşkın bir süre geçtiği halde, sonuca ulaşılamadı.

Yani, sıfır elde sıfır.

Televizyonlarda,  gazetelerde bu haber  günlerdir, baş köşede.

Küçücük bir cana verilen değer bakımından bu güzel bir şey. Ancak, zamanla toplumu uyutma, gündemi değiştirme aşamasına gelinmesi kötü.

Bu devlet büyük bir devlettir. Polisi, jandarması, istihbaratı güçlü bir devlettir.

Ancak, ne yazık ki, her türlü teknolojinin olduğu bir devirde, bu devlet avuç içi kadar bir köyde olan olayı çözemiyor.

Neden ,dersiniz?

Çözülmek istenmiyor mu diye düşünmemek elde değil.

Acaba,  bu olayla toplumu uyutmak, ekonomide kötü gidişi gözlerden kaçırmak  mı amaçlanmaktadır?

Minicik Narin’in hunharca öldürülmesine tüm  Türkiye üzüldü, ağladı.

Acaba, bu küçücük kızın ölümüne sevinenler de var mıdır?

Narin, olayına benzer bir başka cinayet daha var.  Sinan Ateş isimli eski MHP’linin kendi yandaşları tarafından öldürülmesi.  Sinan Ateş’in bir zamanlar birlikte yürüdüğü  kesimler tarafından öldürüldüğü iddiası günlerce kamuoyunu meşgul etmişti. O zaman da, gündem buraya kilitlenmişti.

Şimdilerde, bir de HÜDA PAR olayı gündemin baş köşesine oturdu. Birileri Narin olayının artık gündemden düşeceğini gördüler de, son olayı  ortaya attılar?

HÜDA PAR, gündemi değiştirmek için en hassas olduğumuz konulara karşı çıkış yaptı. Bunda da belli bir amaç yok mu?

Kısacası, Türkiye’de birileri gündemi istedikleri gibi değiştirip, daha önemli sorunları gözden kaçırmada çok mahirler.

Bizler, Narin’i, Sinan’ı ve HÜDA PAR’ı tartışırken, ekonomide neler oluyor bilemiyoruz.

Çarşı da pazarda fiyatlar el yakarken, insanlar 12 bin beş yüz lira ile geçinmede zorlanırken, neler neler oluyor görmüyoruz. Ya da bize göstermek istemiyorlar.

Ülkenin değerleri kimlere peşkeş çekiliyor, kimlere bol keseden avanta, mevki, makam veriliyor göremiyoruz.

Adamların  cep telefonlarına bomba yerleştirip, binlerce insanı yaralamayı becerdiği bir devirde, bizler de köyümüzün yoluna asfalt döküldüğü diye şenlikler yapıyoruz. Örnek mi? Eflani’de köy yolları asfalt yapıldı diye, mehteranlı kutlamalar yapılmasını gösterebiliriz.

Adamlar, 22 yıldır iktidardalar. Eflani’de  22 yıldan beri il genel meclisi üyeleri var. Belediye, dört dönemdir ellerinde. Yolları daha yeni asfaltlanmış..

Böyle olur, gündemi değiştirmenin cak caklısı…

 

Nöbetçi Eczaneler

Gülşen Eczanesi
Gülşen Eczanesi
Adres

Candaroğlu Mahallesi, Hastane Caddesi, No:7 Karabük-Eflani

Telefon

(370) 461-2331

Mutlu Eczanesi
Mutlu Eczanesi
Adres

Orta Sokak No:7/B Eskipazar / Karabük

Telefon

(370) 818-1124

Asuman Eczanesi
Asuman Eczanesi
Adres

Fevzi Fırat Caddesi, No:51/A Merkez / Karabük

Telefon

(370) 413-1373

Beşbinevler Eczanesi
Beşbinevler Eczanesi
Adres

Beşbinevler 75. Yıl Mahallesi, 70. Sokak No:39 Merkez / Karabük

Telefon

(370) 433-1527

Dilek Eczanesi
Dilek Eczanesi
Adres

Esentepe Mahallesi, İncekaya Caddesi, Sultan Çayırı Evleri No:78/B Safranbolu / Karabük

Telefon

(370) 712-5434

Gökçe Eczanesi
Gökçe Eczanesi
Adres

İnönü Caddesi No:2 Yenice / Karabük

Telefon

(370) 766-4455