Karabük Postası tarafından
11 Ekim, 2018 10:19 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

Sabri Cebecik, CHP’den aday adaylığını açıkladı

Yenice’de Sabri Cebecik, 2019 yılının Mart ayında yapılacak yerel seçim için CHP’den Yenice belediye başkanlığı için aday adayı olduğunu  açıkladı.

CHP İlçe Teşkilatında yapılan Sabri Cebecik’in aday adayı basın açıklamasına,  CHP Karabük Milletvekili  Dr.  Hüseyin Avni Aksoy, CHP İl Başkanı Abdullah Çakır, CHP Yenice İlçe Başkanı Orhan Karakaş, yönetim kurulu, kadın kolları ve partililer katıldı.

İlk olarak CHP Yenice İlçe Başkanı Orhan Karakaş konuşarak aday adaylığını açıklayan Sabri Cebecik’e başarılar diledi.

CHP İl Başkanı Abdullah Çakır da kısa bir konuşma yaparak , “Daha önceki basın açıklamamızda demiştik. 4 tane ilçede biz başarılı olacağız demiştik. Ben bu ortamı görmeden demiştim. Ben inanıyorum ki Yenice dört ilçeden biri olacak.  Burada belediye başkanlığı seçiminde alacağımıza inanıyorum. Aday Adayı olacak arkadaşlarımıza başarılar diliyorum. Her zaman Yenice halkının yanında olacağız. Seçimlerden önce Yenice için söylediğimiz hiç  bir şeyi   unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız. 24 Haziran’dan önce Yenice’nin sorunları ile ilgili ben muhalefet il başkanı olarak ne söz verdiysem sonuna kadar arkasındayım. Sonuna kadar takip edeceğiz” dedi.

CHP Milletvekili Hüseyin Avni Aksoy ise , “Ben adayken de söylemiştim sandıklar boş sizler oy bastığınızda basacağız çıkacağız.Bugünde aynı şeyi söylüyorum Yenice’yi kazanmamız lazım. Ben adayı adayı olacak arkadaşlara başarılar diliyorum” dedi.

CHP’den Yenice Belediye Başkanı aday adayı olan Sabri Cebecik ise kendi hakkında bilgiler verdikten sonra yaptığı açıklamada ,  “ Ben örgütüme inanırım, güvenirim. Örgütüne güvenmeyen, örgütünün söz ve kararına uymayan , dinlemeyen siyasetin geleceği olmaz. Buradan muradım şu. Türkiye ve ilimiz, ilçemiz özellikle ilçemiz ne çektiyse gerginlikten çekti. Gerginliğe paydos diyeceğiz. Karşılıklı anlayış ve hoşgörü temeline dayalı iyi ilişkilerle seçmenlerin tamamını kucaklayan bir anlayışla sıcak ve güler yüzle sokakta olacağız. Ötekileştirmeden, ayrıştırmadan, senden benden demeden, kin ve nefret üzerine siyaset bina etmeden sıcak ve güler yüzlü bir anlayışla tüm halkımızın hizmetine yerel yönetimi sokmayı becermek için örgütümüzün tüm kollarıyla birbirine olan inancıyla sonuç alacağız. Buna ben inanıyorum. Görüyorum ki buna sizler de inanıyorsunuz. Hep beraber inanacağız . Bu inancımızı hep beraber sokağa taşıyıp birbirimizi severek asla birbirimize karşı, üyelerimize, yöneticilerimize, kendi siyasi hareketimiz içinde olan hangi nedenle ne sebeple olursa olsun birbirimize karşı saygınlığımızı koruyarak elele gönül birliğine vararak bu yerel yönetimi alıp herkese eşit ve adil hizmete taşıyan, önceliği eğitim, önceliği sağlık, önceliği üretim olan istihdama dayalı ekonomik altyapılı politikalarla  modern , çağdaş bir Yenice’yi edebilmeyi düşünebilecek bir tek parti Cumhuriyet Halk Partisi’dir.Bir tek düşünecek parti benim milletvekilimdir, il başkanımdır, ilçe başkanlarımdır, onların kadrolarındaki görevli olan sorumlu arkadaşlarımdır. Bunu biz becereceğiz, bunu biz yağacağız. Çünkü biz ötekileştirmeyeceğiz , itmeyeceğiz, kalkmayacağız, ayrıştırmayacağız. Kin ve nefret üzerine siyaset bina etmeyeceğiz. Gerginlikten, her şeyden uzak tutup huzuru bir yaşamı kardeşlik ve barış içinde neşesinde, acısında, her şeyinde birlikte olabileceğim yeni bir Yenice’yi birlikte kuracağız.Ben örgütüme inanıyorum, örgütüme güveniyorum, ben inanıyorum sizler de inanın. Hep birlikte inanlım bu işten sonuç alalım. Ben örgütüme kendimi teslim ettim. Örgütümün alacağı her karara saygılıyım. Aday yönteminin nasıl ve ne şekilde olacağını bilmem. Biliyorum, bilmem. Hangi sonuçla aday tespit edilirse ki ben adaylaşırsam bu sandıkların ciğerini söker gibi bu seçimi söküp buraya koyacağım. Eğer olmadı siyaset bu benim dışımda başka bir arkadaşım için kara alınırsa da aktif bir parti üyesi olarak adayımın arkasındayım, örgütümün yanındayım” dedi.

Daha sonra CHP Karabük Milletvekili Hüseyin Avni Aksoy, İl Başkanı Abdullah Çakır, Belediye Başkan aday adayı Sabri Cebecik ve partililer Atatürk Anıtı önüne giderek bir dakikalık saygı duruşunda bulundu.

 

blank
blank
İlyas Erbay tarafından
12 Ocak, 2025 14:05 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

BU GİDİŞİN SONU HİÇ HAYRA ALAMET DEĞİL!

Gelir eşitsizliğinde dünyadaki tüm ülkeler arasında; 7 inci sıradayız (şimdilik)
Birleşmiş Milletler’in kayıtlarına göre dünya üzerinde toplam 206 ülke var.
Gelir eşitsizliğinde lider ülke Peru. Bu şekilde devam edersek, bir kaç yıla liderliği Peru’dan alırız.
Zenginin daha zengin, yoksulun daha yoksul olduğu bir ülke haline geldik. Zenginle fakir arasındaki bu makas gün geçtikçe hızla açılıyor.

Nedir gelir adaletsizliği yada eşitsizliği?
Buna gelir dağılımı adaletsizliği de diyoruz, bu durum; oransal olarak az sayıda insanın, gereğinden fazla tüketim imkanına sahip olmasına, oransal olarak çok sayıda insanın da, temel ihtiyaçlarını dahi karşılama olanağından yoksun kalmasına neden oluyor.

Gelir Adaletsizliği; sosyal Adaletsizliğin yaygınlaşmasına, toplumsal huzurun bozulmasına yol açıyor.
Son 22 yılda, gerçekleşen ücret farklılıkları, gelir adaletsizliğinin nasıl derinleştiğini ve bunun toplumsal sorunlara nasıl yol açtığını özetliyor. Gelir adaletsizliği sadece ekonomik bir sorun olmakla kalmıyor, aynı zamanda sosyal ve siyasi sonuçları olan büyük bir adaletsizliği karşımıza çıkarıyor. Gelir dağılımındaki bu adaletsizlik eğilimi, toplumun farklı kesimlerinin birbirinden kopmasına, sosyal tabakalar arasındaki uçurumun derinleşmesine ve ekonomik kaymaların hızlanmasına neden oluyor. Yaşamsal, temel ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlanan insanlar için; en büyük hayalleri olan konut sahibi olmak ise artık imkansız hale geldi.
2002 yılında Türkiye’de konut sahipliği oranı %73 seviyesindeyken, 2024 yılına gelindiğinde bu oran yaklaşık % 20 düşerek %55 lere geriledi.
Üstelik TOKİ nin ucuz konut projelerine rağmen!

Eşitsizlikler uzun vadede toplumsal ve ekonomik kalkınmayı tehdit eder, yoksullukla mücadeleyi sekteye uğratır, insanların kendilerini değersiz hissetmelerine yol açabilir. Bunun sonucu olarak suç oranında, hastalıklarda ve çevrenin tahrip edilmesinde artış yaşanabilir.

Türkiye’nin nüfusunun yüzde 10 ‘unun gelirden aldığı pay % 56.7 Bu oran bizi gelirin en adaletsiz dağıtıldığı ülkeler arasına taşıdı.
Küçük bir azınlığın serveti her geçen gün hızla büyüyor.
Türkiye gelir adaletsizliğinde; Angola, Peru, Mozambik gibi ülkelerle aynı ligde yer alıyor.
Gelir paylaşımında dünyanın en eşitsiz ülkeleri arasında gösterilen ABD, Rusya, Suudi Arabistan’dan bile daha kötü durumdayız.
Yunanistan’da ülkenin en zengin % 10’unun gelirden aldığı pay yüzde 35 Bu oran Almanya’da yüzde 37 Bizde ise, yüzde 60’a dayanmış durumda

Ne kadar övünseniz azdır. Tebrik ediyorum.
Bunu nasıl becerdiğiniz ayrı bir yazı konusu. O’nuda daha sonra yazarız.
Bir yurttaş olarak uyarıyorum. Bu işin sonu hiç hayra alamet değil.

Cevap Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.