Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası
Topçu Galeri

15 KASIM…

Manşet Yayın: 15.11.2023 10:13
15 KASIM…

15 Kasım nedir diye sorulduğunda takvimlerden bir yaprak denebilir!

Ya da yıl içinde bir gün…

Ama her 15 Kasım geldiğinde Akdeniz’in tam da orta yerinde Kıbrıs gibi önemli bir adanın kuzeyinde 40 yıldan beri yaşayan bir devletin kuruluş yıl dönümü kutlanır.

Bu devletin adı; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, aslında günümüzdeki vasfıyla Kıbrıs Türk Devletidir. Her türlü organıyla, seçilmiş yöneticileri, devletinin kuruluşu için bağımsızlık mücadelesi vermiş, canını seve, seve vermekten çekinmemiş halkıyla bu devlet dimdik ayaktadır.

15 Kasım 1983’te devlet vasfını ilan etmiş, o tarihten bugüne özellikle emperyalist ülkelerin her türlü oyununa, bu devletin kurucu halkını adadan silip atmak isteyen Rum tarafının insanlık dışı ambargolarına karşı koyarak yaşamaya devam eden bu devleti sadece Türkiye tanımış olsa dahi, onun varlığı tarih sahnesinde inkâr edilemeyecek bir gerçektir.

Şöyle düşünün, asırlar boyunca Kıbrıs adasının idaresini elinde bulunduran Osmanlının, İngiltere’nin türlü ayak oyunları ile ada üzerindeki hâkimiyetini kaybetmesi sonrasında; Rumların adayı Yunanistan’a bağlamak için yaptıkları türlü Bizans oyunlarına rağmen vatan belledikleri ada topraklarından asla vazgeçmeyen Türklerin uğradıkları her türlü baskıya, ezaya, neredeyse topyekûn yok edilemeye karşı direnerek; son nefeslerini vermek üzere oldukları 20 Temmuz 1974 sabahı anavatan Türkiye’nin müdahalesiyle kurtulduktan sonra hiçbir zaman pes etmeden bugüne gelmeleri her türlü takdirin üzerindedir.

Bu devletin kurulması elbette kolay olmamış, kuruluşundan sonra özellikle Rum dostlarıyla kol kola giren kimi siyasilerle de devletin içinde mücadele edilmesi gerekmiştir.

Cumhurbaşkanı oldukları süreçte Talat-Akıncı ikilisinin adada çözümü sağlayacağız diyerek, Rum tarafına verdikleri tavizler, ‘’Birleşik Kıbrıs’’ hayallerini gerçekleştirmek uğruna egemenliklerinden dahi vazgeçtikleri unutulmamıştır.

İşte bu teslimiyet süreçlerinde dahi Kıbrıs Türk’ü adadaki yaşam mücadelesine devam etmiş, kurmuş olduğu devlete sımsıkı sarılarak, Rum’un her müzakere sürecinde sunmuş olduğu azınlık haklarına asla razı olmayacağını tüm dünyaya ilan etmiştir.

Şu gerçeğin altını kalın çizgilerle çizmek gerekirse adadaki süreç hala 20 Temmuz 1974’te varılan ateş kes anlaşması ile devam etmektedir.  Türkiye’nin adadaki mevcudiyeti yaşanan barış ortamının en önemli teminatıdır.

Evet, şu anda adada bir barış ortamı vardır ama!  Rum tarafının Türklere uyguladıkları ‘’Ambargo Savaşı’’ devam etmektedir…

Ekonomide, ticarette, turizmde, eğitimde, sanatta, sporda, müzikte kısacası bir milletin varlık göstereceği her alanda dünya ile irtibatı kesiktir. Bu insanlık dışı uygulamayı yapan Rum tarafı ise maalesef adanın yasal hükümeti olarak kabul edilmektedir!

Öyle ya, bu hukuksuzluğa göz yuman, ada Türklerinin uğradıkları bu haksızlıkları görmezden gelen dünya devletleri, onların temsilcisi BM ve AB o zaman ada Türklerini Rumlarla iç, içe yaşaması gereken azınlıklar olarak görmektedir!  Böylesine bir hukuksuzluğu kabul etmek mümkün müdür?

1960 yılında kurulan Kıbrıs Cumhuriyetinin anayasal kurucu ortağı Kıbrıs Türk tarafı değil midir? Bu gerçeğe rağmen günümüzdeki Rum kesimi nasıl oluyor da adanın yasal hükümeti muamelesi görmektedir? Kaldı ki, 15 Temmuz 1974’te Rum tarafı 1960 Cumhuriyetini darbe yaparak ortadan kaldırmamış mıdır?

Bugün adadaki Rumların varlığını, günümüzde onlara tanınan statüyü sorgulayacak o kadar çok gerçek, o kadar çok belge var ki? Ama bu gerçekleri görmeyen kafadan bacaklılara ne söylesek boş!

Yaşanan bunca haksızlığa rağmen Akdeniz’de Türkiye’nin uluslararası sulara açılış penceresi konumuyla, Ortadoğu’yu kontrol eden bir uçak gemisi özelliği ile KKTC; varlığıyla Türkiye’nin ön cephesi, ülkemizi güneyden kuşatmak isteyenlere karşı çelikten bir kalkandır.

Şu anda Türkiye’nin dışında bir ülke tanımamış olsa dahi hâlihazırdaki mevcudiyeti ile mavi vatan Akdeniz’de trilyonlarca metreküplük enerji kaynağında hak sahibi olmamızı sağlayan hukuki bir dayanak, Türkiye’nin bu hakkını tam da Akdeniz’in ortasından savunacağı güvenli bir limandır.

1968 yılından beri Kıbrıs adasında çözüm beklenmektedir zırvası artık son bulmalıdır!

Kıbrıs’ta çözüm 20 Temmuz 1974’te geçekleşmiş, 15 Kasım 1983’te de kalıcı hale gelmiştir. Bundan böyle hiçbir şey eskiye dönmeyecek, hiçbir eski yenilenmeyecektir!

Kıbrıs’ta çözüm aradıklarını söyleyenlere tavsiyem adadaki Türk Devletinin kuruluşunu bir kez daha incelemeleridir. İşte o zaman aradıkları çözümün çoktan gerçekleşmiş olduğunu görmüş olacaklardır.

   Kıbrıs Türk Devletinin Gençleri sizlere sesleniyorum:

Bundan 50 yıl önce Mehmetçik canıyla, kanıyla koşa koşa atalarınızın yardımına gelmemiş, bundan 40 yıl önce özgürce yaşadığınız bu topraklarda KKTC kurulmamış olsaydı! Bugün adadaki yaşamınız nasıl olacaktı?

Ya da başka bir soru soracak olursak:

Bugün adada yaşayan kaç Kıbrıs Türk’ü kalacaktı?

İşte adadaki mevcudiyetinizi bu iki soruyu sorgulayarak devletinizin kıymetini öyle bilin.

Günümüz dünyasında Gazze’de yaşanan soykırıma, orada yaşam mücadelesi veren din kardeşlerimize, İslam’ın tüm mukaddesatına haince saldıran İsrail mezalimine bir bakın. Sırf Müslüman oldukları için hunharca ölüme mahkûm edilen bebeklere, Cuma namazında ibadetini yapmak için secdeye kapanan masum insanların nasıl bombalandıklarına bir bakın…

İşte 1955’ten 1974’e kadar Rumlarda bu insanlık dışı muameleleri sizlerin atalarınıza uyguladılar. Bunu asla unutmayın.

Unutulmasın ki, sığınacak bir karış toprağı, o toprağı kucaklayan, koruyup kollayan bir devleti olmayan hiçbir halkın geleceği de olmaz.

Kıbrıs’taki Türk Devletinin her karışının bedeli Mücahidin, Mehmetçiğin canıyla, kanıyla ödenmiş olup, ne Rumlara, ne de onları destekleyen uluslararası kafadan bacaklılara bir borcu yoktur.

Kıbrıs Türk Devletinin 40’ncı kuruluş yıldönümü kutlu olsun. Bu uğurda can veren Şehitlerimizin, devletin kuruluşunda emeği geçen tüm devlet büyüklerimizin ruhu şad, yaşayan Gazilerimizin ömrü uzun olsun.

Nice 15 Kasımlara…

 

 Atilla Çilingir

15 Kasım 2023

www.atillacilingir.com

 

 

 

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Karabük’te Huzur ve Güven Uygulaması

Karabük Yayın: 15.11.2023 13:56
Karabük’te Huzur ve Güven Uygulaması

Karabük İl Emniyet Müdürlüğü  ekipleri,  İl Merkezi ve İlçelerde huzur ve güven uygulaması gerçekleştirdi.

Karabukte Huzur ve Guven Uygulamasi3 jpg

38 Ekip ve 101 personelin görev aldığı huzur ve güven uygulamasında  çeşitli suçlardan aranan 2 kişi yakalanırken, eksikliği tespit edilen 31 araca da cezai işlem uygulandı.

Karabukte Huzur ve Guven Uygulamasi1

Yapılan uygulamalara İl Emniyet Müdürü Mehmet Ali Hasan Köse de katıldı. Vatandaşlarla sohbet eden Müdür Köse, “Vatandaşlarımızın huzuru ve güvenliği için tüm görevlilerimizle sahadayız. Vatandaşlarımızın huzuru ve güvenliği ve şehrimizde mevcut huzur ve güven ortamının artarak devamı için var gücümüz ile çalışmaya devam edeceğiz” dedi. (Ramazan Öztürk)

Karabük’te 12 yıl hapis cezası bulunan firari yakalandı

Karabük Yayın: 15.11.2023 13:49
Karabük’te 12 yıl hapis cezası bulunan firari yakalandı

Karabük’te hakkında nitelikli cinsel saldırı suçundan 12 yıl hapis cezası ve yakalama kararı bulunan firari şahıs yakalandı.

Edinilen bilgiye göre, İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, il merkezinde yürüttükleri denetim faaliyetleri çerçevesinde hakkında “nitelikli cinsel saldırı” suçundan 12 yıl hapis cezası ile yakalama kararı bulunan ve açık cezaevinden firar ettiği tespit edilen K.K.’yı yakaladı.
Gözaltına alınan zanlı çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak Karabük T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna gönderildi.
İl Emniyet Müdürlüğü, şehirde vatandaşların huzurunu ve güvenliğini bozacak her türlü suçun önlenmesine, faillerinin en kısa sürede yakalanarak adalet önüne çıkartılmasına ve suçluların vatandaşlar arasında rahat rahat dolaşmasına asla izin verilmeyeceğini belirtti. (İHA)

Ziraat Türkiye Kupası: Trabzonspor: 3 – Çorum FK: 1

Spor Yayın: 09.12.2023 00:36
Kaynak: İHA

Ziraat Türkiye Kupası 4. Tur maçında Trabzonspor sahasında Ahlatcı Çorum FK’yı 3-1 mağlup ederek adını bir üst tura yazdırdı.

Maçtan Dakikalar

3. dakikada Visca’nın sağ çaprazdan penaltı noktasına yerden gönderdiği topu iyi takip eden Fountas, meşin yuvarlağı ağlarla buluşturdu. 1-0

16. dakikada Ahmet İlhan Özek’in sol çaprazdan ceza sahası içine girerek yerden arka diğere pasında Verheydt topu filelere gönderdi. 1-1

19. dakikada sağ kanattan Bakasetas’ın pasında topla buluşan Enis Destan’ın kaleci ile karşı karşıya yaptığı vuruşta top ağlara gitti. 2-1

61. dakikada Eren’in sol taraftan ortasında Enis Destan’ın kafa vuruşu kaleciden döndü. Dönen topu Bakasetas tamamladı. 3-1

Hakemler: Direnç Tonusluoğlu, Emrah Ünal, Cem Özbay

Trabzonspor: Uğurcan Çakır, Mehmet Can Aydın, Baniya, Benkovic, Eren Elmalı (Larsen dk. 81), Mendy, Umut Güneş (Abdulkadir Ömür dk. 64), Bakasetas (Enis Bardhi dk. 64), Visca (Teklic dk. 70), Fountas (Berat Özdemir dk. 70), Enis Destan

Yedekler: Muhammet Taha Tepe, Hüseyin Türkmen, Kourmpelis, Trezeguet, Onoucha

Teknik Direktör: Abdullah Avcı

Ahlatcı Çorum FK: Ali Türkan, Massis Gülük, Berkay Can Değirmencioğlu (Atakan Akkaynak dk. 27), Adem Doğan, Süleyman Luş, Atakan Cangöz, Suat Kaya, Murat Yıldırım (Inainfe dk. 72), Ahmet İlhan (Eren Aydın dk. 63) Gökhan Karadeniz (Nalepa dk. 63), Verheydt (Ahmet Sağat dk. 72)

Yedekler: Mahmut Eren Güler, Onur Alp Sarman, Kerem Kalafat, Mustafa Emre Yalçınkaya

Teknik Direktör: Serkan Özbalta

Goller: Fountas (dk. 3), Enis Destan (dk. 19), Bakasetas (dk. 61) (Trabzonspor), Verheydt (dk. 16) (Çorum FK)

Sarı kartlar: Bakasetas, Umut Güneş (Trabzonspor), Atakan Cangöz (Çorum FK)