Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Prof. Dr. Karaman: “Bilimin yüzde 30’unu Yunanlılar üretti, Müslümanlar ise bunu yüzde 80’e getirdi”

Kastamonu Yayın: 25.12.2023 16:36
İhlas Haber Ajansı

Yükseköğretim Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Karaman, İslam tarihi, bilim ve teknoloji tarihi alanında çalışmalarıyla tanınan Prof. Dr. Fuat Sezgin’in araştırmalarından örnekler vererek, “Bilimin yüzde 30’unu Yunanlılar üretti, Müslümanlar ise bunu yüzde 80’e getirdi” dedi.

Yükseköğretim Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Karaman, Kastamonu Üniversitesi Merkez Kütüphanesi Sezai Karakoç Konferans Salonu’nda düzenlenen “Prof. Dr. Fuat Sezgin ve Müslümanların Bilime Katkıları” konulu konferansa katıldı. Prof. Dr. Fuat Sezgin’in hayatı ve bilime katkıları hakkında bilgilendirmede bulunan Karaman, İsrail’in Filistin zulmü ile ilgili konuştu. İsrail’in vahşetine herkesin tanık olduğunu belirten Prof. Dr. Karaman, “Filistin’e zulmeden ve oradaki insanları şehit eden İsrail’i kınıyoruz ve bir an önce iki devletli bir çözüme kavuşmasını da temenni ve dua ediyoruz. Elimizden geldiğince de bunun için hep beraber uğraşıyoruz. İnşallah yakın zamanda da çözüme kavuşur” dedi.

“Üniversite okumak için İstanbul’a gitmek zorundaydınız”

Fuat Sezgin’in neden hayatı ile ilgili konuşan Karaman, “O tarihte sadece bir yerde üniversite var. Orası da sadece İstanbul’dur. Türkiye’nin neresinde liseyi bitirirseniz bitirin üniversite okumak için İstanbul’a gitmek zorundaydınız. Fuat Sezgin’e üniversite okumak için İstanbul’a gidiyor. Günümüzde ise şu anda 207 üniversite var. Türkiye’nin her ilinde, bazı illerimizde de iki tane üniversite var. Kastamonu Üniversitesi de 2006 yılında kurulmuş, şimdi hem fiziki hem de akademik olarak güzel bir üniversite haline geldi” diye konuştu.

Sezgin’in doçentlik çalışmasının Buhari’nin kitapları üzerine olduğunu belirten Karaman, “Buhari’nin kaynakları meşhurdur. Buhari’nin kaynaklarının yazma yani eski yazma kaynaklara dayandığını ilk ortaya koyan Fuat Sezgin olmuştur. Buhari’nin genellikle kaynaklarının sözlü olduğu söylenir ama Sezgin, bunu yazma kaynaklara dayandığını ilk ortaya koyandır” şeklinde konuştu.

“Avrupa medeniyeti İslam medeniyetinin çocuğudur”

Doğumunun 99. yıl dönümünde bilim dünyasını aydınlatan Prof. Dr. Fuat Sezgin anısına düzenlenen konferansta yer almaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Karaman, eserleri ile bilim dünyasına önemli katkılar sunan Prof. Dr. Fuat Sezgin’in “Avrupa medeniyeti İslam medeniyetinin çocuğudur” sözlerini dile getirdi. Müslümanların sadece Hristiyan, batı dünyasının yaptıklarını alıp kopyaladığına yönelik algının Prof. Dr. Sezgin ile değiştiğini vurgulayan Prof. Dr. Karaman, matematik, tıp, astronomi gibi pek çok temel alana Müslümanlar tarafından önemli katkılar sağlandığına dikkat çekti.

Karaman, “Bilimin yüzde 30’unu Yunanlılar üretti. Müslümanlar ise bunu yüzde 80’e getirdi. Modern batı öyle bir fırtına estirdi ki hepsinin üzerine perde çekerek her şeyi kendine mal etti. Halbuki onların yaptığı yüzde 30’den ibaret, geri kalan yüzde 50’sini İslam dünyası yapmıştır. Durum böyle olmasına rağmen, ’İslam medeniyetinin büyüklüğünü kendi insanımıza anlatmak, batılılara anlatmaktan daha zor’ diyor. Maalesef böyle bir gerçeklik de var” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Fuat Sezgin’in Arapça ve Fransızca başta olmak üzere öğrendiği diller ve araştırma öğrenme arzusu sayesinde çok sayıda değerli eserlerin akademiye kazandırıldığının altını çizen Karaman, Prof. Dr. Fuat Sezgin’in yoğun çalışma temposunu 92 yaşına kadar sürdürdüğünü belirterek, bilim yapma uğruna 60’dan fazla ülkeye gidip binlerce eseri tarayarak yorulmadan bıkmadan bilime kazandırdığını vurguladı.

“İslam Dünyasının Nobeli Fuat Sezgin’dir”

İslam Dünyasının Nobel’i olarak kabul edilen Kral Faysal Bilim ödülünü almış bir bilim adamının eserlerinin gelecek nesillere aktarılması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Karaman, İslami değerler ışığında yapılan bilimin insanlığa büyük katkı sağlayacağının altını çizdi.

Konferansa Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, Ankara Yıldırım Bayezid Üniversitesi Rektörü Ali Cengiz Köseoğlu, Kastamonu Üniversitesi Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Mehmet Atalan, Prof. Dr. Ömer Küçük ve Prof. Dr. Kasım Yenigün ile akademik ve idari personelin katıldı. Konferans, Prof. Dr. Karaman’a teşekkür belgesi ve plaket takdimi ile sona erdi.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Tokatlı çiftçi boru döşerken gelen sesin kaynağını öğrenince hayrete düştü

Dünya Yayın: 20.05.2024 12:48
İhlas Haber Ajansı
Tokatlı çiftçi boru döşerken gelen sesin kaynağını öğrenince hayrete düştü

Tokat’ta çiftçilik yapan ve kendini “Diplomalı Hıyarcı” olarak tanıtan Uğur Karahan ve eşi, Turhal’daki tarlalarında su borusu döşerken borunun içinde bir yılanla karşılaştı. Delikten yılanı gören Karahan, onu kurtarmaya çalışırken yılanın filtreye sıkışarak hayatını kaybettiğini anladı. Yaşadığı ilginç anları cep telefonuyla kayda alan Karahan, bu deneyimi doğanın dengesine dikkat çekerek paylaştı.

Tokat’ın Turhal ilçesinde çiftçilikle uğraşan ve kendini “Diplomalı Hıyarcı” olarak tanıtan Uğur Karahan, eşiyle birlikte tarlaya su borusu döşemek için gittiklerinde ilginç bir olay yaşadı. Boruya delik açtıkları sırada içerisinden bir sürünme sesi duyan Karahan çifti, önce sesin bir sülükten geldiğini düşündü. Ancak, açtıkları delikten baktıklarında bir yılanın boru içerisinde gezindiğini gördü. Bir süre delikten bakan ve dilini uzatan yılan daha sonra gözden kayboldu. Yılanı kurtarmak isteyen Karahan, boruyu söktüğünde yılanın filtreye sıkıştığını fark etti. Kurtarma çabası sırasında yılanın kuyruğu Karahan’ın elinde kaldı ve yılanın hayatını kaybettiği anlaşıldı. Yaşadığı ilginç anları cep telefonu kamerasıyla kayda alan Karahan, olay sonrası duygularını paylaştı.

“İlk defa yılanı bu kadar yakından gördüm”

Yılanın filtreden geçmeye çalışırken öldüğünü söyleyen Uğur Karahan, “Namı diğer diplomalı hıyarcıyım. Sezonun açılmasıyla beraber tarla hazırlıklarımız başladı. Eşimle beraber tarlaya gittik. Boru döşemeye başladık. Borunun deliklerini delerken içinden sürünme sesi gelmeye başladı. İlk başta sülük sandım ama sülük bu kadar ses çıkartır mı diye bakarken deliğin içinden yılanın geçtiğini gördüm. Çok şaşırdım. İlk defa yılanı bu kadar yakından gördüm. Hatta delikten dilini falan çıkarttı. Evde acil işim çıktı. 10 dakika sonra geldiğimde yılan filtreden geçmeye çalışırken deliklerine sıkışmış, geri de dönememiş. Bu şekilde can vermiş. İnsanlar yılanı öldürmeye çalışıyor ama popülasyonu sağlaması açısından bence öldürmek yanlış. Bu yılan da zehirli yılana benzemiyordu. Yılanlar çekirge, fare ve kurbağaları yiyor. Bu şekilde rabbim bir zincir halkası oluşturmuş” dedi.