blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
07 Mayıs, 2025 20:00 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Vali Dallı’dan motosiklet sürücülerine uyarı: Kask takmadan trafiğe çıkmayın

Kastamonu Valisi Meftun Kısımlı, Trafik Haftası çerçevesinde düzenlenen aktiflikte motosiklet şoförlerine ihtarda bulunarak kask takmadan trafiğe çıkmamalarını istedi.
Kastamonu’da Trafik Haftası münasebetiyle Cumhuriyet Meydanı’nda İl Emniyet Müdürlüğü ile Vilayet Jandarma Komutanlığı tarafından aktiflik düzenlendi. Aktifliğe Vali Meftun Kollu, Vilayet Emniyet Müdürü Kayhan Ay, İl Jandarma Kumandanı Albay Zafer Özden, Vilayet Ulusal Eğitim Müdürü Hasan Gümüş, il protokolü, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı. Etkinliklerde öğrencilere trafik kuralları hakkında bilgi verildi ve uygulamalı olarak gösterildi.
Vali Kısımlı, beraberindekilerle birlikte tanıtım stantlarını gezerek vazifelilerden bilgiler aldı. Akabinde Vali Kollu, 10 yıldır hiç kaza yapmayan ve tüm trafik kurallarına uyan Asım İhtimam isimli vatandaşa "Yılın Şoförü" plaketini takdim etti.

"Hiç üşenmeden emniyet kemerlerimizi takalım"
Programda konuşan Vali Meftun Kollu, "Trafik kuralları hepimizin yeterliliği, sıhhati, can ve mal güvenliği için konulan kurallar. Bunu hiç göz gerisi etmemek lazım. Bunu hiçbir vakit, bilhassa gençlerimize söylüyorum, sizi sınırlayan, özgürlüğünüzü kısıtlayan kurallar olarak bunları görmeyin lütfen. Bunlar o denli değil. Bunlar dediğim üzere hepimizin can ve mal güvenliğini sağlamak için, hayatımızı tertibe sokmak, daha rahat, daha huzurlu bir biçimde ulaşımımızı sağlamak, gideceğimiz yerlere gitmemizi sağlamak için konulan kurallar" dedi.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın son vakitlerde çok sık kullandığı ‘yollar bizi sevdiklerimize kavuşturmak için var, bizi sevdiklerimizden ayırmak için değil’ kelamını hatırlatan Vali Kollu, "Bunu hiçbir vakit lütfen unutmayalım. Emniyet kemerlerimizi kesinlikle, uzun ya da kısa uzaklığa gitmemiz kelam konusu olsun fark etmez, otomobile biner binmez birinci olarak kesinlikle emniyet kemerlerimizi takalım" diye konuştu.
Emniyet kemerinin kazalarda yüzde 45 vefatı azalttığı, yüzde 60 ise yaralanmayı ölediğinin altını çizen Vali Kollu, "Emniyet kemeri takmaktan imtina etmemek lazım. Onun için hiç üşenmeden lütfen emniyet kemerlerimizi takalım. Tıpkı halde artık yaz mevsimi geldi, motorlar daha fazla kullanılmaya başlayacak. Lütfen kasklarımızı takalım. Motor kullanacak hemşehrilerimize söylüyorum bunu. Kasklarımızı takmadan lütfen motorlarımıza binmeyelim. Hız yapmayalım, kurallara uyalım. Zira motor kazaları biliyorsunuz çok tehlikeli sahiden. Otomobillere nazaran daha tehlikeli. Eğitimini almamışsak çabucak pat diye motora binmeyelim. Temenni ediyorum ki inşallah bu yılı en az ziyanla, hiç mevt olmadan trafik kazalarında atlatırız. Bunun için de bu kurallara hepimizin uyması son derece değerli. Değerli hemşehrilerimizden bir kez daha bu konuda dikkatlerini istirham ediyorum. Dikkat etmelerini rica ediyorum. Haftamızın ilimiz için vatandaşlarımız, hemşehrilerimiz için iyi uğurlu olmasını temenni ediyorum" sözlerini kullandı.
Programda Vali Kısımlı, trafik takımlarınca durdurulan araçlarda şoförlerle bir müddet sohbet ederek kurallara uymaları konusunda ihtarlarda bulundu. Ayrıyeten Vali Kısımlı, şoförlere içerisinde çeşitli armağanların bulunduğu çanta armağan etti.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

blank
İlyas Erbay tarafından
08 Mayıs, 2025 12:42 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

EN UZUN KOŞUYSA ELBET TÜRKİYE’DE DEVRİM…

En uzun koşuysa elbet Türkiyede de Devrim,
O, onun en güzel yüz metresini koştu
En sekmez lüverin namlusundan fırlayarak…
En hızlısıydı hepimizin,
En önce göğüsledi ipi…
Acıyorsam sana anam avradım olsun,
Ama aşk olsun sana çocuk, aşk olsun!
Bu şiiri Can Yücel Deniz Gezmiş için yazmış.

İnsan bazen duygularını konuşarak ifade etmekte zorlanır. İşte o anda notalar ve müzik imdada yetişir. Sadece müzik mi? Güzel sanatların her biri; Edebiyat, Şiir, Karikatür, Resim, Heykel bunlarda duyguları yansıtmanın en güzel araçlarıdır. Tabii müziğin gücü bambaşka.

Görme engelli besteci Joaquin Rodrigo 1936 yılındaki İspanya iç savaşında yaşananlardan etkilenerek yaptığı gitar konçertosunu devrimcilere ithaf etmişti. Ayrıca eşi Victoria'nın ilk bebeklerinin doğumundan hemen sonra ölmesinin acısını da bu besteye yansıttığı söylenir.
Acı, hüzün, isyan gibi duyguların bir arada olduğu eşsiz bir eserdir.

Deniz Gezmiş'in 6 Mayıs 1972 de, idam edilmeden önce dinlemek istediği müzik işte budur. Genç yaşına ve içinde bulunduğu şartlara rağmen Rodrigo'nun bu muhteşem eserinden haberdar olması, ölüme giderken bu eseri dinlemek istemesi ne kadar ilginç. Duygu dünyasını ve kişiliği ne güzel yansıtmış. Üstelik ölüme giderken…
"Öyle her zamanki eyleme gidiş tavrımla gideceğim.
Yok, tıraş falan olmayacağım.
Gidip, oturup önce bir sigara yakacağım orada.
Sonra demli, sıcak, güzel bir çay içeceğim.
Ha bak, Rodrigo'nun o ünlü gitar konçertosunu dinlemek isterim orada. Bak, bunu çok isterim. Sanırım, asılacak bir insanın son isteğini geri çevirmezler. Bunu isteyeceğim." demişti.

68 kuşağının gençleri, Deniz ve yoldaşları emperyal eşkiya ABD'nin gerçek yüzünü o yıllarda görmüş, gerçek devrimcilerdir. Günümüzün tatlı su milliyetçilerine, sözde Atatürkçülerine bakın, birde o arslan yürekli, ölüme bile gülerek giden gerçek vatanseverlere.
Deniz Gezmiş gencecik yaşında 1969'da Filistin'de bulunan Filistin Demokratik Halk Kurtuluş Cephesinin gerilla kampına silahlı eğitim almak ve FDHKC üyeleri ile aynı safta savaşmak için gitti. 20 Aralık 1969'da yakalandı, 18 Eylül 1970'e kadar tutuklu kaldı.
Çarşafı, perdeyi , masa örtüsünü kefen yapıp, palavradan kahramanlık yapmadı. Söylemleriyle eylemleri hep örtüştü.

Ankara, Ulucanlar cezaevinde Deniz Gezmiş, konçerto bitip o idam sehpasına doğru yürürken, cezaevi'ndeki tüm tutuklular da ıslık ile konçertoyu yeniden çalar. O günden beri de gençliğin dilinden hiç düşmez.
Mi-Re-Mi notalarıyla başlayan o muhteşem eser.

Benim doğum tarihim de 6 Mayıs. Deniz ve arkadaşları idam edildiğinde 13 yaşımdaydım.
1972 den buyana hiç doğum günümü kutlamadım. Her 6 Mayısta sessizce bir köşede oturur, demli bir çay doldurur, bir sigara yakar, Rodrigonun o muhteşem eserini dinlerim. Sigarayı geçen yıl bıraktım. Artık 6 Mayıslarda, sadece demli bir çay içerek konçertoyu dinliyorum hüzünle…
Yeryüzünün gördüğü en büyük devrimci Mustafa Kemal Atatürk'ün vefat ettiği 10 Kasım günü doğan gerçek vatanseverlerin de doğum günlerini kutlamadıklarını biliyorum.

Konçerto, altı yüz bin kişinin öldüğü iç savaşı, cephelerde faşizme karşı direnen devrimcilerin umutlu coşkusunu ve sonrasında yönetimi ele geçiren diktatör Franco'nun kendi halkına yaşattığı acıları ve yaptığı zulümleri anlatır.

Kahrolsun kan emici emperyal eşkiyalar, kahrolsun halkına zulmeden tüm diktatörler.

İstanbul'a gelen Amerikan 6. Filosu'nu sözde milliyetçi öğrenciler sahilde namaz kılarak karşılarken, Deniz Gezmiş ve arkadaşları ABD askerlerini tek tek yakalayıp denize attılar. Deniz Gezmiş efsaneydi, Deniz Gezmiş, elli yıl önce kurulan Cumhuriyet'in başka bir evreye geçmesi gerektiğini, yoksulluğun sosyalizmin eşitliğine ihtiyaç duyduğunu söylüyordu. "önemli olan çok fazla yaşamak değil, yaşadığı süre içinde fazla şeyler yapabilmektir. İdam edildiğinde yaşı yirmi beşti.

Can Yücel şiirinde ne güzel ifade etmiş;
En uzun koşuysa elbet
Türkiye’de de Devrim
O, onun en güzel yüz metresini koştu
En sekmez luverin namlusundan fırlayarak …
En hızlısıydı hepimizin,
En önce göğüsledi ipi…
Acıyorsam sana anam avradım olsun
Ama aşk olsun sana çocuk, Aşk olsun…

Rahmetle anıyor, aziz hatıralarını saygıyla selamlıyorum.

İlyas Erbay

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.