UNESCO kenti Safranbolu yılbaşı panayırıyla hareketlendi
UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer alan Karabük'ün Safranbolu ilçesi yılın son hafta sonunu yoğun bir ziyaretçi kitlesiyle geçiriyor.
Genellikle üç katlı, 6-8 odalı, ihtiyaçlara uygun tasarlanmış, estetik biçimde şekillendirilmiş tarihi konaklarıyla ünlü Safranbolu'da hafta sonu hareketliliği yaşanıyor.
"Kendini koruyan kent", "Osmanlı'nın parmak izi", "Korumanın başkenti" gibi ünvanlarla anılan ilçe yılın son hafta sonunda yerli ve yabancı turistlerin tercihi oldu.
Tarihi çarşının Arnavut kaldırımlı sokaklarında dolaşıp, müze ve konakları gezme imkanı bulan ziyaretçilerin bol bol alışveriş yapması esnafın da yüzünü güldürdü.
Esnaftan Hüsnü Özdemir, ilçedeki kalabalığın nedeninin Safranbolu Belediyesi'nin açmış olduğu yılbaşı panayırından kaynaklandığını belirtti. İki yıl öncesine kadar aralık ayında Safranbolu'nun boş olduğunu ifade eden Özdemir, "Bu kalabalık sadece hafta sonunda değil. Çarşamba gününden itibaren akşamları da bir yoğunluk var. Normalde biz saat 18.00-19.00 gibi evlerimize giderdik artık gidemiyoruz" diye konuştu.
Samanlıkta işlenen cinayetle ilgili yargılama devam etti
Kastamonu’da samanlıkta balta ile öldürüldükten sonra çuvala koyup dereye atılan vatandaşın vefatıyla olayıyla ilgili sanıkların yargılanmasına devam edildi.
Olay, 17 Temmuz 2023 tarihinde Kastamonu’nun Merkez ilçesine bağlı Ahlat köyünde meydana geldi. Edinilen bilgiye nazaran, meskenden ayrıldıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamayan 57 yaşındaki Satı Doğruoğlu’nun cenazesi, Kastamonu Vilayet Jandarma Komutanlığı grupları tarafından dere yatağında, çuval içerisinde bulundu. Takımlar, çuvalın izlerinin köyün yaklaşık 300 metre yakınındaki Behice Ç.’ye ilişkin konutun samanlığına kadar devam ettiğini tespit etti. Jandarma grupları, samanlıkta yaptıkları incelemede, 57 yaşındaki Satı Doğruoğlu’nun balta ile öldürüldükten sonra cesedinin çuvala koyulduğu ve sürüklenerek dereye atıldığını belirledi. Olayın akabinde gözaltına alınan Behice Ç. ile eşi Bayram Ç. ve oğlu Ümit Ç., isimli makamlarca tutuklandı.
Olayın akabinde şüpheliler hakkında "kasten öldürme" hatasından açılan dava, Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye devam etti. Duruşma salonunda tutuksuz yargılanan sanıklar Bayram Ç., Ümit Ç. ile maktulün yakınları ve taraf avukatları hazır bulundu. Bakırköy Ruh ve Hudut Hastalıkları Hastanesine sevk edilen tutuklu sanık Behice Ç. ise duruşmaya katılamadı.
Duruşmada savunma yapan Bayram Ç. ile oğlu Ümit Ç. hatasız olduklarını söyleyerek, beraatlarını talep etti.
Behice Ç.’nin avukatı Hasret Çiftçi ise, müvekkilin taciz edilmek istendiği sırada baltayla kendisini savunduğunu ve bu sebeple en üst düzeyde tahrik kararlarının uygulanması gerekğini belirterek, "Olay yasal müdafaadır, bu farklı, birde tahrik indirimi verilmesi zaruridir. Müvekkilim, 2,5 yıldır cezaevindedir. Yargılamanın uzamasından kendisinin de bir kusuru ya da kabahati yoktur. Şu etapta kanıtlar toplanmıştır, kanıt karartma durumu, kaçma kuşkusu yoktur. Kendisi konut kadınıdır. Tüm bu konular göz önüne alınarak müvekkilimin isimli denetim kuralıyla tahliye edilmesini talep ederiz" dedi.
Mahkeme heyeti, Behice Ç.’nin İstanbul İsimli Tıp 4. İhtisas Konseyinde cezai ehliyetinin olup olmadığına dair rapor alınmasını ve bu raporun dönüşünün beklenmesini kararlaştırarak, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.