Ihlas Haber Ajansı tarafından
02 Kasım, 2024 12:15 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

Türkiye’de Kahverengi kokarca zararlısı için Samuray arısı üretimi arttırıldı

Karadeniz Bölgesi’nde başta fındık olmak üzere tarım ürünlerine büyük zarar veren kahverengi kokarca böceğiyle mücadele çalışmaları kapsamında doğaya salınan Samuray arısının üretimi arttırıldı. Trabzon İl Tarım ve Orman Müdürü İsa Kaplan, Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü’nün yanı sıra birçok laboratuvarda Samuray arısının üretimine başlandığını söyledi.
Trabzon İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Trabzon Büyükşehir Belediyesi kahverengi kokarcaya yönelik biosidal mücadele ve Bakanlık programı kapsamında tüm Türkiye’de yapılan tarımsal üretim planlaması ile ilgili üreticilerle bir araya geldi. Yomra ilçesindeki Kılıçtepe Camii önünde üreticilerle buluşan Trabzon İl Tarım ve Orman Müdürü İsa Kaplan ile Trabzon Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Bülent Sağır, kahverengi kokarcaya yönelik çalışmalarla ilgili bilgiler verdi.
Kahverengi kokarcanın 2017 yılında Türkiye’ye girdiğini belirten İl Tarım ve Orman Müdürü İsa Kaplan, “Şu anda da mücadelemiz devam ediyor. Bu kahverengi kokarcayı bitirmek kolay mı? Peşin söyleyeyim. Net söyleyeyim kolay değil. Ama baskılamak mümkün. Arazilerimizde kahverengi kokarcanın zararını düşürmek mümkün. Zamanla da yok etmek mümkün. Yani bu yol tamamen ilaçlanıp bitirdik gibi bir olayımız mümkün değil. 1994 yılında Amerika’ya giren bu zararlı 2024 yılında 30 sene sonra hala tehlike saçmakta. Ama bizim avantajımız ne? Biz onların tecrübe veya tecrübesizliklerinden faydalanıyoruz. Ülke olarak onların yaptığı yanlışları biliyoruz. Onların yaptığı yanlışlara düşmeden bu zararıyla mücadele edeceğiz. Mücadelemizin en büyük ayağı kışlak mücadelesidir. Ben Trabzon’da müdür olmaktan ve çalışmaktan onur ve gurur duyuyorum. Herkes benimle beraber hareket etti. Bu konuda kendi ayağıyla kışlaklara gelen kahverengi kokarcayı imha etmek için büyük bir mücadele verdik. Kışlaktan çıkarken yine feromon tuzakları kuracağız. Cezbet-öldür yöntemiyle kışlaktan çıkanları da yok edeceğiz. Bu konuda biz şu anda bin 500 tane fenomen tuzağı aldık. 2 bin 600 tane bizden daha çok büyükşehir belediyesi aldı. En önemli mücadeleden biri bu" dedi.

“Samuray arısı kokarcanın olmadığı coğrafyada çoğalamıyor”
Biyolojik mücadelede samuray arısının öneminden bahseden Kaplan, "Öncelikle samuray arısı bildiğimiz o büyük eşek arılarına benzemiyor sivri sinikten küçük bir arıdır. Adı arıdır. Sivrisinekten küçüktür. Hiçbir bal arısına veya canlıya zarar vermiyor arkadaşlar. Bunun özelliği şudur. Amerika’nın tecrübesizliği dedim ya bu arı Allah’ın hikmeti böyle kokarca ilk defa nereye gitti 10 yıl sonra arkasından gidiyor. Bu arı kokarcanın olmadığı coğrafyada çoğalamıyor. 15 yıl sonra, 20 sonra arkasından gidiyor. Amerika kıtasına 1994 yılında kokarca gelmiş. 2010 yılında samuray arısı gelmiş. 16 yıl beklemişler. Ama bizler bunu tecrübe edindik. Kendimiz bu arıyı üretip hemen doğaya saldık. Arının doğal yollardan buraya gelmesini beklemedik. Bir diğer nokta İtalya 8 endüstri, 12 laboratuvarda, 20 tane merkezde 120 bin üretebildi. Biz sadece Karadeniz araştırmada 150 bin tane üretmiştik. Böyle de güçlü bir çalışma yaptık. Buradan bir müjdeyi daha vermek istiyorum. Geçen hafta gıda kontrol genel müdür yardımcımız burada misafirdi. Sadece Karadeniz Araştırma Enstitüsü değil birçok laboratuvarımızda bu arının üretimine başlandı. Yani arının üretimini bolca yapacağız. Bolca da doğaya salacağız. Ne yapıyor bu arı? Kahverengi kokarca, yumurta kümesinin içerisine geliyor. Kendi yumurtalarını bırakıyor. Orada kahverengi kokarcanın yavrularının çıkmasını engelleyerek kendi yavrularını çıkartıyor ve kahverengi kokarcanın neslini bitiriyor. Doğada tek yaptığı zarar bu. Bu da çok güzel bir zarar. Bizim için çok önemli bir konu. Arkadaşlar samuray arısı, kışlak mücadelesi, zirai mücadeleyi hep beraber yine mücadele edeceğiz” diye konuştu.

“Topyekün bir mücadele sergilersek popülasyonu azaltmış olacağız”
Trabzon Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Daire Başkanı Bülent Sağır ise yaptığı konuşmada, mücadelenin birçok aşamasının olduğunu kaydederek, “Büyükşehir Belediye Başkanımızın bu konudaki talimatları doğrultusunda bu mücadeleye hep birlikte el birliğiyle katılım sağladık. Bu mücadelenin ilk safhasında Tarım il müdürlüğünce ilimizde 9 ilçeye 600 adet feromon tuzak yerleştirildi. Bizler de kendi elemanlarımızdan feromon tuzaklarının ilaçlamasını bizatihi yaptık. Buna müteakiben kışlak mücadelesi dediğimiz şu sıralarda yürüttüğümüz yapılarda, çatı gibi yerlerde biosidal ilaçlama suretiyle bunların imhası yönünde bir aşamaya geçtik. Bir anda bugünden yarına bunu sonuçlandırmak, bitirmek mümkün olmayabilir. Ancak azimle, el birliğiyle bütün tarafların da içinde olacağı, vatandaşlarımızdan da bu konuda bir destek bekliyoruz. Vatandaşlarımızla bir mekanik mücadele noktasında bir gayret sarf edebilirler. Bu şekilde el birliğiyle seferberlik halinde topyekun olarak bir mücadeleyi sergilersek bu popülasyonu azaltmış olacağız. Hakikaten son zamanlarda kamuoyunda da duyduğumuz gibi fındıkta hem verim hem rekolte düşmesinin de önüne belli bir ölçüde geçmiş olacağız” ifadelerini kullandı.

blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
10 Mart, 2025 16:52 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

İftar saatinde yaşadıkları heyelanı kıyamete benzettiler

Rize’nin Ardeşen ilçesinde meydana gelen heyelanın akabinde 18 meskenin tahliyesine neden olan heyelan anını anlatan köylüler, o anları kıyamete benzettiler.
Rize’nin Ardeşen ilçesine bağlı Aşağıdurak Köyü’nde Cuma akşam saatlerinde heyelan meydana geldi. Karın erimesiyle yumuşayan toprak zirveden koparak köyün içerisinden aktı. Balçığa bulanan köydeki 18 konut Afet ve Acil Durum Yönetimi Müdürlüğü (AFAD) tarafından önlem hedefli tahliye edildi. Heyelan nedeniyle suların kesik olduğu köyde vatandaşlar tarafından paklık çalışmaları devam ederken, Rize Vilayet Özel İdaresi’ne bağlı takımlar de bölgede çalışmalarını sürdürüyor.
Heyelanda meskeni ziyan gören ve heyelanın yaşandığı o anları anlatan İsmail Hakkı Bayrak, komşularının kendilerini uyardığını lisana getirerek "Tam iftar saatiydi, telefonumda öbür odada sessizdeydi. Hiç haberim olmadı. Üstten geliyor afet fakat hiç haberimiz yok. Komşular bağırdı bize ‘Evden çıkın’ diye lakin biz duymadık. Konutun art kısmına kadar geldiğinde eşim ne oluyor diye bir dışarıya baktı ki bize işaret ettiler ‘Evden çıkın’ diyerek. Biz de çabucak çıktık meskenden. Ardımızdan konutun kapısını doldurdu. Komşumuzun konutuna sığındık ve o gece konuk olduk" dedi.
Evlerinin tahliye edildiğini lakin köyde bulunan hayvanları için her gün ilçe merkezine gidip gelmek zorunda kaldığını kaydeden Bayrak "AFAD’dan geldiler ve burayı boşaltın dediler. Çalışma yapmak üzere tekrar geleceklerini söylediler. Şuanda oturma müsaadesi yok. Ardeşen merkezde kalıyoruz. Her gün inip geliyoruz. Ahırda hayvanımız var, merkezde bağlayacak yer yok. Ne yapacağız bizde bilemiyoruz" sözlerini kullandı.
Eşinin uyarısı üzerine balkona çıktıktan sonra gördükleri karşısında şoke olduğunu vurgulayan köy sakini Emine Ofluoğlu ise heyelan anlarını "Bir baktım ki kıyamet koptu geliyor" sözleriyle anlattı. Ofluoğlu "İftardan biraz evvel eşim balkona çıktı. ‘Çok gürültü var, rüzgar mı ne var?’ dedi. Bende onun üzerine balkona çıkıp denetim edeyim dedim. Sonra bir baktım ki kıyamet koptu geliyor. Ondan sonra çabucak yengeme bağırmaya başladım. Eşim telefonla arayınca duymadılar lakin sonra sesimizi duyarak dışarıya çıktılar. Üstten büyük bir ses geldi. Allah’tan o sıra çıkmıştılar meskenden. Allah kurtardı. Korkan komşularımın hepsi o gece benim konutuma geldi. Sabaha kadar dehşetten hiç uyuyamadık" diye konuştu.
Heyelanın akabinde köyde su kesintisi olduğuna dikkat çeken Ofluoğlu "Şimdi de suyumuz akmıyor. Depoya çıktım, köyde 1 damla suyumuz yok. Yerinde depo yapılmasını rica ediyorum yetkililerden. Bir yangın çıksa köyde su yok" açıklamasında bulundu.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.