Türkiye’de milli teknolojinin geliştirilmesi konusunda kritik rol oynayan ve birçok kuruluşun paydaşlığıyla düzenlenen Türkiye'nin ilk ve tek havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST’in 2024 durağı Adana!
Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın yürütücülüğünde 10. festivalini gerçekleştirecek olan TEKNOFEST, Adana'da milyonlarca teknoloji tutkununu buluşturmaya hazırlanıyor.
"TEKNOFEST ile Gelecek Sensin” mottosuyla prestijli yarışmalarda yüksek performans sergileyecek teknoloji tutkunlarına 30 milyon TL ödül ve 55 milyon TL’nin üzerinde malzeme desteği sağlanacak. Her yıl bir önceki yıla göre daha fazla yarışma kategorisinin açıldığı ve Türkiye tarihinin en büyük ödüllü teknoloji yarışmaları olan TEKNOFEST teknoloji yarışmaları bu yıl 46 ana kategori, 117 alt kategoride düzenlenecek.
TEKNOFEST 2024 teknoloji yarışmalarına başvurular 20 Şubat 2024 tarihine kadar yapılabilecek.
Başvuru yapmak için www.teknofest.org internet sitesini ziyaret edebilirsiniz.
Başvuru adımlarını izlemek için https://www.youtube.com/watch?v=oJx-1xDlREY (Ramazan Öztürk)
OMÜ’de “Denetimli Serbestlik Sistemi” paneli: Denetimden rehabilitasyona sosyal hizmet vurgusu
Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde(OMÜ) düzenlenen panelde, denetimli serbestlikte yalnızca kontrol değil, bireyin rehabilitasyonu ve toplumsal bağlarının güçlendirilmesinde sosyal hizmetin önemi vurgulandı.
Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü, "20. Yılında Denetimli Serbestlik Sistemi: İnfazdan Rehabilitasyona Uzanan Yolda Sosyal Hizmetin Rolü" başlıklı panel düzenledi. Panelin açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Ercümend Ersanlı, denetimli serbestliğin yalnızca bir kontrol mekanizması olarak görülmemesi gerektiğine dikkat çekti. Ersanlı, denetimli serbestliğin "bireyin risklerini azaltan, ihtiyaçlarını görünür kılan ve toplumsal bağlarını onaran bir dönüşüm sürecini" temsil ettiğini belirterek, "Denetimli serbestlik, infaz sürecinin yalnızca ’denetim’ boyutunu değil; bireyin risklerini azaltan, ihtiyaçlarını görünür kılan ve toplumsal bağlarını onaran bir dönüşüm sürecini temsil etmektedir. Bu dönüşümün merkezinde ise insan onurunu, sosyal adaleti ve hak temelli yaklaşımı önceleyen sosyal hizmet mesleği yer alır. Sosyal hizmet; denetimli serbestlik uygulamalarında değerlendirme, vaka yönetimi, psikososyal destek, aileyle çalışma, bağımlılık ve ruh sağlığı alanında yönlendirme, istihdam ve eğitim bağlantıları, toplumsal kaynaklara erişim ve en önemlisi damgalanmayla mücadele gibi kritik rolleri üstlenir. Çünkü hepimiz biliyoruz ki; yeniden suç işlemeyi azaltmak yalnızca kurallara uyumu artırmakla değil, aynı zamanda bireyin yaşamındaki kırılganlıkları onarmakla, koruyucu faktörleri güçlendirmekle ve toplumsal katılımını mümkün kılmakla gerçekleşir. Bu nedenle üniversite-kamu iş birliği son derece değerlidir. Bir yandan sahada biriken deneyim, uygulamanın gerçekliğini ve ihtiyaçlarını bize gösterir; diğer yandan akademi, bu deneyimi kanıta dayalı yöntemlerle değerlendirerek geliştirme fırsatı sunar. Bugünkü panelin, hem uygulama perspektifini hem de sosyal hizmetin mesleki katkısını görünür kılacağına inanıyorum. Özellikle öğrencilerimiz için bu tür buluşmalar, derslerde konuşulan kavramların sahadaki karşılığını görmek açısından önemli bir öğrenme zemini oluşturmaktadır" dedi.
Panelin gerçekleştirilmesinde katkıları nedeniyle Çarşamba Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne ve Müdür Habil Kanoğlu’na ayrıca teşekkür edildi. Açılışta üniversite–kamu iş birliğinin önemine değinilerek, sahadaki deneyimin ihtiyaçları görünür kıldığı; akademinin ise bu deneyimi kanıta dayalı yöntemlerle geliştirerek uygulamaya katkı sunduğu ifade edildi.
Konuşmacılar sahadan deneyimleri paylaştı
Panelde Murat Koç ve İlknur Koca Değim katılımcılarla buluştu. Konuşmacıların denetimli serbestliğin 20 yıllık birikimi, sahadaki uygulama dinamikleri, güçlük alanları ve sosyal hizmetin rehabilitasyon odaklı katkıları üzerine değerlendirmeler paylaşacağı; ardından soru–cevap bölümüne geçileceği belirtildi.
Panel, öğrenciler ve paydaş kurum temsilcilerinin katılımıyla; insan odaklı, hak temelli ve toplumsal faydayı önceleyen uygulamaların güçlendirilmesine yönelik ortak değerlendirmelerle tamamlandı.