Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
06 Haziran, 2024 20:22 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

Türkiye’nin konuştuğu Nisanur bebeğin yürek yakan defnedilme hikayesi…Mezarını, soruşturmayı aydınlatan polis ekibi yaptırmış

Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde, Furkan S.’nin cinsel istismarına maruz kaldıktan sonra hayatını kaybeden 2 yaşındaki Nisanur bebeğin mezar taşını gören herkes gözyaşlarına boğuluyor. Cenazesine devlet ve soruşturmadaki görevli polislerin sahip çıktığı küçük çocuğun mezar taşına mezar taşına soyadı ise yazılmadı.
Olay, ilçeye bağlı İstasyon Mahallesi’nde iki yıl önce, 18 Mayıs günü yaşandı. Furkan S. ile tanışan M.Ö. isimli kadın, geceyi F.S. ile birlikte geçirdi. Ertesi gün anne M.Ö., yanında 8 yaşındaki kızını alarak markete gitti. Bu sırada evde kalan 2 yaşındaki Nisanur, telefondan video izlerken Furkan S. tarafından nitelikli cinsel saldırıya uğradı. Küçük kız bayılınca, F.S. kendine gelmesi için başını defalarca duvara vurdu.
Olayın ortaya çıkmasının ardından, doktor kontrolü sonucu küçük Nisanur’un nitelikli cinsel saldırıya uğradığı belirlendi ve Furkan S. tutuklanarak cezaevine gönderildi. Küçük Nisanur’un cenazesi, ilçe protokolü tarafından kimsesizlerin de defnedildiği Yenişehir Mezarlığı’na gömüldü. Cenazeye devlet yetkilileri ve polis sahip çıktı.
Defnini soruşturmayı aydınlatan ekip yapmış
Türkiye’nin gündemine oturan bu olayda, Nisanur’un cenazesini Bülent Ecevit Üniversitesi Hastanesi morgundan soruşturmayı aydınlatan polislerin aldığı, defin işlemlerinde küçük bebeğe devletin sahip çıktığı ortaya çıktı. Çaycuma İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde suçun aydınlatılması ve şüphelilerin yakalanması kapsamında soruşturmayı aydınlatan Komiser İbrahim Y.’nin sel, heyelan olması ve mezarın kaybolması tehlikesine karşı fidan diktiği ve kendi imkanlarıyla mezar taşını yaptırdığı; belirli aralıklarla mezarlığa gelerek Nisanur bebeğin mezarının bakımını yaptığı öğrenildi. Nisa Nur’un mezar taşına da "Ve herkese hak ettiği karşılığın verileceği hesap günü mutlaka gelecektir. Nur içinde uyu cennet kokulu yavrum" sözlerini yazdırdığı, yazıda da dünyada ki adaletin yerini bulduğu ancak asıl adaletin mahşerde Mahkeme-i Kübra’da Hakim’in Allah olduğu yeri işaret ettiği vurgulandı.
"Bakımları yapılsın" diye kimsesizler mezarlığına gömüldü
Cenazenin defnedilmesinde yürekleri dağlayan bir detay daha ortaya çıktı. Annesi M.Ö.’nün soruşturmadan dolayı cezaevine, 9 yaşındaki ablası R.Ö.’nün ise sevgi evinde kaldığı; kimsesi olmayan Nisanur bebeğin mezarının başka mezarlığa gömülmesi durumunda kaybolabileceği düşünülerek, düzenli bakımı yapılan kimsesizler mezarlığına defnedildiği öğrenildi. Çaycuma Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Kaymakamlık, belediye ve müftülük görevlilerinin de defin işlemlerinde büyük katkı sağladığı ortaya çıktı.
Soyadı mezar taşına yazılmadı
Küçük kızın mezar taşına soyadı yerine "Nisanur Bebek" yazıldığı öğrenildi. Nisanur bebeğin maruz kaldığı cinsel istismar nedeniyle mezar taşına Kur’an-ı Kerim’den "Ve herkese hak ettiği karşılığın verileceği hesap günü mutlaka gelecektir" cümleleri yazıldı.
"Kimsesizler mezarlığında bile yalnız değil"
Küçük bebeğin mezarını görenler; masumiyetinin hakkını arayan bir sembol olduğu yorumunda bulundu. Yaşadıklarının insanlık adına utanç veren bir olay olduğu; mezar taşına yazılan cümlelerin, herkese hak ettikleri karşılığın verileceği günü hatırlattığı ifadelerine yer verdiler. Küçük bebeğin adını unutturmayacak bir hikayesinin olduğu; toprağa verildiği kimsesizler mezarlığında bile, yalnız olmadığını cümlelerini kullandılar.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
20 Kasım, 2025 11:21 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

KBÜ’de Sağlık Yönetiminde İnsan Kaynağı Planlaması Ele Alındı

Karabük Üniversitesi (KBÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi tarafından "Sağlık Hizmetlerinde İnsan Kaynaklarının Planlanması" konulu seminer düzenlendi.

Karabük Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen seminerde, sağlık hizmetlerinde insan kaynaklarının planlanması; alanın profesyonelleri tarafından personel yönetimi, idari işleyiş ve görev dağılımı çerçevesinde değerlendirildi.

15 Temmuz Şehitler Konferans Salonu'nda düzenlenen etkinliğe; Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Müslüm Kuzu, Fakülte Dekan Yardımcısı ve Hemşirelik Yönetimi Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Güngör, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı. Seminerde konuşmacı olarak, Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Erkan Doğan ile Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü Müyesser Demir yer aldı.

Açılış konuşmasında Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Güngör, sağlık kurumlarında insan kaynağı planlamasının kritik bir yönetsel sorumluluk olduğunu belirterek, "Kamu sağlık hizmetlerinde talepler ile mevcut kaynakları uyumlu hale getirmek yöneticiler açısından kritik bir sorumluluk. Bugün bu sürecin sahadaki uygulamalarını yöneticilerimizden dinleyeceğiz" dedi.

Açılış konuşmasını yapan Fakülte Dekan Yardımcısı ve Hemşirelik Yönetimi Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Güngör, sağlık kurumlarında insan kaynağı planlamasının önemine değindi. Güngör, "Kamu sağlık hizmetlerinde talepler ile mevcut kaynakları uyumlu hale getirmek yöneticiler açısından kritik bir sorumluluk. Bugün bu sürecin sahadaki karşılığını yöneticilerimizden dinleyeceğiz" ifadelerini kullandı.
Seminerde sunum yapan Başhekim Doç. Dr. Erkan Doğan, sağlık hizmetinin 7 gün 24 saat kesintisiz sürdüğünü vurgulayarak yöneticilerin çok boyutlu bir sorumluluk üstlendiğini ifade etti. Doğan, ekip çalışmasının, adaletin ve vicdanın sağlık yönetiminin temelini oluşturduğunu vurguladı.
Doğan, ayrıca sağlık hizmetinin kesintisiz yapısına dikkat çekerek, "Sağlıkta tatil yok. Burada sadece üç tane saç ayağı var; hekim, sağlık hizmetleri ve diğer alt birimler. Bu süreçte hakkaniyet, adalet ve vicdan çok önemli. Çalışanın hakkının yanında hastanın ve kamunun hakkını da korumak zorundasınız" diye konuştu.

Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü Müyesser Demir ise sunumunda özellikle hastanenin fizikî yapısı ve işleyişiyle ilgili bilgiler aktardı. Hastanenin çok geniş bir alana yayılan modern bir sağlık kompleksi olduğunu belirten Demir, yapının büyüklüğü ve 7 gün 24 saat hizmet sürdürülebilirliği göz önünde bulundurulduğunda insan kaynaklarının doğru planlanmasının kritik önem taşıdığını söyledi. Demir ayrıca, "Sağlık hizmeti durmaz; bu nedenle doğru personel planlaması hayati bir gereklilik" dedi.

Programda ayrıca yeni mezun hemşirelerin saha adaptasyonu, birimlerdeki iş yükü, acil servis ve yoğun bakım gibi kritik alanlarda görev almanın sorumlulukları da ele alındı. Konuşmacılar, mesleğin zorluklarının yanı sıra insan hayatına dokunan yönünün güçlü bir motivasyon kaynağı olduğunu dile getirdi.

Bizi sosyal medyadan takip edin