blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
18 Temmuz, 2024 04:22 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

Düğün salonu önündeki cinayetin sanıkları hakim karşısına çıktı

Kastamonu’nun Seydiler ilçesinde düğün çıkışında iki grup arasında çıkan bıçaklı kavgada işlenen cinayetle ilgili yargılama başladı.
Olay, 6 Temmuz 2023 tarihinde Kastamonu’nun Seydiler ilçe merkezinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, düğün merasimine katılan Y.A., A.A., H.A. ve B.Y. ile Ersoy Demirci arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine çıkan kavgada Ersoy Demirci, aldığı bıçak darbeleri sonrası kaldırıldığı Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesinde hayatını kaybetti.
Olayın ardından inceleme başlatan polis ekipleri tarafından olaya karıştığı tespit edilen Y.A., A.A., H.A. ve B.Y. gözaltına alınarak tutuklandı. Tutuklu sanıklardan B.Y.’nin soruşturma aşamasında tahliye edilerek tutuksuz yargılanmasına karar verildi.
Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde sanıklar hakkında “kasten öldürme” suçundan dava açıldı. Davanın ilk duruşmasında sanıklar kendilerini savundu.

“Ağzındaki tükürükler suratıma geldi, bende korktum, bıçağı salladım”
Cinayetin dedikodu sebebiyle işlendiğini belirten sanıklardan Y.A., “Annem ile Ersoy arasındakiler dedikodudan ibarettir. Seydiler, küçük bir yer. Dedikodu çıkartıyorlar” dedi.
Olay gününü anlatan Y.A., “Telefonla arayıp ’baban, düğün salonunda birisiyle kavga etmiş’ dediler. Düğün salonuna giderken Ersoy ile karşılaştık. Arabayı park ederken Ersoy kapıyı açıp boğazımı sıktı, bana saldırdı. Bana neden saldırdığını bilmiyorum. Aramızda kavga çıktı. Beni öldüreceğini, arabanın benim mezarım olacağını söyledi. Benim üzerimde iken bana vururken bıçak aklıma geldi. Bıçağı korkutmak için belden aşağıya vurmak isterken göğsüne geldi. Bir yanım toprakta bir yanımda araçtaydı. Ben öldürme kastı gütmedim. Amacım korkutmaktı” diye konuştu.
Bıçağı 2-3 kere salladığını belirten Y.A., “Bıçağı sallarken Ersoy elimden almaya çalıştı. Bende vermedim. Beni araçtan dışarıya çıkarttı. Vücudum araçta, bir elim koltukta, ayağım dışarıdaydı. Bıçak isabet edince bende sallamayı bıraktım. Aracın kapısını Ersoy açtı ve boğamızı sıkıp yumruk atmaya başladı. Ağzındaki tükürükler suratıma geldi. Bende korktum, bıçağı salladım. 2 veya 3 defa vurdum. Ondan sonra beni bıraktı. Tahliyemi istiyorum” şeklinde konuştu.

“Kardeşimi korumak istedim, benim tek amacım buydu”
Diğer tutuklu sanık A.A. ise, “Biz, alkol alırken arkadaş aradı ve baban, düğün salonunda kavga etti, gel babanı al dedi. Kiminle kavga ettiğini söylemedi. Korku ve panik ile aracı durdurdum. Ersoy küfür ederek aracın kapısını açtı. Kardeşimin boğazıma sarıldı. Gücümün yetmeyeceğini bildiğim için bende araçtan çıkıp Ersoy’a tekme attım. Sonra beni geri çektiler. Ellerinden kurtulup tekrar Ersoy’un üzerine gittim. Kardeşimi öldürecekti. Ersoy’u o kalabalıktan 1-2 kişi çekip alsaydı, bizler de Ersoy’da ailesinin yanında olacaktı. Ben, bıçağı sapla diye bir şey demedim. Ben, kardeşimi korumak istedim. Benim tek amacım buydu. Tahliyemi istiyorum” diye konuştu.

“Ersoy, araçtan Y.A.’nın boğazını sıkıp dışarı çıkarmaya çalışıyordu”
Savunma yapan H.A. da, “Beraber alkol alırken telefon geldi ve düğün salonunda kavga çıktığı söylendi. Kiminle olduğunu bilmiyoruz. Olay yerine gelince arbede vardı. Nasıl başladığını bilmiyordum. Biz, olayı ayırırken Ersoy’u fark ettim. Ardından Y.A. yere düştü. Ersoy, Y.A.’nın boğazını tutuyordu. Bizde ayırdık kavgayı. Ersoy ile ablam arasında son bir yıl içinde bazı söylentiler oldu. Bundan dolayı ablam ile aram açıldı. Yine de ben, bu söylentilere ihtimal vermedim. Benim Ersoy ile bir musibetim yoktur. Fakat Ersoy, araçtan Y.A.’nın boğazını sıkıp dışarı çıkarmaya çalışıyordu, sora dışarı çıkarıp diziyle de üzerine bastırdı. Ben, Y.A.’da bıçak olduğunu görmedim. Tahliyemi isterim” ifadelerini kullandı.

“Ben kavga edenleri ayırmaya çalışıyordum”
Tutuksuz yargılanan sanıklardan B.Y. ise, “Ersoy ile bir husumetim yok, kendisiyle yakınız. Olay yerine gittiğimizde Ersoy olduğunu dahi bilmiyordum. İki araç ile gidiyorduk. Olay yerine vardığımızda Y.A. ile Ersoy arasında kavga yaşanıyordu. Bıçağı kimin salladığını görmedim. Bıçak, Y.A.’nın elindeydi. Fakat bıçakladığını görmedim. Ben kavga edenleri ayırmaya çalışıyordum. Ersoy’a karşı bir saldırım olmadı. Ersoy, yere düşünce kanını durdurmak için elimle bastırdım. Başka bir temasım olmadı. Suçlamaları kabul etmiyorum, Yere düşerken bırakmadım. Elimle tampon yapıp ambulansı aradım ve başından hiç ayrılmadım. Beraatımı talep ediyorum” şeklinde konuştu.
Tanıkları da dinleyen mahkeme heyeti, H.A., Y.A. ve A.A.’nın tutukluluğunun devamına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
11 Haziran, 2025 13:31 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Elif Güneri: “Hedefim kız çocuklarına ilham kaynağı olmak”

Karabüklü milli boksör Elif Güneri, şampiyonluklar yaşayarak daha fazla kız çocuğuna ilham kaynağı olmak istediğini söyledi.

Son olarak Polonya'nın başkenti Varşova'da World Boxing tarafından düzenlenen 2025 Felix Stam Dünya Boks Kupası'nda 80 kiloda altın madalya Kazanan milli sporcu Elif Güneri, yıl sonunda Hindistan'da World Boxing'in düzenleyeceği Şampiyonlar Gecesi'nde de mücadele etmeye hak kazandı.
Kazakistan'da 28 Haziran - 7 Temmuz 2025 tarihlerinde arasında yapılacak 2025 World Boxing Kupası'na hazırlanan Güneri oradan da şampiyonlukla ayrılıp, hem İstiklal Marşı'nı okutmak hem de puan toplamak istiyor.

Elif Güneri: "Amacım şehrime ve ülkeme tekrar altın madalya kazandırmak"
Polonya'daki şampiyonadan altın madalyayla döndüğü için mutlu ve gururlu olduğunu belirten Elif Güneri, "Şampiyona Polonya'daydı, Varsova'da düzenlendi. Sıklet değiştirdik. Ağır sıklet oynuyordum, 80 kiloya düştüm. 80 kilo yarışımda şampiyon oldum ve dediğim gibi ülkemi ve şehrimi en iyi şekilde temsil ettim. İstiklal Marşımızı Polonya'da, bütün Avrupa'yı dinletmek gerçekten çok onur verici bir olaydı. Şimdi Kazakistan'da önümüzde tekrar bir World Boxing'in bir serisi var. Ayın 27’inde Kazakistan'a gidiyoruz. Amacım burada şampiyon olmak. Şehrime ve ülkeme tekrar bir altın madalya kazandırmak" dedi.
Güneri, altın madalya almanın World Boxing'te nasıl bir avantaj sağladığı ile ilgili olarak ise, "Bu sene sonunda Hindistan'da yapılacak olan Şampiyonlar Gecesi’nde direkt dövüşme hakkı elde edecek ve ben de bu hakkı elde ettim. Amacımız her zaman ülkemizi ve şehrimizi en iyi şekilde temsil etmek. Kazakistan'da da hedef kürsü ve 4-14 Eylül'de İngiltere Liverpool'da yapılacak olan Dünya Şampiyonası için puan toplayıp, seri başı olmak"
şeklinde konuştu.

"Amacım kız çocuklarına örnek olabilmek"
Amacının sadece madalyalar almak olmadığını aktaran milli boksör, "Karabük’teki çocuklara örnek olmak istiyorum. Benim en büyük amaçlarımdan ya da vizyonlarımdan biri de kız çocuklarına örnek olabilmek. Karabük biliyorsunuz, Cumhuriyet kenti ve küçük bir şehir. Ben bu şehirde doğdum, büyüdüm. Bu şehirde eğitim aldım ve bu şehirde eğitimcilik yapıyorum, bu şehirde öğretmenim. Benim en büyük amacım bu şehri en iyi şekilde tanıtmak, temsil etmek ve özellikle kız çocuklarına örnek olmayı çok istiyorum. Ben ismimi çok rahat bir şekilde duyurdum. Çok çalıştım, çalışmamın sonucunda meyvelerini aldım, adımı duyurdum. Onların da bu imkanlarla daha iyi bir şekilde duyurabileceklerine inanıyorum" diye konuştu.
Elif Güneri’nin antrenörü Baykan Arslan ise Karabük'te Elif'in şampiyonluklarına çok alışıldığını ve durumun aslında bu kadar kolay gerçekleşmediğini belirterek, "Her madalyanın ayrı bir emeği var. Avrupa ve dünya şampiyonalarımız, Türkiye şampiyonalarımız var, her biten turnuvadan bir hafta dinlenmeden sonra tekrar her şeye sıfırdan başlıyoruz. Dolayısıyla o süreçler devamlı bu şekilde devam ediyor. Yoksa zirveye bir kere çıkıp da orada kalmak kolay değil. Orada orayı taşımak zor. Dolayısıyla biz de bunu 20 yıldır Elif'le taşıyoruz"
ifadelerini kullandı.

Arslan, yaz tatilinin gelecek olmasıyla ilgili çocuklara tavsiye verirken, "2025 yılı içinde 8 ayrı sporcumuz Türkiye madalyası aldı. Bu da hiç kolay değil. Baykan Aslan Boks Okulu Spor Kulübü olarak ciddi bir çalışma içerisindeyiz. Her gün sabah ve akşam antrenmanlarımız devam ediyor. Tesis anlamında Karabük'ün hiçbir eksiği yok. Gerçekten her branşın bizim de olduğu gibi kendine özgü bir salonu var. Antrenörü var. Dolayısıyla bu çok önemli ve ilimiz gençliği için çok büyük bir şans. Gençlerimiz, çocuklarımız hangi branşı seviyorsalar mutlaka spor yapmalı. İlimizin de yapısı gereğiyle salon sporlarında çok daha başarılı olacaklarına inanıyorum" ifadelerini kullandı.

Bizi sosyal medyadan takip edin