Ihlas Haber Ajansı tarafından
12 Nisan, 2025 12:22 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Şarampole devrilen cipin sürücüsü ölümden ağaç sayesinde kurtuldu

Bolu’nun Mudurnu ilçesinde kar sebebiyle direksiyon hakimiyetini kaybeden şoför, aracıyla şarampole devrildi. Takıldığı ağaç sebebiyle şarampole yuvarlanmaktan kurtulan şoför, korna çalarak yardım istedi. Bölgeye gelen gruplar tarafından kurtarılan şoför yara almadan kurtuldu.
Kaza, Mudurnu Taşkesti Karayolu Kavakaltı mevkisinde meydana geldi. Edinilen bilgiye nazaran, Yunus isimli şoför, 26 EP 003 plakalı cipiyle seyir halindeyken, kar yağışı sebebiyle kayganlaşan yolda direksiyon hakimiyetini kaybederek şarampole devrildi. Devrildiği yerde bulunan ağaç, aracın yuvarlanmasını engelledi. Araçta mahsur kalan vatandaş, korna çalarak etraftan yardım istedi. Korna sesini duyan bir şoför durumu fark ederek 112 Acil Davet Merkezi’ne haber verdi. İhbar üzerine olay yerine itfaiye ve jandarma grupları sevk edildi. Kısa müddette olay yerine gelen gruplar, aracın yuvarlanmaması için halatla bağladıktan sonra sürücüyü araçtan çıkardı. Şoför talih yapıtı yara almadı.
Sürücü, ağaç sayesinde kurtulduğunu belirtti. Araç bulunduğu yerden vinç yardımıyla çıkarılırken kazayla ilgili inceleme başlatıldı.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

blank
Fikret Gökçe tarafından
12 Nisan, 2025 12:52 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

KARABÜK DEMİR ÇELİK BANDOSU VE BAYRAK TÖRENLERİMİZ

Benim gibi eski Karabüklüler iyi anımsayacaklardır, 1974 yılına kadar Cumartesi günleri yarım gün çalışılırdı.

blank

Hafta sonu tatili başlarken Demir-Çelik Genel Müdürlüğü önündeki Atatürk heykeli ve bayrak direği yanında bütün personel ve çeşitli ünitelerdeki çalışma durumu uygun olan emekçi arkadaşlarımız toplanır tören yapardık. Önce farklı işyerlerinde çalışan arkadaşlarımızdan oluşan DÇ bandosunun seslendirdiği İstiklal Marşımızı hep birlikte okur, sonra şanlı bayrağımız göndere çekilirdi.

Sonraları bu güzel gelenek unutuldu ve bu saygılı davranıştan vaz geçildi.

DÇ bandosu sadece bu törende değil, milli bayramlarımızda ve 3 Nisan Kuruluş Günlerimizde de görev alırdı. Ayrıca 30 Ağustos ve Cumhuriyet Bayramlarımızı yaşadığımız gecelerde Jandarma Taburu'nun düzenlediği fener alayları da bütün şehri ve Yenişehir'i dolaşır, halkın da katılımıyla büyük coşku yaratır, alkışlanırdı.

Ayvalık'ta bir kaç kez tanık olduğum böyle bir gelenek yıllardır devam ediyor. Cuma günleri saat 17.00'de Atatürk Anıtı'na bayrak çekiliyor ve ardından belediye hoparlörlerinden yapılan bir yayınla bütün Ayvalık'ta sesler kesiliyor, trafik duruyor, Midilli'den gelen Yunanlar ve yabancı turistler bile İstiklal Marşımızı dinleyerek dimdik saygı duruşunda bulunuyor.

Yıllar öncesinin Karabük'ü bugünkünden çok farklıydı. Cumhuriyet Bayramı, 3 Nisan'lar ve yılbaşı geceleri bambaşka bir heyecan ve mutlulukla kutlanır, bütün kulüp ve lokallerde hatta fabrika içinde büyük yemekhanede müzikli yemekli geceler düzenlenir, rahmetli Ferit Doğan GÜREL tarafından hazırlanan özel gün gazeteleri ücretsiz dağıtılırdı.

Fabrikamızın temelinin atıldığı 3 Nisan günlerinin programı günler önceden hazırlanır DÇ Genel Müdürlüğü önderliğinde, Kaymakamlık ve Belediye işbirliğiyle bütün şehir halkıyla görkemli bir şekilde kutlanırdı.

Öyle ki; 1977 yılında 40 ncı yıl kutlama programı 1 ay önceden hazırlanmış, yayınlanan 6 sayfalık tamimle bütün ünite müdürleri ile birlikte bir çok DÇ personeli görevlendirilmişti.

12 Eylül 1980 darbesi öncesi tüm ülkede ve Karabük'te Çelik-İş Sendikası'nın başı çektiği terör ortamı sırasında sendikal ve siyasal mücadelede yer alan CHP'li bir kişi olmam nedeniyle ailemin geleceği konusunda kaygılandığım için 2 ay ücretsiz izin almış, Ağustos ayı başında gurbetçi işçilerimizin yararlandığı bir uçakla kaçak olarak Almanya'ya gitmiştim. Niyetim bir süre sonra ailemi de oraya getirerek yerleşmekti. Kardeşim bir baronun çiftliğinde bana iş' te bulmuştu. Ben Almanya'da iken darbe oldu. Umutlanmış ve ülkemde yeniden demokrasinin, barış ve huzurun hakim olacağı ümidiyle Ekim ayının sonlarında tekrar Karabük'e dönmüştüm.

Darbeden sonra DÇ Müdürlüğüne rütbeli bir asker atandı. Görevden alınan belediye başkanı CHP'li Sabahattin ORAL'ın yerine de veteriner olan sevdiğim ve saygı duyduğum ağabeyim rahmetli Vildan SALTIK getirilmişti.

1981 yılında 3 Nisan Kuruluş kutlamaları için hazırlık yapılıyordu. Bir gün Vildan Ağabey beni yanına çağırdı. Bana; "Fikret, bu 3 Nisan'ı görkemli bir şekilde kutlayalım, bütün Türkiye Karabük'ü tanısın, yardımını istiyorum" dedi. Emrin olur ağabey diyerek yanından ayrıldıktan sonra, tanıdığım TRT Ankara TV Müdürü rahmetli Sabahattin ALPDOĞAN'ı aradım ve bir TV çekimi için yardımını istediğimi söyledim. İki gün sonra Vildan Ağabeyin siyah Station Wagon makam otosuyla Ankara'ya gittim. Sabahattin Ağabey'e bizim Dökümhane ürünü bir Atatürk büstünü götürmüştüm. Hiç ikiletmedi. Osman SİYANÜÇ başkanlığında Daver ATABEY ve Yusuf GÖKÇE'den oluşan ekibi görevlendirdi. Birlikte Karabük'e geldik. 3 gün 2 gece Karabük'te kalan ekibin, hem 3 Nisan törenleri hem de Atatürk'ün 100. doğum yılı etkinlikleri ve ülkemizin ilk zihinsel engelliler okulunun yapım çalışmaları konusunda yaptığı çekimler TRT TV'de yayınlandı.

Ayrıca çok sayıda Artvinlinin yaşadığı şehrimize muhteşem Ata Barı oynayan Artvin Halk Oyunları ekibini de CHP İlçe Sekreteri merhum Hasan ERGÜVEN'in yardımıyla davet etmiştik. Bu çalışmalarda ve zihinsel engelliler okulunun yapımı sırasında okulun eğitsel ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla Yenişehir Sineması'nda 6 oyun sergileyen ulusal tiyatro gruplarının getirilmesinde değerli arkadaşlarım Zafer ACAR ve Hilmi ÖNEN'in de büyük katkıları olmuştu.

Yazımızı bitirirken tekrar DÇ Bandosu ve bayrak törenlerimize dönersek; 1992 yılından 1995 yılına kadar bu anlamlı geleneği biz Haddehaneler Müdürlüğü'nde yine yaşatmıştık. Şefim rahmetli Reha ERKUNT emekli olduktan sonra 1992 yılında ben başmühendis olmuştum. O tarihten sonra emekli olduğum 1995 yılına kadar her Cuma günü saat 17.30'da Haddehaneler Müdürlüğü personeli toplanıyor ve bayrak töreni yapıyorduk. "BAYRAK TÖRENİ İÇİN, RAHAT HAZIR OL, DİKKAT" komutunu verdikten sonra bayrağımızı müdürlük önündeki göndere çekiyor ve işyerimizden ayrılıyorduk. Fotoğrafta böyle bir törende rahmetli Alpaslan EKMEN bayrağımızı çekmeye hazırlanırken görülüyor. O karede görülen bazı arkadaşlarımız bugün hayatta değiller. Onları rahmetle anarken sağ olanlara sağlık ve mutluluklar diliyorum.

Bu satırları bugün Karabük'te yaşayan yetkililerin Karabük'ün geçmişinden bir kesiti öğrenmeleri, yeni nesil Karabüklülerin bu şehrin tarihçesine biraz ilgi duymaları için yazdığımı belirtmeliyim. Saygılarımla.,

Fikret GÖKÇE
Kıbrıs Gazisi - Mak. Müh.

GÖRSEL : DÇ Haddehaneler Müdürlüğü önünde bayrak töreni

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.