blank
Aylin Sarıoğlu tarafından
08 Kasım, 2025 12:49 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

8 KASIM’I UNUTMADIK!..

KARDEMİR, halkın destan yazdığı direnişiyle kapanmaktan kurtuldu, Türk sanayisinin lokomotifi oldu

Bugün, Karabük halkının, şehrin kalbi olan KARDEMİR'i kapanmaktan kurtarmak için destansı bir direniş sergilediği 8 Kasım'ın 31. yıl dönümü. 1994 yılının ekonomik kriz ortamında alınan radikal kararlar, Türkiye'nin köklü sanayi kuruluşlarından Karabük Demir Çelik Fabrikaları'nı da kapatılma tehlikesiyle burun buruna getirmişti.

Sürecin dönüm noktası, dönemin Başbakanı Tansu Çiller'in 5 Nisan 1994'teki "Ya kapatılacak ya kapatılacak" açıklaması oldu. Bu sözler, Karabük'te şok etkisi yarattı. 1989'daki 137 günlük grevle sarsıntılar yaşayan, aşırı istihdam ve yüksek maliyetlerle zarar eden fabrikanın kaderi, halkın topyekün mücadelesiyle değişti.

ŞEHİR HAYATI DURDU, HALK SOKAKLARA DÖKÜLDÜ

Çelik-İş Sendikası öncülüğünde 8 Kasım 1994'te başlatılan eylemler, kısa sürede tüm şehre yayıldı. Öğrencisi, esnafı, işçisiyle tek yürek olan Karabük halkı, "KARDEMİR bizim canımızdır" diyerek sokaklara indi. Eylemler o denli güçlüydü ki, şehirde hayat tamamen durma noktasına geldi, şehir giriş çıkışları trafikle kesildi, çocuklar okula gönderilmedi, dükkanlar kepenk indirdi.

FABRİKA 1 LİRA'YA HALKA DEVREDİLDİ

Tarihi direnişin ardından yaşanan gelişme, Karabük'ün kaderini değiştirdi. Kapanma kararından vazgeçilen KARDEMİR, sembolik bir rakam olan 1 Türk Lirası karşılığında Karabük halkına devredildi. Bu hamle, sadece bir fabrikanın değil, bir şehrin ve Türkiye sanayisinin önemli bir değerinin kurtarılması anlamına geliyordu. Direniş, bazı sendika liderleri ve gazetecilerin yargılanması gibi bedellere rağmen, amacına ulaşmış ve Türkiye çapında yankı uyandırmıştı.

KARDEMİR'DEN MİLLİ GÜCE DÖNÜŞEN YÜKSELİŞ

O gün kapatılma tehdidi altındaki KARDEMİR, bugün Türk sanayisinin vazgeçilmez bir değeri ve gurur kaynağı haline geldi. Demiryolu rayı,  ağır profil ve çelik  üretiminde Türkiye'nin tek milli markası konumundaki tesis, stratejik öneme sahip demiryolu tekeri üretimini de gerçekleştiriyor.

Savunma sanayii projelerinden yerli otomobil girişimlerine kadar birçok alanda kritik katkı sunan KARDEMİR, yatırımlarıyla kapasitesini sürekli artırıyor. Yıllık 3.5 milyon ton üretim kapasitesini aşma hedefiyle yoluna devam eden kuruluş, Türkiye'nin en büyük sanayi kuruluşları arasındaki yerini sağlamlaştırdı.

Karabük halkının "8 Kasım Ruhu" olarak hafızalara kazınan direnişi, sadece bir fabrikayı kurtarmakla kalmadı, aynı zamanda Türkiye'de toplumsal dayanışmanın ve yerli sanayiye sahip çıkma iradesinin unutulmaz bir örneğini oluşturdu. KARDEMİR, 31 yıl önce olduğu gibi bugün de bölge ve ülke ekonomisine can vermeye devam ediyor.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
08 Kasım, 2025 13:12 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

AK Parti Genel Sekreteri İnan: “Her geçen gün CHP’nin siyaseti düşen seviyede”

AK Parti Genel Sekreteri Eyyüp Kadir İnan, CHP'nin son dönemde kullandığı dilin Türk siyasetinin seviyesini düşürdüğünü belirterek, "Bir zamanlar siyasetin bir asaleti vardı. Bugün CHP'nin genel başkanından yardımcılarına kadar her gün biraz daha düşen bir seviye izliyoruz" dedi.
Karabük'te düzenlenen AK Parti Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda konuşan İnan, CHP'nin Suriye tezkeresine "hayır" demesinin devletin dirayetine karşı bir duruş olduğunu söyledi.
İnan, "Yeni yasama yılı başlar başlamaz CHP karakterini gösterdi. Suriye tezkeresine 'hayır' diyerek sınır güvenliğimize, Mehmetçiğimize, devletimizin dirayetine karşı hizalandı. Kim Türkiye'nin askeri hamlelerinden rahatsızsa bugün CHP de onun yanında. Dün 'Türkiye Esad'la görüşmeli' diyen kafa, bugün aynı akılla tezkereye hayır diyor. Esed'in yanına koşmak isteyen Özgür Özel buyursun gitsin. Bir numaralı yancısı Ali Mahir Başarır'ı da yanına alsın. Ali Mahir, bak dinle tezkere namustur. Sen 'hayır' dedin. Git Esad'la yüz yüze konuş; kim namuslu kim değil, ona anlat. Ama bil senin gibilere rağmen şanlı Mehmetçik destan yazmaya devam edecek. Kin ve iftira üzerine siyaset kuranlar, attıkları çamurun altında kalır" diye konuştu.
CHP yöneticilerinin son dönemde kullandığı üslubu sert sözlerle eleştiren İnan, şunları söyledi:
"Rakipler birbirine ağır söz söylese bile, bir ölçü, bir edep sınırı gözetirdi. Ama bugün, Cumhuriyet Halk Partisi'nin Genel Başkanından genel başkan yardımcılarına kadar, her gün biraz daha düşen bir seviye izliyoruz. Siyasette yer dolduramayan, milletin gönlünde karşılığı olmayan bir kadro var karşımızda. Ve bu boşluğu, nezaketle değil, hakaretle doldurmaya çalışıyorlar. Kaba sözlerle, çirkin ifadelerle, siyasette var olduklarını sanıyorlar. Çünkü başka sermayeleri yok! Ne fikirleri var, ne vizyonları Geriye sadece öfkeleri kalmış. Bakın, içlerinden biri çıktı; yine ağza alınmayacak sözler söyledi. O kadar pervasız, o kadar terbiyesizce ki, aslında kendi iç dünyasını anlattı. Kullandığı her kelime, kendi seviyesinin aynasıydı. Bizim dilimizde bu kadar çirkinlik yok. Çünkü biz Türk siyasetinin vakarına, milletin iradesine, bu yüce Meclis'in haysiyetine inanıyoruz. Ama onun neden bu kadar saldırgan olduğunu da iyi biliyoruz. Çünkü o zat, kendi iradesiyle konuşmuyor."
Yargı ve devlet kurumlarına yönelik saldırılara da tepki gösteren İnan, "Hukuka, adalete, kamu görevlilerine yönelik baskılara izin vermeyiz. Hakaretle siyaset yapılmaz. Bu milletin iradesine uzanan her el sandıkta kırılır." Milletin huzuruna çıkıp, bu devletin askerine, yargısına, polisine tehdit savurmak delikanlılık değildir. Biz 24 yılda ne vesayetler gördük, ne alçaklıklar atlattık. Senin iki cümlelik tehditlerin bize söker mi sanıyorsun?
Biz 24 senede; askeri vesayetle çarpışa çarpışa geldik. Fetö'cü hainlerle, terör örgütleriyle omuz omuza duranlarla mücadele ede ede geldik" diye konuştu.
CHP'ye yönelik yolsuzluk ve casusluk iddialarına da değinen İnan, "Vatandaşın kimlik ve banka bilgilerini yurt dışına satan bir şebeke, CHP'yi dizayn etmeye kalktı. Bu mesele parti değil, milletin hakkının meselesidir. Gerçekler konuşacak, hakikat kazanacak." dedi.
Türkiye'nin terörle mücadelesinde kararlılıkla ilerlediğini vurgulayan İnan, "Cumhur İttifakı tarihin doğru tarafındadır. Sayın Devlet Bahçeli devlet aklının abidesidir. Her saldırı milletimizi daha da kenetledi. Biz terörü değil, artık gençliği, huzuru ve güveni konuşuyoruz." ifadelerini kullandı.
Toplantıda, AK Parti Karabük milletvekilleri Cem Şahin ve Ali Keskinkılıç, Karabük Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya ve AK Parti İl Başkanı Ferhat Salt da birer konuşma yaptı.
Konuşmanın ardından AK Parti İl Başkanı Ferhat Salt tarafından İnan'a hediye takdimi yapıldı.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.