blank
Berkay Doğan tarafından
07 Haziran, 2025 21:12 tarihinde yayınlandı /Güncelleme: 08.06.2025 22:07
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Karabük’ün Zopran Köyü’nde 3 Gün Sürecek Bayramlaşma Başladı

Karabük’ün Zopran Köyü, bayramın ikinci günü geleneksel bayramlaşma ile şenlendi.

Kaleköy’den Zopran Köyü’ne gelen vatandaşlar, Zopran Köyü Camii avlusunda bir araya gelerek bayramlaştı. Üç gün sürecek olan etkinlik, bölge halkını ve misafirleri buluşturan önemli bir kültürel miras olarak dikkat çekiyor.

blank

Köy İmamı Bilal Maden, bayramlaşma törenine ilişkin yaptığı açıklamada, karşı köyden gelen misafirleri karşıladıklarını ve onlara bayram yemeği ikram edeceklerini belirtti. Maden, Zopran Köyü’nün manevi geçmişine de değinerek şu ifadeleri kullandı:

“Evliyalar diyarı köyümüzde, Horasan erenlerinden iki kardeşin büyüğünün mezarı camii avlusunda yer almakta. Diğer kardeşin mezarı ise Kaleköy’dedir. Bu iki köy arasındaki bağ, asırlardır süregelen el öpme ve bayramlaşma geleneğiyle güçlenmektedir.”

Zopran Köyü’nde sürdürülen bu bayramlaşma geleneği, bölgenin dini ve kültürel dokusunu yaşatmaya devam ediyor. Köy halkı ve ziyaretçiler, bayram boyunca yapılacak etkinliklerde bir araya gelerek hem geçmişi yad ediyor hem de toplumsal dayanışmayı pekiştiriyor.

blank

Maden, evliyalar ile ilgili şu bilgileri verdi: “Piri-i Sani Seyh Mustafa Çerkeşi (Allah Sırrını Yüceltsin) Ariflerin Kutbu, Erenlerin Delili, Şeyh el-Hâc Mustafa Çerkeşi Hazretleri, 1156 Hicri (1743 Miladi) yılında dünyaya gelir. 1229 Hicri (1814 miladi) yılında 73 yaşında vefat eder. Babasının adı Hacı Ali, dedesinin adı Vehbi Sultan’dır. Vehbi Sultan’ın Horasan bölgesinden göçmen olarak geldiği, Çerkeş’e yerleştiği rivayet edilir. Gerek babasının gerek dedesinin Allah dostlarından oldukları bilinmektedir.

Şeyh Mustafa Efendi, Halvatiyye Tarikatının Şâbâniyye Kolu Pir-i Sânisı (İkinci Piri) olup, büyük bir hâl ve kemal sahibidir. "Yolumuzun üç şartı vardır" buyurarak Halvatiyye Tarikatının 20 şartını 3‘e indirmiştir. Bu üç şart; 1- Bir Mürşid’e bağlanıp tam anlamıyla teslim olmak, 2- Bağlandığı Mürşid’den tevbe ve telkin almak, 3- Zikre devam etmektir.

Pir-i Sâni Hazretleri’nin Mürşitleri, Şalranbolu kazasının Zora köyünde yatan Şeyh el-Hâc Mehmed Efendi'dir. Şeyh Mehmed Zoravi’nin doğum ve vefat tarihine ilişkin biilgiye rastlanamamıştır. Şeyh Mehmed Zoravi'nin, Mustafa Çerkeşi Hazretleri'nden başka halifeleri de vardır. Bunlar; "Şeyh Mustafa, Şeyh Feyzullah, Şeyh Hamdi, Şeyh Şa'ban, Şeyh Mustafa Arif, Şeyh Hüsnü" isimli zatlardır.

Pir-i Sani Hazretleri, 18 Hâlife yetiştirmişlerdir. Bu 18 Hâlife şunlardır:
1- Dâmadı Şeyh İbrahim Efendi: Dergâhın imamı olup, minâre tabanının yan tarafında yatmaktadır. Buharalıdır.
2- Şeyh Mustafa Efendi: Çerkeş yakınlarında Aliozü köyünde yatmakta olup, "Aliozü Şeyhi" diye tanınmıştır.
3- Şeyh el-Hâc İsa Efendi: Amasya’da yatmaktadır. "Ladikli Şeyh" diye tanınmıştır.
4- Şeyh Mehmet Efendi: Çerkes’te, Aşağı Tekke’de postnişin olmuştur. Pir-i Sani Hazretleri'nin amcası oğludur. "Kara Şeyh" diye bilinir.
5- Şeyh el-Hâc Halil Efendi: Gerede’de yatmaktadır.
6- Şeyh el-Hâc İbrahim Efendi: "Semercizade" diye tanınmış olup İstanbul'da Zeyrek Tekkesi’nde yatmaktadır.
7- Şeyh el-Hâc Ali Beypazarı: İstanbul'da, Koca Mustafa Paşa Beşikçizade Tekkesi’nde yatmaktadır.
8- Şeyh el-Hâc Kadı Efendi: Kastamonu’da, Pir Şâban-ı Veli Türbesi bahçesinde yatmaktadır.
9- Şeyh Çorumi Efendi: Amasya’da yatmaktadır.
10- Şeyh Imam Hüseyin Efendi: Ankara’da yatmaktadır.
11- Şeyh el-Hâc Musafa Safıyüddin Efendi: Bolu’da yatmakta olup, son halife’dir.
12- Şeyh Kara İbrahim Efendi,
13- Şeyh Murtaza Efendi: Aliozü Şeyhi Mustafa Efendi’nin oğludur.
14- Şeyh el-Hâc Mehmed Efendi: Şeyh Hazretleri’nin oğlu olup, "Büyük Deli Şeyh" diye bilinir. Birinci postnişin olmuştur.
15- Şeyh el-Hâc Hafız Efendi: "Mudurnulu Şeyh" diye tanınmıştır.
16- Şeyh Hacı Hasan Efendi: Çankır’da Kavaklı Tekkesi’nde yatmaktadır.
17- Şeyh İsmail Efendi: "Akyazı Şeyhi" diye tanınmış olup, Çankırı’da yatmaktadır.
18- Şeyh Attar Hâfız Abulkadir Efendi: Çankırı'da yatmaktadır.

Muhammed İhsan Oğuz’un “Hazreti Şa’ban-ı Veli ve Mustafa Çerkeşi” isimli eserinde Pir-i Sâni ve Halvetiyye hakkında daha fazla bilgi edinebilirler.” ifadelerinde bulundu.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
11 Haziran, 2025 00:37 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Vali Arslan’dan Kızılay için ilginç benzetme

Bartın Valisi Dr. Nurtaç Arslan, Kızılay’ın kuruluş yıl dönümünü nedeniyle yayımladığı kutlama bildirisinde, Kzılay’ı, çaresizliğin üzerine doğan bir sabah güneşine benzetti.
Vali Nırtaç Arslan, Türk Kızılay’ın 157. kuruluş yıl dönümü nedeniyle yayımladığı iletide, Türk Kızılay’ının Türk milletinin yardımseverlik ve dayanışma hislerinin kurumsal bir temsili olduğunu söz etti. Arslan iletisinde, "1868 yılında ’Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti’ ismiyle kurulan Türk Kızılay’ı, yalnızca bir yardım kuruluşu değil, tıpkı vakitte milletimizin sıkıntı zamanlardaki teminatı, umutların sönmeye yüz tuttuğu anda yanan bir ışıktır. Çalışanların emeğiyle, gönüllülerin vicdanıyla ve halkımızın takviyesiyle büyüyen Türk Kızılay’ı afetlerde birinci alana inen, kan bağışında hayat kurtaran, yetimlere yuva olan, fakirlere aş olan bir hayır kervanıdır. Kızılay’ın kırmızı hilali, sadece bir amblem değil, adeta çaresizliğin üstüne doğan bir sabah güneşidir" sözlerine yer verdi.

"Türk Kızılay’ı gurur kaynağımızdır"
Kızılay’ın, yaşanan afetlerde beşere ve canlıya yardım eli olduğunu da hatırlatan Vali Arslan, "Depremlerde, yangınlarda, sel felaketlerinde, salgın hastalıklarda, her türlü zorlukta halkımızın yanında olan ve sırf ülkemizde değil, dünyanın dört bir yanında mazlumlara el uzatan Türk Kızılay’ı, gönüllülük ruhuyla hareket eden binlerce çalışanı ile gurur kaynağımızdır.
Bugün, Kızılay’ın yalnızca geçmişine değil, geleceğine de sahip çıkma günüdür. Daima birlikte el vererek, bu uygunluk zincirine yeni halkalar eklemek; dayanışmayı, yardımlaşmayı ve insanlığı yüceltmek hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu his ve fikirlerle, Türk Kızılay’ının 157. kuruluş yıl dönümünü en içten dileklerimle kutluyor; insanlığa umut olan Kızılay neferleri ile takviyesini esirgemeyen tüm kişi, kurum ve kuruluşlara gönülden teşekkür ediyor, sevgi ve hürmetlerimi sunuyorum" tabirlerini kullandı.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.