blank
Berkay Doğan tarafından
03 Ekim, 2024 11:57 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Şüpheler Giderilecek: Cem Garipoğlu Gerçekten Orada mı?

Olay yeri inceleme ekipleri, Cem Garipoğlu’nun mezarının başına gelerek etrafını perdeyle kapattı. Ekipler, mezarı açmak üzere hazırlıklara 11:00 civarında başladı.
Cem Garipoğlu, Türkiye'de 2009 yılında işlediği cinayetle ülke genelinde büyük bir yankı uyandıran bir isimdir. Garipoğlu, 3 Mart 2009'da lise öğrencisi olan Münevver Karabulut'u vahşice öldürmüştür. Olay, Münevver Karabulut'un cesedinin İstanbul'da Etiler'de bir çöp konteynerinde parçalanmış olarak bulunmasıyla ortaya çıkmıştır. O dönemde 17 yaşında olan Garipoğlu, cinayet sonrasında kaçmış ve Türkiye'de geniş çaplı bir arama süreci başlamıştı. Yaklaşık 197 gün sonra, Eylül 2009'da teslim olmuştu. 2011'de yapılan mahkeme sonucu, Cem Garipoğlu 24 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 10 Ekim 2014'te ise cezasını çekmekte olduğu cezaevinde intihar ettiği açıklandı. Bu olayla ilgili olarak Garipoğlu’nun intiharına dair çeşitli şüpheler ve komplo teorileri de ortaya atıldı, bazıları onun aslında kaçmış olabileceğini iddia etti. Mezarının açılmasıyla ilgili gelişmeler ise bu iddialarla bağlantılı. 2024'te ortaya çıkan yeni iddialar ve kamuoyundaki merak nedeniyle savcılık Garipoğlu'nun mezarının açılmasına karar verdi. İddialar, mezarda Cem Garipoğlu'nun olmadığı ya da cesedin başka birine ait olabileceği yönünde yoğunlaştı. DNA testi yapılması için mezar açılarak cesedin kimliğinin doğrulanması planlandı. Bu durum, Garipoğlu'nun gerçekten intihar edip etmediği ve mezarda olup olmadığı konusundaki şüpheleri netleştirmeyi amaçlıyor.
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
İlyas Erbay tarafından
21 Ağustos, 2025 11:24 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

EKONOMİDE VİTES 1 İLERİ 5 GERİ !

Ekonomimiz iyiye gidiyormuş Hazine ve Maliye Bakanı böyle söylüyor. 18 Mart rakamlarına (5 ay öncesine) geri dönmüşüz. Merkez Bankası bürüt rezervlerimiz tekrar 170 milyar doların üzerine çıkmış. Enflasyon düşüyormuş. Finansal göstergeler iyiye gidiyormuş.

Görüldüğü gibi ekonominin vitesi 1 ileri 5 geri!
Bu durumu, tamircim Hasan ustaya sordum. Hasan ustayı tanırsınız zaman zaman yazılarımda kendisinden söz ediyorum. "Ustam bu nasıl iş, sorun nedir?" dedim. "Montaj hatası abi şanzıman ters takılmış" dedi. Peki çözüm ne dedim.
Yeni nesil 7 ileri otomatik şanzımanla değiştirmek lazım dedi. Valla bu motora 7 ileri otomatik şanzıman uyar mı? Orasını bilemem, beni aşar diye de ekledi.

Neyse, daha fazla sulandırmadan hatırlayalım, 19 Mart 2025 tarihinde ne olmuştu?
İstanbul Belediye Başkanı, Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu gözaltına alınıp daha sonra tutuklanmış, diploması iptal edilmiş, şirketine el konulmuştu. Bu olayı ilerleyen günlerde çok sayıda gözaltı ve tutuklamalar izlemişti.
Bu olaylar ülkede büyük bir güven kaybına neden olmuş, yurt dışı sermaye hızla çıkışa geçmiş, yurt içinde de insanlar altın ve dövize yönelmişti. Merkez Bankası, ortaya çıkan yüksek döviz talebini karşılamak ve kurun aşırı yükselmesini engellemek için yaptığı döviz satışı sonucu büyük rezerv kaybına uğramıştı. İnişe geçmiş olan politika faizi, dolarizasyon ve döviz kaybını önlemek için yeniden yükseltilmişti. 19 Mart Operasyonu’nun yarattığı kriz ortamından olumsuz etkilenen enflasyon beklentileri, enflasyonla mücadeleyi zorlaştırmıştı.

Bakan beyin 18 Mart rakamlarına geri döndük dediği budur. Ülke 5 ay öncesine anca geri dönmüş. Bir tutuklama ile ekonominin aldığı darbeye bakar mısınız?

Şimdi, bakalım ekonomi gerçekten iyiye gidiyor mu?
Uzun uzun rakamlar vererek kafanızı şişirme niyetim yok.
Cari açık ne kadar? İç ve dış borç durumu nedir? Ödemeler dengesinde ne durumdayız?
Enflasyon gerçekten düşüyor mu?
Açlık ve yoksulluk sınırı rakamlarının altında ücret alan insanlarımızın sayısı nedir?
Emekliler ne durumda?
Sosyal yardıma muhtaç hane sayısı nedir?
Bunları şimdilik bir tarafa bırakalım.
Sadece işsizlik rakamları üzerinden olaya bakalım.
Malum, bir ülkenin ekonomisi hakkında; işsiz sayısına bakarak kolaylıkla kanaat sahibi olabilirsiniz.
DİSK-AR'ın verilerine göre; Türkiye'de geniş katılımlı işsiz sayısı 14 milyona ulaşmış. Geçen yıl Haziran ayında bu sayı 11 milyon 700 bin idi. Bir yıl içerisinde 2 milyon yeni işsiz ile 13 milyon 800 bin kişiye yükselmiş.

Türkiye'deki işsiz sayısı tüm AB ülkelerinin toplam işsiz sayısından fazla. Avrupa birliğinde Fransa ve Almanya başta olmak üzere irili ufaklı 27 devlet var. Bu 27 devletin toplam işsiz sayısı 12 milyon 967 bin.

Haa, bu arada enflasyon da düşüyormuş.
Kastedilen TÜİK in malum enflasyonu herhalde!
Valla ekonomi diplomam yok.
Bana kalırsa düşen enflasyon değil TALEP. Millette para yok para. Insanlar alamayınca düşse ne olur? Talep düşünce enflasyonun da düşmesi gayet normal.

Os.ruktan nem kapan son derece kırılgan bir ekonomimiz var. Bu aşırı kırılganlığın nedenlerini ortadan kaldırmadan ekonomide düzelme beklemek hayalcilik olur.
Bir ileri, beş geri… 5 ay öncesine geri döndük diye sevinelim mi?

İlyas Erbay

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.