blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
23 Aralık, 2024 12:07 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Hopa’daki tır yoğunluğu bitmek bilmiyor

Türkiye’nin Kafkaslar ve Orta Asya’ya açılan kapısı Sarp Hudut Kapısı’nda geçiş yapmak için sıra bekleyen tırlar, Artvin’in Hopa ilçesinde büyük bir yoğunluğa neden oluyor. İhracat yüklerini teslim etmek üzere yola çıkan tırlar, bilhassa Sarp Hudut Kapısı’ndan geçmek için beklerken, Karadeniz Kıyı Yolu’nun her iki tarafında park ederek uzun kuyruklar oluşturuyor. Tır kuyruğu vakit zaman Kemalpaşa, Hopa ve Arhavi ilçelerine kadar uzanıyor. Tır parklarının yetersizliği ya da şoförlerin park fiyatlarını ödemek istememesi nedeniyle yol kenarına park eden araçlar, trafiği aksatmanın yanı sıra ölümlü trafik kazalarına da yol açıyor. Hopa’da bu yoğunluk artık günlük ömrü olumsuz etkiliyor. Sokak ortalarına, mahallelere ve çocuk parklarına kadar uzanan park halindeki tırlar, kentte önemli bir sorun oluşturuyor.

“Hopa tır istilası altında”
Konuyla ilgili açıklama yapan Hopa Ticaret ve Sanayi Odası (HTSO) Başkanı Osman Demircioğlu, tır yoğunluğunun tahlili için bölgede yeni bir tır parkı projesinin bir an evvel hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi. Sarp Hudut Kapısı’nın Türkiye’nin Kapıkule’den sonra en ağır hudut kapısı olduğunu belirten Demircioğlu "Tır bazlı konuşacak olursak, Sarp Hudut Kapısı’ndan yaklaşık 700’ün üzerinde günlük tır geçişi ihracat tarafında olmakta, 500 ortalamaları da ithalat tarafından Türkiye’ye giriş yapmaktadır. 1200 ortalamaları bir çalışma mevcuttur. 24 saatlik bir vakit diliminde bunun dışında da 1400 civarında Türkiye’nin değişik yerlerinden Hopa Sarp Hudut Kapısı’ndan geçilmektedir. Münasebetiyle günlük hareket ve günlük hareket çıkışlarına ve sevkiyatlara bakılırsa, günlük yoğunluk gittikçe artmakta. İhracat manasında da ehemmiyet arz etmektedir. Coğrafik olarak da kente baktığımız vakit, Karadeniz’in coğrafik yapısı dağlar ve deniz ortasına sıkışmış bir alan olarak tanımlanabilir. Bulunduğumuz bölgedeki transit yolu gördüğünüz üzere çift taraflı tırlar tarafından mecburiyet olarak park edilmiş durumda. Tırcılarımızın park edecekleri alan yok. Ya memleketler arası transit yolları çift istikametli emniyet şeridi ve yan şeridi iki sıra yapılarak devam ediliyor ya da mahallelerimizdeki sokaklarımız, çocuklarımızın park alanları. Hülasa, Hopa’nın tamamı tır istilasıyla karşı karşıya. Bu problemler içerisinde bizim odamızın da içerisinde olduğu bir tır parkı projesi mevcut. Gerekçeli çalışmaları her yerde gündeme getiriyoruz. Bu güne kadar tahminen yüzlerce önemli kazaya sebebiyet verildi. Bunun içerisinde ölümlü kazalarımız, yaralanmalı kazalarımız, yalnızca araç hasarlı kazalarımızla geçiştirilmiş kazalar dahil oldu. Bu düzensizliği ortadan kaldıracak çalışmaların yapılması gerektiğini düşünüyoruz” sözlerini kullandı.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Mustafa Akgün tarafından
16 Temmuz, 2025 16:30 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

Karabük’te İmam Hatip Binası Sağlık İçin Bekleniyor

Karabük, sağlık eğitimi ve hizmetlerinde iki önemli projeyle büyük bir dönüşüm sürecinden geçiyor. Bunlardan ilki, Karabük Üniversitesi'nin sağlık fakültelerini Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi çevresinde konumlandırma hedefiyle gündeme gelen İmam Hatip Lisesi eski binalarının üniversiteye devri.

Yeni İmam Hatip Lisesi binası tamamlandı, ancak boşalan binaların üniversiteye ne zaman devredileceği konusunda henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Bu adım, hem akademik hem de sağlık hizmetlerinin entegrasyonu açısından kritik önem taşıyor.

Bu Binalar Üniversiteye Ne Zaman Devredilecek?

Karabük, sağlık alanında hem eğitim hem de hizmet altyapısını güçlendirecek iki önemli projeyle Türkiye genelinde dikkat çeken bir dönüşüm sürecinden geçiyor. Karabük Üniversitesi ile Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ni aynı çatı altında birleştirecek sağlık kampüsü vizyonu ve hastaneye yapılacak 150 yataklı ek bina çalışmaları, şehrin sağlıkta bölgesel üs olma hedefini güçlendiriyor.

İmam Hatip Lisesi Yeni Binasına Kavuştu

Sağlık eğitiminin merkezileştirilmesi amacıyla gündeme gelen İmam Hatip Lisesi binasının Karabük Üniversitesi’ne devri süreci, bölge kamuoyunun ve akademi dünyasının yakından takip ettiği bir başlık olmaya devam ediyor. Yeni İmam Hatip Lisesi binasının tamamlanmasıyla öğrencilerin taşınması bekleniyor, ancak boşalacak binanın üniversiteye ne zaman devredileceği konusunda hâlâ resmi bir açıklama yapılmış değil.

Bina, Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin yakınında yer alıyor. Bu konum, başta Tıp Fakültesi olmak üzere Sağlık Bilimleri Fakültesi ve Sağlık Hizmetleri MYO için stratejik bir avantaj sunuyor. Hem teorik eğitim hem de klinik uygulamalar arasında entegrasyonu sağlayacak bu yapı, Karabük Üniversitesi’nin sağlık alanındaki akademik kapasitesini artıracak.

Karabük Üniversitesi, bu bölgeyi bir “sağlık eğitim üssü” haline getirme hedefiyle hareket ediyor. Ancak bu vizyonun hayata geçebilmesi, İmam Hatip Lisesi binasının hızla üniversiteye devredilmesiyle mümkün olacak. Aksi takdirde, üniversitenin sağlıkla ilgili bölümleri dağınık yapıda kalacak, eğitim-uygulama bütünlüğü zedelenecek ve bölgesel sağlık hizmeti hedefi sekteye uğrayacak.

Kamuoyunda bu gelişme yalnızca akademik bir ihtiyaç değil, aynı zamanda şehirdeki sağlık sisteminin verimli işlemesi açısından bir zorunluluk olarak görülüyor. Üniversiteye devredilecek her metrekare, geleceğin sağlık çalışanlarının eğitimine ve halkın daha kaliteli sağlık hizmeti almasına katkı sağlayacak.

150 Yataklı Ek Hastane Binası Sevinçle Karşılandı

Bu stratejik gelişmelere bir yenisi daha eklendi. Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne yapılması planlanan 150 yatak kapasiteli ek bina için zemin etüt çalışmaları başladı. Sağlık Bakanlığı’nın yürüttüğü proje kapsamında, eski Karabükspor antrenman sahası olarak bilinen Yaşar Kaptan Çebi alanında sondaj makineleri çalışmaya başladı.

Projenin geçmişi 2012 yılına kadar uzanıyor. O dönem 300 yataklı hastanenin ihtiyaca cevap veremediği belirtilmiş ve 150 yataklık ek yatırım programı açıklanmıştı. Ancak çeşitli nedenlerle proje yıllarca ertelendi, hatta zaman zaman iptal edildiği yönünde iddialar gündeme geldi. Alanın mülkiyeti, orman vasfı, Karabükspor’un açtığı dava ve heyelan riski taşıdığına dair raporlar nedeniyle süreç sık sık çıkmaza girdi.

Bugün gelinen noktada, Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen kapsamlı görüşmeler ve teknik değerlendirmeler neticesinde sorunların aşıldığı bildirildi. Yetkililer, zeminle ilgili şüphelerin teknik olarak çözülebileceğini ve fore kazık gibi gelişmiş yöntemlerle inşaatın güvenle sürdürülebileceğini ifade etti.

Zemin etütlerinin ardından topoğrafik ölçüm ve işaretleme işlemleriyle temel atma aşamasına geçilecek. Karabük, bu yatırımla yalnızca eğitimde değil, sağlık hizmetinde de kapasitesini artıracak. Ek bina tamamlandığında; yoğun bakım, ameliyathane, dahili ve cerrahi servislerin yükü hafifleyecek, hasta kabul ve tedavi süreleri kısalacak.

Karabük Sağlıkta Bölgesel Üs Olmaya Hazırlanıyor

Bu iki büyük hamle - üniversite-hastane kompleksinin oluşturulması ve 150 yataklı ek hastane yatırımı- Karabük’ün sağlık altyapısını sadece yerel değil, bölgesel bir güç haline getirecek nitelikte. Üniversitenin sağlık fakültelerini hastane çevresine entegre etmesiyle öğrenciler hem kaliteli eğitim alacak hem de doğrudan uygulama fırsatları elde edecek. Ek hastane yatırımı ise şehirdeki artan hasta yoğunluğuna çözüm sunacak.

Karabük kamuoyunun, öğrenci ailelerinin ve akademik çevrelerin çağrısı net: Üniversitenin önü kesilmesin, sağlık eğitimi ve hizmeti el ele büyüsün.

Sağlık Bakanlığı ve ilgili yerel kurumların iş birliğiyle bu projelerin hızla tamamlanması, Karabük’ün Türkiye’nin sağlık haritasında daha görünür bir yere sahip olmasına zemin hazırlayacak.

Bizi sosyal medyadan takip edin