Karabük Üniversitesi Mavera İlim Fikir ve Sanat Kulübü, Sosyoloji Kulübü ve Ensar Vakfı Karabük Şubesi işbirliğinde düzenlenen ‘Dini Hayat ve Dindarlık’ konulu konferans gerçekleştirildi. Prof. Dr. Bektaş Açıkgöz Konferans Salonu'ndaki programa Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Zeki Tekin, İl Müftüsü Halil Bektaş, Ensar Vakfı Karabük Şubesi Başkanı Kadir Öztürk, Dekanlar, Akademik, İdari personel ve öğrenciler katıldı. Program, İlahiyat Fakültesi Okutman Samır Antıfa’ın Kur’an-ı Kerim Tilavetiyle başladı. Açılış konuşmasını yapan Üniversite Mavera İlim Fikir ve Sanat Kulübü Başkanı İbrahim Şentürk: “Düzenlemiş olduğumuz programımıza hepiniz hoş geldiniz. Bizleri kırmayarak buraya gelen ilminden istifade etmek üzere davetimize icap eden Sayın Dr. Necdet Subaşı’na canı gönülden şükranlarımı sunuyorum ”dedi. Ensar Vakfı Karabük Şubesi Başkanı Kadir Öztürk: “Bu programı Ensar Vakfı Karabük Şubesi Üniversitemiz Mavera İlim Fikir ve Sanat Kulübü, Sosyoloji Kulübü işbirliğinde gerçekleştirdik. Her idealist insanın hayali iyi bir nesil yetiştirmek ve yarınlarından emin olmaktır. Merhum yazarlarımız Mehmet Akif Ersoy, Necip Fazıl Kısakürek, Sezai Karakoç gençlik ile alakalı şiir ve söylemleriyle nitelikli bir neslin nasıl olması gerektiğini bize öğretmektedir. İnsani değerlere bağlı kaliteli nesiller yetiştirmek için yola çıktık.” diyerek Ensar Vakfı Karabük Şubesi hakkında bilgiler verdi. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Zeki Tekin, “Bu güzel ortamın ilelebet payidar olmasını dilerim. Allah’ın yeryüzünde halifesi olarak ihya ettiği can verdiği sizleri selamlarım. Hayranlık duyduğum, bilimsel dili her zaman kullanan araştırıcı olan kıymetli dostum Sayın Dr. Necdet Subaşı’nın bilgilerinden istifade edeceğimi umuyorum.” dedi. Diyanet İşleri Başkanlığı Strateji Geliştirme Başkanı Dr. Necdet Subaşı, “Böyle güzel bir konferansı düzenleyen Ensar Vakfı Karabük Şubesi ve Karabük Üniversitesi öğrenci kulüplerine teşekkür ediyorum. Dini hayat ve dindarlık konusunda Karabük’te kendi içinde yaşayan çok farklı dinamiklik ve farklılık vardır. Gündelik hayat içerisinde en çok kullandığımız, sıklıkla tekrarlanan hatta bilerek bilmeyerek üzerine defalarca konuşabileceğimiz sağlık ve din alanı konularında herkesin fikri vardır. Yaşamsaldır. Herkes kendisine yetecek kadarını bilmek zorundadır. Din konusunda ihmalkârlık, cehalet, vurdumduymazlık kabul edilir değildir. Bu coğrafyanın en temel yerlerinde olmak için dini bilmek gerekir. İnancın bireysel ve toplumsal dünyada karşılıklarını neler olduğunu bilmek gerekir. Bu coğrafyada asgari düzeyde İslam’ı bilmelisiniz. Dindarın davranışını ve reflekslerinin nasıl işlediğini bilmezseniz yoksa bu coğrafyada ses çıkaran herkesi kendinize aykırı bulursunuz. Hep birlikte bilmek, birbirimize öğretmek ve yardımcı olmak zorundayız. Müslümansanız fıkıhla, itikatla, kelamla ilgi kurabilirsiniz. Başka toplumların manipülasyonlarına maruz kalmamak için bu coğrafyanın dini koordinatlarını bilmek gerekir. Din hayatın bütün boyutları içindedir. Öğrendiklerimizi önce kendimiz yaşayarak sonra başkalarıyla paylaşarak yaşamalıyız. Dinin en temel şeylerine sahipsiniz ancak kimseyle ilişki kuramıyorsunuz. Bireysellikten, içine kapanıklıktan, nevrotiklik bir şahsiyet olmaktan kurtulmanın yolu dostlarınızla iyi şeyleri paylaşmaktır. Mevcut alanla kendi sisteminiz arasında ilişki kurmalısınız. Dini hayat denilince dinin gündelik gerçeklikteki yansımalarını ifade ediyoruz. Toplumda din kendini nasıl takdim ediyor? Dinin hayatınızın neresinde durduğunu görmeniz gerekir. İslam yeryüzünde hangi bölgelere giderse orada kendine yer eder. İslam dünyanın neresinde olmak istediğinizde oranın koordinatlarını alıyor. İslam’ın geleneksel birikimini nasıl dönüştürdüğünü bilmek lazım. Bu toplum çok büyük tahribatlar gördü. Bu coğrafyayı iyi niyetli okusaydık belki bu gün farklı yerlerde olurduk. Batılılaşma 19yy. sonlarında 20.yy başlarında pek çok insanın arayış içinde olduğu ve sonucunda tercih edilen sistemdir. Bu coğrafya acılarını sabırla dua ile aşar. Din bu coğrafyada nasıl bir tanınırlık düzeyine sahiptir? Mekânlar, söylemler, davranış öğeleri dinler hakkında bilgi verir. Bu coğrafyanın insanları Müslümandır. İslam’la olan irtibatımız ciddi anlamda hasar görmüştür. Dini söylem belli bir modernliğin etkisi altına almaya başlamıştır. Modernlik bir durumdur. Çelişen noktalara yansır. Durum analizi yapıp bulunduğumuz yeri bilmeliyiz. Bu gün bize düşen bu coğrafyanın gerçeklerini, değerlerini, referanslarını, ufku üzerine kafa yormaktır.” dedi ve katılımcıların merak ettikleri soruları cevaplandırdı. Diyanet İşleri Başkanlığı Strateji Geliştirme Başkanı Dr. Necdet Subaşı’na Ensar Vakfı Karabük Şubesi Bayanlar Komisyonu Başkanı Şule Yenilmez çiçek takdim ederken, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Zeki Tekin de öğrencilerin hazırlamış olduğu hediyeyi takdim etti ve program sona erdi.
