Ihlas Haber Ajansı tarafından
26 Ocak, 2024 12:48 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Çaykur Rizespor, Canberk Yurdakul ve Ozan İsmail Koç’u kadrosuna kattı

Çaykur Rizespor, Canberk Yurdakul ve Ozan İsmail Koç’u 3 buçuk yıllığına kadrosuna kattı.

Trendyol Süper Lig ekiplerinden Çaykur Rizespor, transfer çalışmalarına başladı. Yeşil-mavili ekip TFF 2. Lig takımlarından Bursaspor’da file bekçiliği yapan Canberk Yurdakul ve orta saha oyuncusu Ozan İsmail Koç ile anlaşmaya vardı. Sağlık kontrolünden geçen 22 yaşındaki Yurdakul ve 23 yaşındaki Koç, kendisini 3,5 yıllığına yeşil-mavili renklere bağlayan sözleşmeyi imzaladı. Çaykur Rizespor’dan yapılan yazılı açıklamada, “Yeni transferimiz Canberk Yurdakul’a ve Ozan İsmail Koç’a hoş geldin diyor, başarılar diliyoruz” ifadelerine yer verildi.

blank
blank
Mustafa AKAY tarafından
13 Ocak, 2025 13:19 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

CUMHUR İTTİFAKI GENİŞLİYOR

MUSTAFA AKAY

Devlet Beyimiz, yapacağını yine yaptı. Cumhur İttifakı’nın büyümesi için izlediği stratejiyi başarıya ulaştırma yolunda emin adımlarla yürüyor.
Atatürk ve Cumhuriyet Düşmanlarını ittifakın içine alarak genişleme taktiği tutuyor gibi.
İmralı ve DEM artık ittifakın etkin iki parçası oldular.
Önceden yapılan pazarlıklar sonrası yeni paradigma da devreye sokuldu. Bu bir anlamda yeni bir devlet demektir.
APO ve DEM’in en büyük argümanları, ana dilde eğitim, eşit yurttaşlık, otonom üzerine kurulu.
Şimdi, barış söylemleri atılırken, bir yandan da savaş tamtamları çalınıyor.
Kimin eli kimin cebinde belli değil.
Hesap arkadan dolanıp iki puan almaya yönelik.
Bu da karşılıklı ödünleri önümüze getiriyor.
Kim kimle barış yapacaktır? Ülkede savaş mı vardır? Savaşın tarafları kimlerdir? Savaş hangi cephede sürmektedir? Komutanları kimlerdir?
Sorulacak çok soru vardır bu konuda.
Kapalı kapılar ardında yapılan pazarlıkların Türkiye’yi bir karanlığa iteceğini göremeyen devlet aklı olabilir mi?
Yıllardır, terörist denilen bir caniyle oturup, pazarlık yapmak koskocaman bir devlete yakışır mı?
Adamlar her fırsatta, oturup kalkıp Atatürk’e ve Cumhuriyete küfür ediyorlar.
İki Cumhuriyet Düşmanı Şeyh Sait ve Seyid Rıza’yı kutsuyorlar, örnek alıyorlar.
Demlenmekten başları dönmüş bu beyler, oturup, Atatürk’ten ve Cumhuriyet’ten özür dilemedikçe bu süreci işletemezler.
Toplum önünde, “biz yanlış yaptık” demeleri yapılan pazarlıklarda ön koşul olmalıdır.
Gerçi, HÜDAPAR da aynı yolun yolcusudur. O da Atatürk Düşmanlığını işin ta başında ilan etmiştir.
Cumhur İttifakı’nın iki ana unsuru AKP ve MHP, böylece yeni ittifak ortakları bulduklarına göre, aynı şeyleri düşünüyorlar demektir. AKP Genel Başkanı yıllardır, Cumhuriyet’in iki kurucusuna ” İki ayyaş” yakıştırmasını yaparak, niyetini belli etmiştir. Şimdi, İslamcı-Kürtçü ittifakını da kurarak, teokratik düzen için çalışmaktadırlar.
MİT Müsteşarının 2007 yılındaki konuşması bunun işaretini vermiştir.
Bunlar ulus devlete ve üniter yapıya düşmandırlar. Bakın dönemin MİT Müsteşarı, bu konuda neler söylemiş. “Bulunduğumuz dönem, gelecekte birçok ulus devlet ve milletin hızlı bir şekilde tarih maratonunu kaybetmeye başladığı süreci anlatacaktır. Bu devletler günümüz teknolojik devriminin ve küresel ekonominin rekabetine dayanamayıp ulusal egemenliklerini de büyük ölçüde yitireceklerdir”
Adamlar, yıllar önce planlarını yapmışlar ve adım adım işi buraya kadar getirmişlerdir.
Ancak, bu amaca ulaşmaları hiç de kolay değildir.
Türkiye Cumhuriyeti, tehdide, şantaja boyun eğmeyecek denli büyüktür.
TBMM’nin başkanvekili artist Sırrı Süreyya Önder’in ” 72 millet” tehdidi de boşa çıkacaktır.
Cumhur İttifakı yeni ortaklarıyla büyürken, elbette hesap cumhurbaşkanlığı seçimine yeniden katılabilmektedir. İbrahim Tatlıses gibi çapsızların yön vermeye çalıştığı adaylık konusunda, Anayasa değişikliği olmadan bu işi başarmanın yolu yoktur.
Türkiye üzerine oynanan oyunlar tutmayacaktır.

Cevap Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.