Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Sağlık için uyku

Sağlık Yayın: 03.05.2014 06:01
Yazar:

Fiziksel, zihinsel ve psikolojik iyilik halinin ancak sağlıklı bir uyku ile mümkün olduğunu söyleyen Uyku Kliniği Uzmanı Prof. Dr. Derya Karadeniz, uyku hastalıklarının tedavi edilmediği takdirde kalp, tansiyon, obezite, mide-bağırsak hastalıkları ve psikiyatrik bozukluklara yol açtığına dikkat çekiyor. Bu nedenle sağlıklı ve kaliteli bir uyanıklık için kaliteli uykunun şart olduğunu söylüyor.Kronik uykusuzluk, yaşam kalitesini bozmasının yanı sıra yaşamı tehdit eden bazı hastalıklara da zemin hazırlıyor aynı zamanda yaşam süresini de etkiliyor. Teşhis uyku tetkiki ile konuyor Uyku tetkiki (Polisomnografi), birçok uyku hastalığının tanısının kesinleşmesi ile buna paralel olarak doğru ve etkin tedavi planlaması yapılabilmesi açısından, tüm gece boyunca, uyku sırasında vücuttaki birçok fonksiyonun kaydedilmesi ve değerlendirilmesi işlemidir. Uyku tetkiki, tüm gece boyunca, uyku merkezimizde, uyku hastalıkları konusunda eğitim almış ve uzmanlaşmış bir uyku teknisyenin gözetmenliği altında yapılır. Bazı uyku hastalıklarında, gün içinde de ilave tetkik gerekebilir. Uyku tetkikinde, vücudun belli bölgelerine yerleştirilen sensörler aracılığı ile, beyin aktivitesi, kalp ritmi, nabız, ağız-burun solunumu, göğüs ve karın solunum hareketleri, kan oksijen düzeyi, vücut hareketleri kaydedilerek başta uyku evreleri ve uyku döngüsü olmak üzere tüm vücut fonksiyonları ölçülüyor. Kaydedilen veriler, uluslararası standartlara uygun olarak, uyku konusunda uzmanlaşmış bir hekim tarafından değerlendirilerek tanı ve tedavi yapılıyor. Uyku hastalıklarının tedavisinde, hastalığın tipine göre, ilaç tedavileri, solunum cihaz tedavileri veya Kulak Burun Boğaz ve Diş Hekimliği tedavileri uygulanıyor.

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

‘Obezite, psikolojiyi olumsuz etkiliyor’

Sağlık Yayın: 05.05.2024 00:48
İhlas Haber Ajansı
‘Obezite, psikolojiyi olumsuz etkiliyor’

Obez kişilerin psikolojik ve ruhsal huzur açısından risk altında olduklarını belirten Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Recep Aktimur, “Birçok hastamız bu dönemlerde kilo almakta ve yaşanılan sorunlar nedeniyle kilo verememektedir. Bu kişilerde ilerleyen dönemde obezite ve psikolojik sorunlar iç içe geçmekte ve birçok hastamızda iş ve sosyal yaşamda ciddi bozulmalar görülmektedir” dedi.

Liv Hospital Samsun Genel Cerrahi Kliniği’nden Prof. Dr. Recep Aktimur, obezitenin psikolojiyi olumsuz etkilediğine dikkat çekti. Kendi deneyimlerini aktaran Prof. Dr. Aktimur, “Bizim kendi deneyimlerimizde gördüğümüz, kişilerin psikolojik olarak kendilerini boşlukta hissettikleri zamanlarda kilo almaya eğilimli olduğudur. Birçok hastamız bu dönemlerde kilo almakta ve yaşanılan sorunlar nedeniyle kilo verememektedir. Bu kişilerde ilerleyen dönemde obezite ve psikolojik sorunlar iç içe geçmekte ve birçok hastamızda iş ve sosyal yaşamda ciddi bozulmalar görülmektedir” diye konuştu.

“Obez kişiler psikolojik ve ruhsal huzur açısından risk altında”

Obez kişilerin psikolojik ve ruhsal huzur açısından risk altında olduklarını dile getiren Prof. Dr. Aktimur, “Obez bireylerde sosyal izolasyon oluşur ve bu durum obezitenin geri dönüşümsüz hale gelmesine yol açar. Obez bireyler hem fiziksel olarak hem de çok yüksek oranda görülen depresyon nedeniyle günlük işlerini yapmakta zorlanırlar, çabuk yorulurlar, kişisel bakımlarını yapmak bile onlar için çok zorlaşır. Diğer yandan obeziteye bağlı gelişen kronik hastalıklar, bireyleri bir çıkmaza sürükler ve birçok insan bu kısır döngü içinde kendine güvenini kaybeder” şeklinde konuştu.

“Obezite ameliyatı olduktan sonra psikolojik durum”

Obezite ameliyatlarından sonra kilo verme sürecinin başladığını ve uzun süre devam ettiğini belirten Prof. Dr. Aktimur, şu bilgileri paylaştı:

“Ameliyat edilen hastaların çoğunda obezite nedeniyle gelişen depresyon bulunduğundan ameliyat sonrasında kilo verme sürecinde hızlıca depresyonun gerileyeceği düşünülse de, durum her zaman bu şekilde seyretmeyebilir. Bu dönemde kilo veriyor olmanın oluşturacağı pozitif etki, ameliyat sonrası dönemde aslında önceden bir nevi tedavi yerine geçen yemek yeme alışkanlıklarının değişmesi ile negatif yönde etkilenebilir. Bu yüzden ameliyat için uygulanacak prosedürün yemek yeme konforunu çok bozmayacak şekilde seçilmesi ve hastalara cerrahi tarafından geniş destek verilmesi çok önemlidir. Biz kendi hastalarımızda uyguladığımız ‘Hızlandırılmış iyileşme protokolleri’ ile hasta konforunu artırarak, ‘liberal beslenme önerileri’ ile hastalarımızın bu süreci daha rahat geçirmesini sağlayarak ve onlara her an kendilerini koruyan ve sarmalayan bir aile içinde olduklarını göstererek bu dönemi çok daha rahat atlatmaktayız. Bu yaklaşım ile hastalarımızda ameliyat sonrası dönemde çok daha az depresyon gözlemlemekte ve mutluluk düzeyinin arttığını deneyim etmekteyiz.”

“En iyi psikolojik destek, hastaların uzman hekime rahat ulaşabilmesidir”

Doktora ulaşmanın hasta tarafından önemine değinen Prof. Dr. Aktimur, “Biz kendi protokolümüzde uyguladığımız ve çok başarılı sonuçlar elde ettiğimiz şekilde en iyi psikolojik desteğin, hastaların kendilerini ameliyat eden cerraha çok rahat ulaşabilmeleri olduğunun farkındayız. Doktorları ile olan sıkı ve pozitif bağlantıyı önceden ameliyat ettiğimiz hastalarımızla aralarında kurduğumuz aktif sosyal portallarla desteklemekteyiz” ifadelerini kullandı.