Karabük Postası tarafından
04 Ağustos, 2023 15:30 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Vantilatör İhracatı Canlandı

Çöl sıcaklarından sonra eyyam bahur sıcaklarıyla birlikte klima alamayanlar ucuz ve pratik olan vantilatöre yöneldi. Türkiye’nin de etkilendiği bu sıcaklıklarda serinlemek isteyenlerin imdadına vantilatörler yetişiyor.  Vantilatör üretimin ihracata oranı, ithalata oranının iki katı olduğu bu yaz mevsiminde satış fiyatlarının geçen yaza oranla yaklaşık iki katı arttığı bildirildi. Enerji tüketim oranlarını sorduğumuzda teknik servis yetkilisi, şu açıklamalarda bulundu: “Klimanın enerji tüketimi vantilatöre göre daha yüksektir. Ortalama olarak bir klima bir gün içinde yaklaşık 10-20 kWh enerji tüketirken, bir vantilatörün tüketimi yaklaşık 0.1-0.5 kWh arasında değişebilir. Bu nedenle klima, daha fazla enerji tüketimiyle dikkat çekerken vantilatör daha az enerji tüketir.”dedi. Sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi nedeniyle klima taktıramayanlar, ayaklı, masaüstü, soğuk buharlı gibi pek çok çeşidi bulunan vantilatöre yöneldi. Türkiye’de her yıl 5 milyon adet vantilatör üretiliyor ve her sezon bunun 4 milyon adeti satılıyor. Sadece yüzde 10 oranında ithalat söz konusuyken, üretimin yüzde 20’si ise ihraç ediliyor. Konuyla ilgili açıklama yapan iş insanı: “Üretimin yüzde 90’ı Türkiye’de gerçekleştiriliyor. Özellikle artan sıcaklıklar karşısında İspanya, İtalya, Almanya ve İngiltere’ye ihracatımız hız kazandı. Bu sene ihracatın üretimdeki payı yüzde 50’lere kadar çıktı. Fiyatlara baktığımız zaman da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 30-40’lık bir fiyat artışı söz konusu. Ancak bu fiyat artışı gerçek artışı yansıtmıyor. Çünkü ürün sezonluk bir ürün olduğu lojistik ve depolama sıkıntısından dolayı üreticiler düşük karlılıkla ürünlerini elden çıkarma telaşı içerisindeler. En çok satılan modeller ayaklı vantilatörler. Masa başı çalışanlar da usb girişli bilgisayara takılan masa fanlarını tercih ediyorlar. Sanayide de büyük güçlü fanlar kullanılıyor. Hatta plajlarda da soğuk buharlı vantilatörlerin kullanıldığını söyleyebiliriz” dedi. (İHA)

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Fevzi Aydın tarafından
20 Mayıs, 2025 12:43 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

ÖNCELİK TÜRKİYE…

DÜŞÜNCE ve GÖRÜŞ
Fevzi AYDIN

Ulusal ve küresel ülkelerde, sistem çöküşü hızlanıyor…
Başkan Trump’ın, ABD başkanlığında, ikinci dönemin başlamasıyla, bu çöküş hız kazandı…
ABD sistemi, Başkan Trump’a ne kadar dayanacak ne zaman durdurmaya başlayacak, bunu zaman gösterecek…
Günümüzde, demokrasileriyle, yönetim tarzlarıyla gelişmekte ve gelişmemiş ülkelere, ders vermeye kalkan sözde küresel güçler, bugün ders alacak konuma düştüler…
Geçmişten günümüze, kimyasal, nükleer silah, Arap Baharı gibi sözde gerekçelerle, gelişen, gelişmekte ve gelişmemiş ülkelerin konumlarını, yönetim tarzlarını, değiştirmeye yönelik saldırılar hızla devam etmekte…
Stratejik konumu itibariyle, küresel güçlerin de ilgi odağında bulunan Türkiye, bu ilgiye rağmen, başvurusu yarım asrı geçmesine rağmen, hala Avrupa Birliğine tam üye yapılmış değil…
Amerika Birleşik Devletleri’nin, Ortadoğu, Avrupa ve Asya’daki, tek sözde stratejik ve ekonomik ortağı olmasına rağmen Türkiye, ABD’nin her istediğini yapmış, ama karşılığında hiçbir şey alamamış…
ABD ve Avrupa Birliğinin, dünyaya karşı güvenlik şemsiyesi olan NATO’nun da güçlü üyeleri arasında yer alan Türkiye…
Bu önemli gücün üyesi Türkiye, yarım asırdır PKK ve kollarıyla birlikte diğer terör örgütlerinin de hedefinde olmasına rağmen, NATO ve stratejik ortaklarından, destek yerine devamlı engel görmüş…
Yarım asra yakın geçmiş süreçte, başvurulan Avrupa Birliği üyeliği hala sonuçsuz kalmış…
Aslına günümüz siyasi iktidarı da AB’ye girmek istemiyor…
Avrupa Birliği ’de, Müslüman ve güçlü nüfus yapısıyla, Türkiye’yi üyeliğe kabul etmek istemiyor…
ABD ve Rusya ile, liderler bazında geliştirilen politik ilişkiler, devletler ekseninde aynı etkiyi göstermekten oldukça uzak kalmakta…
Bugün Trump ve Putin ile geliştirilen kişisel ilişkiler, ABD ve Rus politikalarında, Türkiye lehine farkındalık sağlamış değil…
Sadece, Trump ile ABD, Putin ile Rusya, Türkiye’den her istediğin almış…
Ama, Türkiye’nin alacağına gelince, ABD, Rusya ve Birleşmiş Milletler’ in devlet politik duvarı çıkmış, Türkiye’nin karşısına…
Son siyasi dönemde, parlak olmasa da güneşli günler görmüş, Türk siyaset ve ekonomisi…
İktidar hırsıyla, seçim kazanma uğruna sekteye uğrattığı ekonomik sorunlarla uğraşmak yerine, dış politikada yaptığı hamleler sonuçsuz kalmış…
Öncelik; yarım asırdan günümüze, bölücü terör örgütü, dış politikada Kıbrıs, İslam Dünyasının kanayan yarası Filistin-İsrail ile dünyanın diğer ülkelerinde Müslümanlara yapılan zulüm ve baskı ile mücadele olmalı…
İktidar endişesiyle yapılacak, yeni anayasa, on binlerce vatandaşı katleden terör örgütü ve elebaşını muhatap alarak, serbest bırakma hamlesi, Türkiye’yi gelecekte tamiri mümkün olmayan, siyasi ve stratejik gelişmelerle karşı karşıya getirebilir…
Her ülkenin kendine has demokrasi ve yönetim tarzı bulunmakta…
Öncelikle, önemli olan bu yönetim tarzının, küresel güçlere hizmet etmekten ziyade, kendi halkına, vatandaşına huzurlu ve refah içerisinde yaşayacak, alan ve ülke oluşturmak…
Düşünce ve görüşlerin ışık olması dileğiyle…

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.