blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
09 Aralık, 2024 20:30 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Rektör Özölçer, öğrencilerle bir araya geldi

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN) Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, BEUN’un kardeş okulu olan Murat Kayhan İlkokulunda düzenlenen etkinliğe katıldı. Etkinlik, BEUN Tıbbi Görüntüleme ve Teknikleri Programı öğrencileri tarafından yürütülen “Geleceğe Umut Ol” başlıklı Sosyal Sorumluluk Projesi kapsamında gerçekleştirildi.
Zonguldak’ın Merkez ilçesine bağlı Çayköy’deki Murat Kayhan İlkokulunda gerçekleştirilen etkinlikte, BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Ahmet Erdoğan Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Meryem Akpolat Ferah, BEUN Kurumsal İletişim Koordinatörü Öğr. Gör. İdil Özkan, Zonguldak İl Milli Eğitim Şube Müdürü Volkan Atılgan, BEUN Tıbbi Hizmetler ve Teknikler Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Cengiz Temiz, okul yönetimi, öğretmenler ve öğrenciler yer aldı.
BEUN Tıbbi Hizmetler ve Teknikler Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Cengiz Temiz’in öncülüğünde Tıbbi Görüntüleme ve Teknikleri Programı öğrencilerin Sosyal Sorumluluk Projesi dersi kapsamında yürütülen projede öğrenciler, ilkokul öğrencileriyle çeşitli oyunlar oynayıp, resim ve boyama gibi eğitici ve eğlendirici aktiviteler gerçekleştirerek güzel vakit geçirdiler.
Rektör Özölçer, “Geleceğe Umut Ol” başlıklı projenin etkinliğinde yaptığı açıklamada, "Bu tür sosyal sorumluluk projeleri, üniversitemizin toplumla olan bağlarını güçlendirmesi açısından büyük önem taşımaktadır. Öğrencilerimizin bu etkinlikte, kardeş okulumuz olan Murat Kayhan İlkokulunun öğrencileriyle bir araya gelerek onlarla hem eğitici ve eğlendirici güzel zaman geçirmeleri hem de burada geçirdikleri vakit ile onların geleceğine umut olmaları bizleri gururlandırarak oldukça mutlu etti. Ayrıca, eğitimde iş birliğini geliştirmek, toplumsal sorumluluk bilinci kazandırmak ve çocuklarımızın gelişimine katkı sağlamak için bu tür projelerin devam etmesini temenni ediyor ve her daim destekliyoruz. Böylesine anlamlı bir projede emeği geçen başta Dr. Öğr. Üyesi Cengiz Temiz hocamız olmak üzere proje ekibinde yer alan tüm öğrencilerimizi tebrik ediyor, çalışmalarında başarılar diliyorum" dedi.
Prof. Dr. Özölçer, etkinliğe katılım sağlayan tüm misafirlere de teşekkür ederken, Murat Kayhan İlkokulu öğrencilerine de başarı dileklerinde bulundu. Etkinlik gününün anısına binaen toplu hatıra fotoğrafı çekilmesinin ardından sona erdi.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
10 Mayıs, 2025 00:00 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Rize’nin çayı ballandı

Uzun yıllar süren çalışmalar sonucunda bilimsel olarak desteklenmiş Türkiye’nin birinci bal genomlu probiyotikli ve simbiyotikli siyah ve yeşil çayı Rize’de üretildi.
Rize Ticaret Borsası Çay Araştırma ve Uygulama Merkezi’yle (ÇAYMER) birlikte 2010 yılında Araştırmacı Habib Koçal’ın çalışmaları sonuç verdi. Uzun çalışmalar sonucunda bilimsel araştırmalarla desteklenmiş Türkiye’nin birinci bal genomlu ‘Probiyotikli ve Simbiyotikli Siyah ve Yeşil Çayı’ geliştirildi. Geliştirilen çaylar 2020 yılında yurtdışında memleketler arası akredite olan laboratuvarlarda 16s DNA ve ITS meta genom haritası çıkarıldı. Her bir eser içeriğindeki probiyotik mikroorganizmalar çeşitliği farklı başka sayısal kıymetlerde tamamlanarak 2020 yılından itibaren Patent Muhafaza kapsamına alındı.
Yapılan çalışmanın akabinde ortaya çok kıymetli bir eserin çıktığını lisana getiren Rize Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Erdoğan "Yaklaşık laboratuvar kurulduğundan bugüne çay üzerine birçok çalışma ve geliştirmeler yaptık. Bugün piyasada yaklaşık 19 çeşit çayımız piyasada bundan 5-10 yıl öncesine bakarsak siyah çay, yeşil çay ve beyaz çay vardı yalnızca. artık ise dünyada üretilebilecek bütün çayların çeşitleri deneniyor ve piyasaya sürülüyor. Daha neler yapılabilir mantığında giderken Habib Koçal arkadaşımız bu hususta çalışmalar yapmış. Probiyotik çaylar ve simbiyotikli çaylar halinde bir çalışma yapmış. Olağanda piyasada bir markanın bu tip eserleri var mikroorganizmalar yurtdışından getirilip burada çaya karıştırılıyor. Bunu bedelli bulmamızın nedeni bal genomlu yani baldan üretilmesi. Bu tip mikroorganizmalarda probiyotik enzimleri çaya bulaştırarak çayın kalitesini arttırmak, sindirim sisteminde insan sıhhatine yarar sağlayan eserlerin daha ileri çıkması ve insan sıhhatine yararlı olması çalışmalarına başlamıştı. Biz de laboratuvarımızda yaklaşık 1-2 yıldır bu arkadaşımızla bir arada çalışmalarımızı sürdürdük. Ortaya nitekim tıpkı eserin probiyotikli olanıyla konvansiyonel olanını denediğimiz vakit içim kalitesi, tadı, rengiyle birlikte çok hoş bir eser çıktı ortaya. Bu eseri gördüğümüz vakit dedik ki bunu kamuoyuyla paylaşalım zira piyasada tahminen de insanların beklediği bir üründü" dedi.
Uluslararası laboratuvarlarda çalışmaları tamamlanan eserin artık Recep Tayyip Erdoğan (RTEÜ) laboratuvarlarında daha da zenginleştirileceğini kaydeden Erdoğan "Daha şimdi laboratuvar kademesi yeni tamamlanmış. Memleketler arası laboratuvarlarda da denemeleri yapıldı. Artık bir sonraki kademeye geçtik. RETÜ laboratuvarımız ve bu arkadaşımız ile birlikte bu çalışmayı zenginleştirip, hızlandırıp, inşallah en kısa vakitte esere çevireceğiz. Ben inanıyorum ki çay kesiminde çığır açacak bir eser. Tahminen de Türkiye’nin içecek dalı, Dünya açılacak olan çay dalı de bundan çok büyük yarar görecektir diye düşünüyorum" formunda konuştu.
Geliştirilen çay sayesinde hazır yiyecekler ve işlenmiş besinlerin bıraktığı ziyanlı tesirlerin bedenden atılmasında sürat kazanacağını kaydeden Erdoğan "Beslenme alışkanlıklarımız da yani çok hazır hakikat gidiyoruz. Yani bugün insan sıhhatini tehdit edici bir sürü genetiği değiştirilmiş eserler yahut raf ömrü olsun diye katılmış şeylerle insan bedenine giren besinlerden geçerli besini alamıyor. Yahut yararlı olanları alamıyor ziyanlı olanları alıyor. Bu mikroorganizmalar olağanda bedende olması gereken şeyler fakat bu beslenme alışkanlığından ötürü bu şeydeki probiyotiklerimiz bizim yok olmuş yahut çok az durumda. Bunları canlandırdığımız vakit almış olduğumuz besindeki besinlerin bedene yararlı olanlarının geçişi, başkalarının bedenden atılışı hızlanıyor. İnsan sıhhatine yararlı hale geliyor. O enzimler bedende kaldığı vakit, hem beden direncini hem sindirim sistemi bedende oluşabilecek hastalıklara karşı direnen sistemleri daha güçlü tutacak probiyotikler muhtaçlığı vardır. Çayımızla bunu sağlayabiliriz. Bedende eksik olan kimi şeyleri bununla tamamlamayı hedefliyoruz. Ben birçok probiyotik bir eser kullanan arkadaşımla bu mevzuyu görüştüğüm vakit yani yoğurdu çocuklara içiremiyoruz lakin çayı içilebiliriz. Bu bir çay tüketim alışkanlığını da değiştirebilir. Âlâ bir çalışma olacağına, hoş sonuçlar vereceğini de inanıyorum" tabirlerini kullandı.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.