Anayasamızın 10. Maddesinde eşitlik ilkesi, " Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din ve benzeri sebeplerle, ayrım gösterilmeksizin, yasa önünde eşittir" diyor. Söylem çok güzel. Peki uygulaması güzel mi? Herkes yasa önünde eşit mi? Herkes, bu eşitlikten nasibini alabiliyor mu? Zenginle fakir, güçlüyle güçsüz, bu ilkeden aynı ölçüde yararlanabiliyorlar mı? Ülkeyi yönetenler, hak, hukuk, adalet kavramından uzaklaştıkça toplumda güvensizliğin hızla arttığını göremeyecek denli körler mi? Bu ülkede insanlar, her sabah yeni yeni adaletsizliklere uyanıyorlar. Neresinden başlayalım.? Örneğin, emekli maaşlarında adaleti bulmak olanaklı değil. Adaletsizlik diz boyu. Dünyanın en dahi matematikçisi bile, en düşük emekli maaşı 7500 lira denilip, %25 zam yapılınca yine 7500 lirada kalınmasının açıklamasını yapamaz. Adam, zor bela emekli olmuş. 7500 lira maaş bağlanmış. Ev kirada, çocuk okulda, kömürün tonu bilmem kaç liraya çıkmış, elektrik fiyatları cep yakıyor, ulaşım ha keza... Sonuçta maaş yetmiyor. Böyle bir yurttaşın önünde yapması gereken üç şık var. Birincisi hırsızlık yapmak, ikincisi dilenmek, üçüncüsü de az paraya da olsa tekrar çalışmak. Emeklilileri ekonomik olarak biraz rahatlatalım, mantığıyla, seyyanen bir kez ikramiye verelim kararı almış, beyler, paşalar. Çok güzel. İnsanların gönencini biraz olsun rahatlatır. Adı üzerinde seyyanen. Peki, uygulaması nasıl? Eşit mi? Seyyanen mi? Anayasanın Eşitlik ilkesine uyuyor mu? Milletvekili emeklisine, üst düzey bürokrat emeklisine verdiğin bu ikramiyeyi 7500 lira aldığı için geçinemediğinden çalışmak zorunda kalan gariban emekliye vermeyeceksiniz... Sizin adaletinizi seveyim. Adam, kentten köyüne gelmiş. Evinin çevresinde ihtiyaca yönelik sebze, meyve ekmiş. Devletin de teşvikiyle, Ziraat Odası yaşasın diye üye olmuş. O elleri nasırlı, çiftçiye seyyanen ikramiye vermeyeceksiniz. Sizin eşitliliğinizi öpeyim. Götürü usulde vergi mükellefi olmuş, tezgahında üç beş parça malzeme ile seyyar satıcılık yaparken, anası ağlayan garibandan bunu esirgeyeceksiniz. Sonra da utanmadan, insanların refahını yükseltiyoruz, pahalılığa ezdirmiyoruz diyeceksiniz. Utanın ve Anayasanın Eşitlik İlkesini uygulayarak, insanlar arasındaki ayrımcılığa son verin. Yoksa, tasada kıvançta bir olan ulusu parçalarsınız...