O Karabük’ün tek bıçak İmalatçısı. Babadan öğrendiği mesleğini 20 yıldır yapan Ali Açıkgöz, tasarımdan başlayarak mesleğin tüm aşamalarını gazetemizle paylaştı. Zanaatını adeta konuşturan, mesleğini severek yapan Açıkgöz, “Zanaat önemli, artık bu meslekleri yapanlar kalmadı, çırak yetişmiyor. Eski zanaatlarımızı geleceğe taşıyamıyoruz” dedi
Türkiye’nin her yerinden sipariş aldığını belirten Ali Açıkgöz’ün özel tasarımları ise göz dolduruyor. Yurt savunmasında görev yapan Özel Harekatçıların bıçaklarını yapan Açıkgöz’ü özel koleksiyoncular, bürokratlar, kampçılar ise sıkı takipçisi
Günlük yaşamımızda her alanda kullandığımız bıçaklar, büyük emek ve çabadan sonra bizlere ulaşıyor. Karabük’te 20 yıldır bıçak imalatı işiyle uğraşan Ali Açıkgöz, babadan öğrendiği mesleğini geleceğe taşımaya çalışıyor.
Ulu Cami altından dükkanında tasarımdan başlayarak her aşamasını kendi yaparak ortaya muhteşem ürünler çıkartan Ali Açıkgöz, Türkiye’nin her yerinden sipariş alıyor. Babadan öğrendiği mesleğini daha da geliştiren ve imalata başlayan Açıkgöz’ün özel tasarlayıp yaptığı bıçaklar göz dolduruyor. Koleksiyonculara, kampçılara bıçak yapan Açıkgöz, özel harekatçılarımızın bıçaklarını da özenle yapıyor. Bürokratların hediye için kendini tercih ettiğini belirten Açıkgöz, “Bu mesleği babamdan öğrendim. 20 yıldır bu işle uğraşıyorum. 2016 yılından bu yana imalat yapıyorum. İmalatın her aşamasını kendim bizzat yapıyorum. Tasarım, taşlama, yüz aşımı, ışıl işlem, menevişleme ve polisaj aşamasına kadar kendim yapıyorum. Günde ortalama iki yada üç bıçak yapıyorum. Çünkü işlemi çok. Bir bıçağın maliyeti tasarıma göre değişiyor. 75 Liradan başlayıp bin TL’ye kadar bıçak var.” dedi
ÇELİĞİ BAŞKA İLLERDEN ALIYORUM
Bıçak yapımında kulanılan çeliği Denizli ve İstanbul’dan aldığını belirten Açıkgöz “Karabük’te yok. Çünkü bıçak imalatında kullandığımız çelik farklı çelik. Karabük’te üretimi yok.” dedi
Mesleğini severek yaptığını belirten Açıkgöz “Zanaat kolda altın bilezik” ama bizler çırak bulmakta zorlanıyoruz. Geleneksel mesleklerimizi geleceğe taşıyamıyoruz. Gençlerimize tavsiyem zanaat öğrensinler. Ben ikinci kuşağım, oğlum üçüncü kuşak. O şu anda okuldan arta kalan zamanda benimle çalışıyor. Ama yarın Üniversite tahsili bitince belki tercih etmeyecek. Bu her meslekte böyle. yenileri yetişmiyor. Usta bulmak artık çok zor.” dedi
Mesleğini yaparken, güzel anılarda biriktiren Ali Açıkgöz bir anısını gazetemizle paylaştı: “Birgün bir vatandaş geldi, oğlu olmuş ve adını çok sevdiği Alparslan han’ın ismini koymuş. Bana Alparslan’ın kılıcından yapar mısın? dedi. Güzel bir tasarım ve uzun bir uğraştan sonra kılıcı yaptım. Teslim ettim.”
İngstaramdan açtığı hesapta çekilişler yapan Açıkgöz’ün ingstram takipçileri ise kampçılar. Yaptığı birbirinden güzel bıçakları ilerleyen süreçte sergilemeyi düşündüğünü belirten Açıkgöz “Çok özel tasarımlarım var. Çok özel bir arşivim var ve anılarım var, bunları paylaşmak için bir sergi açmayı düşünüyorum.” dedi
KILIFLARI DA KENDİ DİKİYOR
bıçakların kılıflarını kendi diken Açıkgöz “Kılıfları da kendim dikiyorum. Her şekil ve ebatta kılıf yaparak değişik sitilde dikiş atıyorum. İnşallah gücüm yettiği sürece mesleğimi yapmaya çalışacağım. Üretim berekettir, üreten sadece mesleğinin değil, toplumun zanaatkarıdır” dedi