Karabük Postası tarafından
04 Eylül, 2023 21:56 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Silahlı kavgada iki kişi hayatını kaybetti

Karabük’te bir şahıs, boşanma aşamasındaki eşi ve kayınvalidesine av tüfeğiyle kurşun yağdırdı. Daha önce gördüğü şiddetten dolayı polise şikayette bulunan kadının elektronik kelepçe takılmasını istemediği öğrenildi. Edinilen bilgiye göre, olay akşam saatlerinde Yenimahalle'de meydana geldi. İddiaya göre, boşanma aşamasındaki kocası H.K.'nın bir süredir öldürmekle tehdit ettiği Özlem Küçükyılmaz polise şikayette bulunarak, cep telefonuna KADES uygulamasını indirdi. Polisin “Elektronik kelepçe takalım, size yaklaşmasın” diye uyardığı Özlem Küçükyılmaz, iddiaya göre bu teklifi kabul etmedi. Özlem Küçükyılmaz ve annesi Nazife Çetinkök akşam birlikte evlerine giderken kendilerini adım adım takip eden katil zanlısı koca, av tüfeğiyle kurşun yağdırdı. Olay sonrası kamyona binerek kaçan H.K., Sanayi Sitesi yakınlarında kamyonunu bırakarak ortadan kayboldu. Olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ekipleri olay yerinde delil topladı. Anne ve kızının cansız bedenleri, cumhuriyet savcısının incelemesinin ardından otopsi için hastane morguna kaldırılacak. Öte yandan İl Emniyet Müdürü Mehmet Ali Hasan Köse de olay yerine gelerek bilgi aldı. (İHA) blank blank    

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Okuyucudan Gelenler tarafından
31 Mayıs, 2025 14:04 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Demirin Kalbidir Karabük

Ben kolay yanmam,
Ama tutuştum mu
Geceyi gündüze çeviririm.
Ben karanlığı kıran o ilk dökümdüm,
1914’te bir çocuk doğdu Zonguldak’ta,
Ben onun teriydim, alın çizgisiydim,
Ben Kardemir’im—cihana karşı dimdik bir sabır.
Karabük’üm ben.
Taş duvarlarımda yankılanır
Yorgun bir çekiç sesi,
Tanıyor musun?

Kömür rengi bir yalnızlıktır bazen
Soğuksu’nun sabah sisi.
İçine çekince ciğerine işler.
Benim kalbim de öyledir,
Dışı çelik, içi kor.
Ben susarsam pas tutar umut,
Ben yıkılırsam çöker bir kıtanın alnı.
Anlıyor musun?

Ben öyle sıradan bir şehir değilim,
Ben Anadolu’nun alnına sürülmüş
İşçi mührüyüm.
İlk kıvılcımı 1937’de Kardemir’de yaktılar,
Sonra büyüdüm—
Gövdemi ördüler raylarla,
Gönlümü kalıplara döktüler,
Kızıl alevlerle işlendim gece gündüz.
Ve ne zaman işçiler sustu
Ben keder oldum.
Duyuyor musun?

Benim dilim grevle açılır,
Benim gözüm sendika bayrağında parlar.
Bir sabah vardiyası gibi erkendir sevdam,
Gece postası gibi sarsıcıdır suskunluğum.
Safranbolu’da ahşapla dua ederim,
Öğlebeli’de rüzgârla anlaşırım,
Bulak’ta toprağa diz çökerim
Şehrimi selamlarım—
Her çocuğun alnında Karabük yazılıdır.
Görüyor musun?

Benim sevdalarım sessiz olmaz,
Ben kime tutuldumsa
Ya terle sevdim,
Ya kanla.
Bir zamanlar unutuldum…
Trenler sustu,
Makineler pas tuttu,
İnsanlar göç etti…
Ama ben kalbimi toprağın altına gömüp
Oradan yeniden filizlendim.
Sökemediler beni.
Köküm çelikten,
İnancım bin yıllık…
Biliyor musun?

Şimdi yeniden yürüyorum,
Yorgun ama yılgın değilim.
Çocuklar var,
Avuçlarında gelecek taşıyan.
Bir kız, İncekaya’ya bakıp
Mimarlık hayali kuruyor,
Bir oğlan, hurdalıktan parça toplayıp
Robot yapıyor.
Ben onların gözlerinde doğuyorum yeniden.
Demirden bir yarın kuruyorlar bana.
Ve ben,
Kırılmış omurgamla bile,
Ayakta selamlıyorum onları.
Öperim gözlerinden.
Çünkü benim umudum,
Onlarda.
Anlıyor musun?

Bizi sosyal medyadan takip edin