Esnaf Odaları kanunlarda ve yasalardan dolayı yaşadıkları sıkıntıları dile getirerek sorunun çözülmesini istedi. Karabük Kahveciler, Lokantacılar ve Bakkallar Odası Başkanı Selahattin Akbulut, “Karabük’te hangi esnafın Ticaret Odasına hangi esnafın ise Esnaf Odasına kayıtlı olacağı belli değil. Ticaret Odası ve Esnaf odalarına kayıtlı esnafların mutlaka ayrıştırılması gerekiyor” derken, Safranbolu Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Mehmet Deniz ise;
“Bizle fazla oynamayın, bıçak kemiğe dayandı artık. Adamın yatı var denizde hovardalık ediyor 2 liraya mazot alıyor, biz 4 liraya mazot alıyoruz. Bu Allah’tan reva değil” dedi
Esnaf Odaları kanunlarda ve yasalardan dolayı yaşadıkları sıkıntıları dile getirerek sorunun çözülmesini istediler. Karabük Kahveciler, Lokantacılar ve Bakkallar Odası Başkanı Selahattin Akbulut, Ticaret Odası ve Esnaf odalarına kayıtlı esnafların mutlaka ayrıştırılması gerektiğini belirterek, Karabük’te hangi esnafın Ticaret Odasına hangi esnafın ise Esnaf Odasına kayıtlı olacağının belli olmadığını söyledi.
Şu anda Esnaf Odalarından Ticaret Odalarına büyük bir kayış olduğunu ifade eden Akbulut, “Bunun da nedeni ruhsat verilirken, ustalık belgesinin istenmesi. Buda bu kentte büyük sıkıntı. Bu belediyeden kaynaklanan bir durum değil. Bunu TESK’in mutlaka halletmesi lazım. Mutlaka Esnaf Odaları Birliği bünyesinde bu belgenin verilmesi gerekiyor. Bakanlıkla görüşülerek bunun halledilmesi lazım. Esnaf odaları çok perişan durumda. Vilayette kendi çarkı ile dönen hiçbir oda yok. Oda üyeleri minimum seviyelere indi. Hangi esnafın hangi odaya gideceği belirsiz. Bütün odaları kapatın tek bir oda bünyesinde bu işi yapın herkes kurtulsun bari” dedi.
Safranbolu Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Mehmet Deniz ise, esnaf tanımının yapılması gerektiğini belirterek, “ Esnaf ve sanatkâr kimdir. Bunun tanımı yapılması lazım. Kitapta yazıldığı şekilde uygulaması arasında fark var. Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Sedat Namal tüccardır, esnaf sanatkâr değildir. Haddecide esnaf değildir. Birlik başkanımız bu konuyu Ankara’da gündeme getirmesi lazım. Esnaflarımız ustalık belgesi yüzünden esnaf sanatkârlar odasına kayıt olmuyor. Ticaret ve Sanayi odasına kayıt oluyorlar. Ticaret odalarının aidatı esnaf odalarının aidatının dört beş katı” dedi.
“HERYERDE ÇIBAN BAŞI OLDUK”
Deniz, 6111 sayılı kısmı süreli çalışma çıktığını da anlatarak, “Çok mükemmel bir yasa ve bu hükümetin yaptığı iyi şeylerden bir tanesi. Bu yasa ile biz Safranbolu’da herkesi kapsam içine aldık. Bu şekilde 60 kişiyi kapsam içine aldık ve sorunsuz gidiyorduk. Ancak 2 sene sonra yeni bir yönetmelik çıktı ve bunda deniliyor ki, bu yasadan emeklilerden destek pirimi kesilecek. 6111 sayılı kanunu yönetmelik bozamaz. Kanun kanunla bozulur. Bu kargaşa devam ediyor. 15 gün öncede başka bir sorun yaşadık. Servis araçlarında çalışan kısmi süreli çalışmadan çıkarılıyor. Servis minibüsünde günde 2 saat çalışan bayan bundan yararlanacak, fakat şoför bundan muaf. Bu kısmi yasanın için de dolmuş, taksi vb. diyor. Efendim servis aracı demiyor muş. Biz buradan doğru Ankara’ya müdahale edemiyoruz. Biz zaten her yerde çıbanbaşı olduk” dedi.
“BİZİ SOKAĞA DÖKMEYİN”
Karabük’te yaşanan en büyük sıkıntılardan birinin de kantar olduğunu anlatan Mehmet Deniz, şunları söyledi:
“Şu kantardan çektiğimizi Allah biliyor. Başımıza bela oldu bu kantar. Boş arabama bile ceza yazıyorla. Bereket versin mahkemeye verdim de iptal edildi. Adam fedai gibi, deli dumru gibi çıkmış yola Belediye otobüsünü de minibüsünü de kantara çıkarıyor. İnsaları da tartıyor. Bizim kanunlarda minibüslere 70 kilogram ağırlıkta insan biner diyor. Yani kişi hesabını 70 kilodan yapıyor. Benim gibi 120 kilo olan 10 kişi binerse bu arabanın tonajı yüksek çıkacak. Böyle bir kanun olur mu? Adam Karabük’ten 42 tonla çıkıyor. Burda kantardan geçiyor, Amasya’yı Samsun’u geçiyor, Giresun’da 80 kilo fazla yük var diye ceza yazıyorlar. Samsun’da yağış başlamış Giresun’a kadar araba 80 kilo artmış. Ben yağmurun tepesine fikemi takacam. Siyasilere sesleniyorum, bizi sokağa dökmeyin rica ediyorum. Sokağa dökülmeyen bir tek biz kaldık. Türkiye’de en tehlikeli kesim esnaf kesimidir. Biz memur ve öğrenci gibi eylem yapmasını bilmiyoruz. Biz sokağa çıkarsak Allah muhafaza çok kötü şeyler olur, bu zararı hep birlikte çekeriz. Biz bu ülkeyi seviyoruz ve bu ülke için canımızı vermeye hazırız. Bizlen fazla oynamayın, bıçak kemiğe dayandı artık. Adamın yatı var denizde hovardalık ediyor 2 liraya mazot alıyor, biz 4 liraya mazot alıyoruz. Bu Allah’tan reva değil”