Safranbolu folklorik değerlerinin Türkiye’nin somut olmayan kültürel miras listesinde yer alması ve yaşatılması büyük önem taşıyor. Gerek kadın gerekse erkek halk oyunları birbirinden özel koreografileriyle göz doldurmaya devam ediyor.
Günümüzde özellikle Safranbolu’nun kına gecesi eğlencelerinde geleneksel kıyafetlerle canlandırılan halk kültürünün yaşatılması ve korunması bekleniyor. Safranbolu’da 1974-1980 yılları arasında Belediye Başkanlığı yapan Kızıltan Ulukavak’ın kitabında “Safranbolu Oyunları ve Türküleri” başlıklı yazısı yöre folklorunun tarihi önemini vurguluyor.
Ulukavak: “Safranbolu, uzun yıllar boyunca etnik ve kültürel yapısının değişmemesi sayesinde kendine özgü geleneklerini koruyabilmiştir. Giyim kuşamdan yemek çeşitlerine, masallardan türküler ve oyun havalarına kadar birçok alanda geleneksel değerler yaşatılmaktadır. Ancak, günümüzde bu değerlerin büyük bir bölümü, değişen yaşam koşulları ve çeşitli etkileşimler nedeniyle yaşatılamamaktadır. Zamanla unutulma riski taşıyan bu folklorik unsurlar, yazılı metinler haline getirilerek korunmaya çalışılmaktadır.
Bu bağlamda, Sadi Yaver ATAMAN’ın belgeleri ve yayınları önemli bir kaynak teşkil etmektedir. Süleyman ŞENEL tarafından hazırlanan kitap, Safranbolu oyunları ve türküleri, folklorla ilgili kişiler ve gelenekler hakkında kapsamlı bilgiler içermektedir. Ayrıca, ATAMAN ailesinin eserleri, Safranbolu folkloruna ilgi duyanlar için önemli bir referans noktası oluşturmaktadır. Sadi Yaver Ataman, Safranbolu folkloru üzerine önemli derlemeler yapmıştır. 1936 yılında "Safranbolu Düğünleri" adlı eserini yayımlayarak bu alandaki çalışmalarına başlamıştır. Ataman, halk müziği ve folkloru üzerine birçok programa imza atmış ve kültürel mirasın korunmasına katkıda bulunmuştur.
SAFRANBOLU OYUNLARI VE TÜRKÜLERİ
Safranbolu folklorunu oluşturan çok çeşitli oyun ve türküler bulunuyor. Bunların tamamı Sadi Yaver Ataman ile oğlu Adnan Ataman’ın (1926-2014) notlarından yararlanılarak Süleyman Şenel’in hazırladığı kitaplarda yer veriliyor. Bu kitaplarda kimi türkülerin notaları da bulunuyor.
Ulukavak’ın kitabında: “Safranbolu oyunları ve türküleri arasında hiç kuşkusuz en ünlü olanı “Aç kapı”dır. Bu oyunu, hanımlar ve erkekler farklı figürlerle oynarlar. Safranbolu oyunu denilince akla önce, “Aç kapı” gelir. Bir başka ünlü oyun, Sadi Yaver Ataman’ın “defile” olarak nitelediği kadın düğünlerinde oynanan “Mız mız” oyunudur; “Dürriye’min Güğümleri” türküsü eşliğinde oynanır. Bir diğer ünlü oyun ise, “kına gecesi”ndeki “Kabem” oyunudur. “Sini çevirmesi” de denir. Kına yakılırken, üzerinde mumlar yanan bir sini (tepsi), gelinin başı üzerinde, oynayanlarla birlikte döndürülür, oyun bitince etrafa atılan mumlar kapışılır; mumu kapan kızın en kısa zamanda kısmetinin açılacağına inanılır. Hacıların, hac dönüşü karşılanışları sırasında söylendiği bildirilen “ilahi” tarzındaki Kabem türküsünün sözlerinin, Yunus Emre Divanı olarak hazırlanan kitaplardaki şiirler arasında rastlanamasa da, Yunus Emre’ye ait olduğu söylenir.” ifadeleri yer aldı.
Safranbolu’nun üç ünlü oyunuyla ilgili iki türkü ile bir ilahinin sözleri:
AÇKAPI
Aç kapıyı ben geldim (ağanın), Safa geldin hoş geldin (ölüyon),
Safa geldin hoĢ geldin, El ediyor el ediyor, O yar beni deli ediyor,
Ela da gözler kül ediyor, Çuha da yelek ekli olur (ağanın),
Çirkin seven dertli olur (ölüyon).
Çirkin seven dertli olur, Sende yanuk, ben de yanuk.
Sular da akar boz bulanık, Eller de uyur, ben uyanık.
Sever isen güzel sev (ağanın), Güzel merhametli olur (ölüyon),
Güzel merhametli olur, El ediyor el ediyor,
O yar beni deli ediyor, Ela da gözler kül ediyor.
Çuha da yelek eğmesi (ağanın), Sol yanında düğmesi (ölüyon),
Sol yanında düğmesi, Un ele kızım hamur yoğur,
Var git evde kocanı doyur, Horoz kestim bize de buyur.
“MIZ MIZ OYUNU”NUN TÜRKÜSÜ
Düriyemim güğümleri kalaylı Fistan giymiş etekleri alaylı Düriyemi aldatması kolay mı
Alırım dedin de aldattın beni On telli sazla oynattın beni
Kabem sana varsam konuk Sağ yanımda altın oluk Hep melakeler onda konuk
Canım Kabem varsam sana Güzel Kabem dolansana Kabenin dörttür kapısı Lale mercandır
yapısı Miski amberdir kokusu Canım Kabem varsam sana Güzel Kabem dolansana
Giyme dedim giydin sen bu alları Başıma getirdin türlü halları
Düşman ettin bana bütün elleri Aman aman buna can mı dayanır
Seher vakti yar uykudan uyanır
KABEM
Kabeye varan hacı olur Başında altın tacı olur Hep melakeler duacı olur
Canım Kabem varsam sana Güzel Kabem dolansana Kabenin yolları bölük bölüktür
Benim yüreçüğüm delük delüktür Dünya dedikleri bir gölgelüktür
Canım Kabem varsam sana Güzel Kabem dolansana Bunların dışında,
“Ben yarime Galaaltı’nda gavuştum”, “İlik düştü yakamdan”, “Yeşil ipek bükene”, “Daş Harman’ın mazısı”, “Güveyi dama çıkamaz” başta olmak üzere, Safranbolu’nun kendine özgü, pek çok yöresel türkü ve oyun havası bulunmaktadır. Bu özdeyişi, ülkemizin türküleri için, ilk kez kim söylemişse, çok doğru ve güzel söylemiş; Safranbolu türküleri için de aynı sözler, hiç kuşkusuz, bir gerçeğin en özlü biçimde yinelenişidir.