blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
27 Mayıs, 2024 12:30 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

‘Sokak köpekleri için umut dolu proje’

Türkiye’nin son dönemde en önemli sorunları arasında gösterilen ‘sokak köpeği’ sorununun çözümüne de fayda sağlamasına yönelik olarak bir grup akademisyen hazırladıkları proje ile sokak köpeklerine umut oldular.
Doç. Dr. Eda Küçüktülü önderliğinde hazırlanan ve sokak köpeklerinin uyutulması yerine kanser hastaları için terapi köpeği olarak değerlendirilmesini amaçlayan projenin tüm Türkiye’ye yayılması amaçlanıyor.
Önümüzdeki günlerde TBMM’ye sunulması planlanan yasa teklifine göre, öncelikle başıboş hayvanlar sahiplendirilmeye çalışılacak. Barınaklardaki köpeklerin fotoğrafları çekilerek, internet sitelerinde sahiplendirme ilanı yayınlanacak. 30 gün boyunca sahiplenilmeyen köpekler, iğne ile ilaç verilerek uyutulacak. Uyutulan köpeklerden boşalan barınaklara alınacak yeni hayvanlar için de aynı süreçler işletilecek.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Doç. Dr. Eda Küçüktülü, kendisinin 50-60 kedili ve 4 köpekli bir bahçede büyüdüğünü hatırlattı. Doç. Dr. Küçüktülü "Bunu ’Sokak köpeklerine bunu nasıl uygulayabiliriz?’ diye düşündüm. Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Dekanı Ender hocamızla görüştüm. Kendisi konuya oldukça sıcak baktığı için bilimsel çalışma planladık. Sokak köpekleri de bu şekilde kullanılabilir mi diye. Dost isimli bir köpeğimiz üzerinde çalıştık. bu çalışmayı da Tarım Bakanlığına bildirdik onların da hoşuna gitti. Yani hastanelerde belirli sınavları geçenleri kullanabiliriz. Kamu da çocuk Esirgeme Kurumu, yaşlı bakım evleri, oteller, okullar, kreşler bu köpekler ufak eğitimlerle bazı gözetimlerle kullanılabilirler. Bu da 3-4 milyon köpeğin bir sahibi olmasına sebep olur” dedi.
Trabzon Novotel’in bu projeden esinlenerek barınaktan ismini ’Güneş’ koydukları köpeği sahiplendiğini de belirten Küçüktülü “Gündemdeki konu şuan köpeklerin uyutulması konuşulan köpeklerde kırma ırk denilen sokak köpekleri. Bu otelin şöyle bir özelliği var projemizi duyduğunda çok destek oldular ve barınaktan ‘Güneş’ isimli bir köpek aldılar. Bu özel ırk bir köpek. Bize aynı zamanda şunu gösteriyor ki sokak köpeklerini uyuttuğumuzda biz bu işe engel olamayacağız. Çünkü üretim çiftliklerinde özel ırk köpekler üretilmeye devam edecekler ve onları insanlar canları sıkıldığında sokağa ya da barınağa bırakacaklar. Güneş’te böyle bir köpek barınaktan otelimizin genel müdürü ve arkadaşlarımız almışlar. Çok da pozitif etkileri var, çocuklarla çok güzel ilişkileri var. Biz bunun örnek olmasını istiyoruz. Pek çok otelin kurumun köpek sahiplenmesini köpeklerin bu pozitif özelliklerden faydalanmasını istiyoruz” diye konuştu.
Proje ekibinden yer alan Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Etkin Şafak ise yaptığı açıklamada “Bu çalışma bizim için önemliydi çünkü Türkiye dışında sanki sokak köpeği problemi yokmuş gibi algılıyorduk. Bazı şeyleri başka ülkeleri modelleyerek almaya çalışıyorduk ama bu çalışmanın bir diğer özelliği de İtalya’da bir Erasmus projesiyle bir hocamız beni eğitmen olarak davet etti. Onların planı halkın sokak köpeklerini eğiterek aynı şekilde terapi köpeği olarak kullanıp kullanamayacağını görmekte. Dolayısıyla böyle bir can popülasyonumuz var ve bu canların yuvaya ihtiyacı var. Umarım buna destek olan tüm kurumlar hak ettikleri sevgiyi görürler” diye konuştu.

“Sokak köpeklerini uyutmak yerine insanlara şifa olmalarını istiyoruz”
Projeye destek veren modacı ve şarkıcı Beste Korkmaz ise “Sokak köpeklerinin bu duruma gelmesiyle alakalı aşırı üzgünüm ve yaklaşık bir haftadır sürekli sosyal medyada hayvan sever arkadaşlarımızla seferber oluyoruz. Bu konuyu insanlara duyurup engellemek açısından. Şu anda köpeklerimiz özellikle tüm dünyada kanserli hastalara şifa dağıtıyor. Biz de bunu Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak onayladık ve şu anda Sağlık Bakanlığının destek verdiği bir proje haline geldi bu. Sokak köpeklerini uyutmak yerine insanlara şifa dağıtmaya çağırmak istiyoruz. Burada bulunmamızın sebebi öncü bir işletmemizin projemize destek olmasından kaynaklı. Tüm işletmeleri tüm sivil toplum kuruluşlarını belediyeleri, devletimizin üst makamlarını bu projeye destek olma çağırısında bulunuyorum. Bizleri yalnız bırakmasınlar ayrıca benim gibi sosyal medyada önde olan topluma hitap eden tüm arkadaşlarımıza bu projeye destek vermelerini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Bizi sosyal medyadan takip edin
Aylin Sarıoğlu tarafından
13 Ekim, 2025 15:42 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum: 0

Anadolu’nun En Ünlü Polis Merkezi Safranbolu’da

UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Safranbolu, kent ölçeğindeki Osmanlı mimarisiyle ziyaretçilerini büyülemeye devam ediyor.

Safranbolu ev mimarisini yansıtan Çarşı Polis Merkezi, Türk televizyon tarihinin en uzun soluklu dizilerinden “Arka Sokaklar”ın bazı bölümlerine ev sahipliği yapmasıyla tanınıyor. Çarşı Polis Merkezi, o kadar ünlendi ki, Safranbolu'yu ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin yeni gözdesi haline geldi.

Yapımcılığını Safranbolulu usta sinemacı merhum Türker İnanoğlu’nun üstlendiği ve 19 sezon boyunca ekranlarda yer alan dizinin 424 ve 425. bölümleri, Safranbolu'nun Çarşı Polis Merkezi’nde çekilmişti. Dizideki “meşhur polis merkezi” sahnelerine ev sahipliği yapan 150 yıllık tarihi yapı, dizi hayranlarının yeni uğrak noktası haline geldi.

ZİYARETÇİLER "GERÇEK OLDUĞUNU BİLMİYORDUK"

Ziyaretçiler: "Tarihi binanın film için uyarlandığını düşünüyorduk. Gerçekten aktif bir polis merkezi olması bizleri de şaşırttı. Tarihi dokusuna uygun geleneksel bir evin polis merkezi olması, Safranbolu'ya çok yakışmış" yorumlarında bulundu.

Tarihi dokusu ve dizinin etkisiyle Tarihi Çarşı esnafları tarafından, “Anadolu’nun en ünlü Polis Merkezi” olarak anılmaya başlanan Çarşı Polis Merkezi, Safranbolu turizmine ayrıcalıklı bir renk katıyor. Özellikle “Arka Sokaklar” hayranları, dizide gördükleri sahnelerin geçtiği mekanları yerinde görmek için Safranbolu’ya uğramadan dönmüyor.

Safranbolu’da esnaflar, dizi çekimlerinin ardından bölgeye olan ilginin daha da arttığını belirterek, “Dizi sayesinde Safranbolu yalnızca tarihi kimliğiyle değil, televizyon yapımlarındaki yeriyle de tanınır hale geldi” ifadelerini kullandı. Safranbolu, artık “ünlü çarşı polis merkeziyle” dikkat çekerek, hem kültür hem de sinema turizmiyle Türkiye’nin en özel destinasyonlarından biri olmayı sürdürüyor.

Bizi sosyal medyadan takip edin