Milli Eğitim Bakanlığı ve İstanbul Teknik Üniversitesi arasından yapılan protokol çerçevesinde Yalova Güzel Sanatlar Lisesi’nde öğrenciler, kendi elleriyle yaptıkları bağlamaları çalmak için gün sayıyor. 2021 yılında başlayan proje çerçevesinde Türkiye’deki 17 güzel sanatlar lisesinde öğrenciler enstrüman yapımını öğreniyor. Bu çerçevede Yalova Güzel Sanatlar Lisesi’ndeki müzik bölümünün yanı sıra resim bölümü öğrencileri de kursa katılım sağlıyor. Yaklaşık 2 yıl önce bağlama yapımına başlayan 14 öğrenci, haziran ayında verilecek bir konserle çalgılarını beğeniye sunacak. Lise müdürü Haydar Kılıç, İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuarı Çalgı Yapımı Bölümü ile bakanlık arasında yapılan protokol çerçevesinde okullarında başlayan enstrüman yapım kursunun verimli bir şekilde sürdürüldüğünü anlattı. Kılıç, projenin temel amacının geleneksel sazların çalgı yapım süreçlerinin anlatılması olduğunu dile getirdi. Bütün enstrümanlar yapıldıktan sonra onlarla bir konser yapılması hedeflediklerini söyleyen Kılıç, “Biz projeyi çok önemsiyoruz. Proje çerçevesinde Yalova Halk Eğitim Merkezi uhdesinde açılan hafta içi ve hafta sonu yaklaşık 14 öğrencimizle projeyi yürütmekteyiz. Projenin sürdürebilir hale gelmesi için müzik bölümü içinde bir dal olarak olması gerektiğini düşünmekteyim” diye konuştu. Kılıç, Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Halk Eğitim Merkezi başta olmak üzere projede emeği geçenlere teşekkür etti. “El melekesi lise yıllarında kırılması gerekiyor” Lisede çalgı yapım eğitimini veren İstanbul Teknik Üniversitesi, Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Çalgı Yapım Bölümünü mezunu Betül Şahin İnanır ise baba mesleğini icra ettiğini söyledi. Eğitim alırken güzel sanat liseleri veya meslek liselerinde bu bölümün hep olmasını istediğini anlatan İnanır, "Çünkü bu iş biraz daha el melekesi, lise yıllarında kırılması gerekiyor. Ergenlik bitiminde üniversitede karşılaşmak biraz zorlu bir süreç. İlk etapta tabi, enstrümanları tanımakla başladık. Ardından el melekelerinin gelişmesi adına el aletlerini tanımaya çalıştım. Daha sonra bir enstrüman belirleyelim dedik. Bağlama yapımıyla başladık. Aslında kolay değil ama daha çok komplike bir enstrüman olmadığı için yapımına başladık" dedi. "Baştan sona hata kabul etmeyen bir iş" Çalgının hem kullanışlı hem de estetik olması gerektiğine vurgu yapan İnanır, "Çalgı yapımında milimetrenin onda biriyle ilgileniyoruz. Yani, o kadar hassas ki hem düzgün olması gerekiyor, hem estetik olması gerekiyor. Yani baştan sona hata kabul etmeyen bir iş. Aynı zamanda yaptığınız bir işin sonunda bunun çalınacak olması o kadar kıymetli ki, ölmeyecek bir eser yapıyorsunuz ve bunun her aşamasında siz varsınız, sizin el emeğiniz var. Bu bence çok güzel bir duygu. Bunu öğrencilere anlatmaya ve yaşatmaya, dinlemelerini sağlamaya çalışıyoruz okulumuz ve bu proje sayesinde. Bugün çalgı yapım bölümüne hazırlanmak istediğinizde böyle bir sektör yok. Ancak bir ustaya gitmeleri gerekiyor öğrencilerin, meraklılarsa. Eğer liselerde böyle bir bölüm kurulursa hem okul için döner sermaye olabilir. Öğrenciler kendi enstrümanlarını yapma imkanı bulabilir veya üniversitede bu bölümü okumak istediğinde okula hazır olarak gidebilir. El melekeleri gelişmiş olabilir. O yüzden bu bölümün çok yararlı olacağını düşünüyorum. Hem resim bölümü hem müzik bölümü öğrencilerimiz var. 2 bölümden de çok güzel sonuçlar alıyoruz şu an" diye konuştu. Lisede çalgı yapım eğitimi alan Sefa Umut Alagöz ise, "Bir bağlamaya baktığımda hangi ağaçtan olduğu, hangi kapaktan yapıldığını, hangi burguların takıldığını anlıyorum. Bu bana mutluluk veriyor. Çünkü bu eğitimi aldıktan sonra enstrümanlara bakış açım da değişti" şeklinde konuştu. (İHA)