Karabük Postası tarafından
08 Mayıs, 2023 11:46 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

‘Borsa İstanbul, dünyanın en ucuz borsası’

Borsanın durumunu değerlendiren ALB Yatırım Analisti Uğur Aydın, “Son 10 yılda ortalama 9.9 F/K ile fiyatlanan Borsa İstanbul’un, bugün, şirketlerin artan kârlılığına ve nakit akışı performansına rağmen düşük fiyatlandığını söylemek yanlış olmayacaktır'' dedi.

Türkiye'de 2023 genel seçimlerine bir haftadan az bir süre kala, piyasaların da gözü sandığa çevrildi. Kur Korumalı Mevduat hesaplarının 2 trilyon TL'yi aştığı ve altın yatırımlarının öne çıktığı seçim öncesi dönemde, Borsa İstanbul cephesinde de önemli gelişmeler yaşanıyor. Borsa İstanbul'da BİST100 endeksi sadece geçen hafta yüzde 8,12 değer kaybederek 4401 puandan kapandı. Seçim öncesi son haftaya da bu seviyeden başlayan BİST100 endeksinde aylık kayıplar yüzde 11,70'e, 2023'ün başından itibaren ise yüzde 20,12'ye ulaştı. Yatırımcılar da 2022'nin açık ara en çok kazandıran enstrümanı olan Borsa İstanbul'daki fiyat hareketlerine odaklanırken; uzmanlardan borsa performansıyla ilgili önemli uyarılar geliyor. ALB Yatırım Araştırma Analisti Uğur Aydın borsa hakkında değerlendirmelerde bulundu. Borsa neden geride kaldı? Uğur Aydın, “Bu yıl ilk çeyrekte şirketlerde kâr marjlarının daralması, ciro artış hızının yavaşlaması, bu etkilerle nakit akışlarına yönelik risklerin artması, başta KKM ve altın olmak üzere alternatif yatırım araçlarının risk-getiri dengesi açısından daha cazip olması ve seçim öncesi risk almaktan kaçınma eğilimi sebebiyle, borsanın performansı geride kaldı. Geçen yıla kıyasla dezenflasyon sürecinin başlaması, talep yavaşlaması, bazı sektörlerde yüksek maliyetler ve deprem vergisi gibi tek seferlik negatif etkiler de hisse performanslarını olumsuz etkiledi. Ancak bütün bunlara rağmen değerleme dinamikleri açısından baktığımızda hisse senedi piyasalarımızın iskontolu fiyatlandığını söyleyebiliriz” dedi. blank Rusya'dan sonra en ucuz BİST Endeksin bulunduğu seviye itibarıyla, BİST100 çatısı altındaki şirketlerin, yıllık kârlarının sadece 4.4 katından fiyatlandığı aktaran Aydın, “Yani BİST100'ün F/K oranı bugün itibarıyla 4.4 seviyesindedir. Bu nokta, Lehman Brothers'ın iflası ile zirveye çıkan 2008 küresel finans krizinden beri en düşük seviyedir. Son 10 yılda ise ortalama 9.9 F/K ile fiyatlanan Borsa İstanbul'un, bugün, şirketlerin artan kârlılığına ve nakit akışı performansına rağmen düşük fiyatlandığını söylemek yanlış olmayacaktır. Üstelik 2023-2024 12 aylık tahmini kârlara göre BİST100'ün F/K oranının 3.89 olarak gerçekleştiği görülmektedir. Bu rakam; savaş gibi olağanüstü bir durumun yaşandığı Rusya borsası hariç bakıldığında, en iskontolu fiyatlanan gelişen ülke hisse piyasasının Borsa İstanbul olduğunu bize gösteriyor” şeklinde konuştu. CDS düşerse borsa yükselecek 12 aylık tahmini kârlara göre gelişen ülkelerden örnekler veren Aydın, “F/K oranı 5'in altında olan başka gelişen ülke piyasası yok. Kolombiya 5.80, Güney Afrika 10.84, Brezilya 6.98, Meksika 12.91, Şili 7.53 ve Malezya 13.18 F/K oranına sahip. Burada dikkat çeken nokta, CDS risk primleri Küresel çapta ülkelerin risk primleri ile hisse senedi değerleme çarpanları arasında genelde ters yönlü bir ilişki vardır. Yani risk primi (CDS) düştükçe; fiyatlar artar, çarpanlar yükselir. Tersine risk primi yükseldikçe fiyatlar düşer ve çarpanlar geriler. Türkiye'de mayısın ilk haftası itibarıyla CDS risk primi 552 iken; Kolombiya'da 308, Güney Afrika'da 291, Brezilya'da 229, Meksika'da 123, Şili'de 101 ve Malezya'da 75 olarak gerçekleşmiştir. Bunun da F/K oranlarına yansıdığı görülmektedir. Sonuç olarak seçim belirsizliğinin ortadan kalkması, sonrasında uygulanacak ekonomi politikaları, yapısal reformlar ve uluslararası ilişkilerde özellikle batı ile geliştirilecek pozitif ilişkiler; CDS priminde gerileme ve yabancı portföy girişlerinde artışı beraberinde getirebilir. Bu da BİST100'de F/K çarpanlarının, emsallerine yaklaşmasını sağlayacaktır” değerlendirmesinde bulundu. (İHA)
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
30 Temmuz, 2025 20:37 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Düzce’de fındık hasat tarihleri belli oldu

DÜZCE (İHA) – Düzce’de 2025 yılı fındık hasat tarihlerinin, kıyı, orta ve yüksek kesitler için rakıma nazaran 9 Ağustos’tan itibaren başlayacağı bildirildi.
Düzce Vilayet Tarım ve Orman Müdürlüğü gruplarının, iklim koşulları ve fındığın gelişim durumunu dikkate alarak yürüttüğü arazi çalışmaları sonucunda 2025 yılı varsayımı hasat takvimi belirlendi.
Buna nazaran hasadın, kıyı kesim olarak bilinen 0-250 metre rakımlı bölgelerde 9 Ağustos, 250-500 metre rakımlı orta kesimde 15 Ağustos, 500 metreden daha yüksek rakımlı bölümlerde ise 23 Ağustos başlamasının uygun olacağı tespit edildi.

Üreticilere "temizlik" uyarısı
İl Tarım ve Orman Müdürü Esra Uzun, hasat öncesinde bahçe temizliğinin ehemmiyetine işaret etti. Düzce’nin yağışlı iklim yapısı sebebiyle yabancı otların süratle geliştiğini ve bunun yere düşen fındıkların kaybolmasına neden olduğunu belirten Uzun, "Bu nedenle, üreticilerin fındık hasadına başlamadan evvel, fındık bahçelerinde 5-10 gün evvelden paklık yapmaları büyük ehemmiyet taşıyor. Şimdi tam olgunlaşmadan toplanan fındıklarda kalite kaybı yaşanabilecek. Hasadın vaktinde ve hakikat metotlarla yapılmasının randıman açısından kritik bir durum. Fındık çeşitlerinin hasat olgunluğuna nazaran başka ayrı toplanması gerekiyor. Aksi takdirde kalite düşüşü yaşanabilir" dedi.

Fındıkta hasat olgunluğu kriterleri
İl Müdürü Uzun, bir fındığın hasat olgunluğuna ulaştığını gösteren kriterleri ise şöyle sıraladı:
"Zurufların (fındığı saran yeşil kabuk) güzelce sararıp kızarması, fındığın koldan zaten dökülmeye başlaması, sarsma ile dökülen fındıkların en az dörtte üçünün iç dolgunluğunu tamamlamış olması, kabuklu fındıklardan kesit alındığında iç meyvenin sarımsı beyaz renge ve dörtte üç dolgunluğa ulaşmış olması gerekmektedir"
Üreticilerin dikkat etmesi gereken konulara da değinen Uzun, en ülkü toplama sisteminin kolları silkeleyerek dökülen fındıkları yerden toplamak olduğunu kaydetti. Uzun, "Dallardan elle kopararak toplamak, randımanı düşürmesinin yanı sıra, bir sonraki yılın mahsulünü oluşturacak tomurcuklara ziyan vermektedir. Toplanan fındıklar çuvallarda bekletilmeden serin, kuru ve havalandırılmış yerlerde kurutulmalıdır. Kurutulmadan depolanan eserlerde aflatoksin oluşma riski bulunmaktadır. Aflatoksinli fındıkların piyasaya sürülmesi ise hem üreticilere hem ülke iktisadına ziyan veriyor. Ayrıyeten üreticilerimiz yangın riskine karşı fındık zurufunu bahçede yakmamalı ve etrafa ziyan verilmemelidir" sözlerini kullandı.

Bizi sosyal medyadan takip edin