Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
25 Ekim, 2024 04:07 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

Minik Miray’ın hayatını kaybettiği kazada öğretmen 3’üncü kez hakim karşısına çıktı

Ordu’da, ‘uyum haftası’ kapsamında okuluna giden birinci sınıf öğrencisi Miray Arslan’a (7), kullandığı cip ile çarparak hayatını kaybetmesine yol açan okulun beden eğitimi ve spor öğretmeni, 3’üncü kez hakim karşısına çıktı.
Altınordu ilçesi Saray Mahallesi’ndeki Gazi İlk ve Ortaokulu’nda 2 Eylül 2024 tarihinde meydana gelen olaya ilişkin, okulun Beden Eğitimi ve Spor Öğretmeni Banu Kaya’nın yargılamasına devam edildi. İlk duruşması 24 Eylül 2024, ikinci duruşması ise 10 Ekim tarihinde görülen duruşmanın 3’üncüsünde öğretmen Banu Kaya, sanık sıfatı ile katıldığı duruşmaya, tutuklu bulunduğu Efirli E Tipi Cezaevi’nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Duruşmada, müşteki sıfatıyla anne Eda ve baba Yakup Arslan ile Miray’ın ailesi, taraf ve sanık avukatları hazır bulundu.
Ordu 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada söz verilen sanık Banu Kaya, önceki beyanlarını yineleyerek, “Çok üzgünüm. İki evladım var, sınavlara hazırlanıyorlar. Çocuklarım ve öğrencilerimin bana ihtiyacı var. Hepsi beni beklemektedir. Benim idari ve resmi hiçbir trafik cezam yoktur” dedi.
Anne Eda Arslan ise önceki beyanlarına ekleyecekleri bir şeyin olmadığını dile getirdi. Baba Yakup Arslan, sanığın beyanı sırasında güldüğünü iddia ederek, “Samimiyetten bahsediyor. Benim çocuğum nerede? Evde çocuklarının beklediğini söylüyor. Sonuçta ben babayım. Çocuğum nerede?” diye konuştu.
Bunun üzerine yeniden söz verilen sanık Banu Kaya, “Takdir mahkemenindir, samimiyetsiz özür dilediğim yönündeki suçlamaları kabul etmiyorum. Öğrencilerimle diyaloglarım bilinir. Olay nedeniyle çok üzgünüm” ifadelerine yer verdi.
Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

Olayın geçmişi
Altınordu ilçesi Gazi İlk ve Ortaokulu’nda 2 Eylül 2024 tarihinde meydana gelen olayda, uyum haftası kapsamında ilk kez okula giden birinci sınıf öğrencisi Miray Arslan’a (7), okul bahçesindeki demir kapının önünde, okulun Beden Eğitimi ve Spor Öğretmeni Banu Kaya 52 BK 790 plakalı Mercedes GLB 200 marka cipi ile çocuğu fark edemeyerek çarpmış, cipin altına kalarak ağır yaralanan Miray Arslan, kaldırıldığı Ordu Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde hayatını kaybetmişti.
Sanık ilk duruşmasında aracındaki sensörlerin hiçbir şekilde çalışmadığını iddia etmiş, ikinci duruşmada savcılık tarafından sunulan mütalaasında ise asli kusurlu olarak bulunmuştu.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
İlyas Erbay tarafından
14 Ekim, 2025 11:26 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

YILLARDIR AYNI NAKARAT, YETER ARTIK, GEREĞİNİ YAPIN, ELİNİZİ TUTAN MI VAR?

Hazine ve Maliye Bakanımız;

"Önümüzdeki dönemde de vergi adaletini güçlendirmek ve az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmasını sağlamak için çalışmalara devam edilecektir”
demiş.
Bu hep söylenir, fakat bir türlü uygulan(a)maz 23 yıldır ülkeyi yöneten bir iktidar var. Şimdide bu iktidarın Maliye Bakanı aynı nakaratı tekrarlıyor?
Kabak tadı verdi artık!

Gelirde ve paylaşımda adaleti sağlayamadığımız sürece toplumsal barışın sağlanması mümkün değil.
Gelir dağılımı eşitsizliğinde Avrupa’da ilk sıradayız. Dünyadaki 130 ülke içinde ise 28. sırada yer alıyoruz. Kimin eseri bu tablo?

Zenginle fakirin aynı vergiyi verdiği bir ülkede toplumsal barıştan ve adaletten söz edilebilir mi?
Ülkemizde, gelire göre vergilendirme yerine toplumun tümünün vergilendirilmesi gibi kolay bir yol tercih edilmiş. Vergi sisteminin ağırlık merkezini oluşturan dolaylı vergiler eliyle, başta sabit gelirliler olmak üzere geliri olsun ya da olmasın toplumun tümü vergilendiriliyor. En temel ihtiyaçlar için bile gelir durumuna bakılmaksızın vergilendirme yapılması insani ve adil olmadığı gibi, gelir durumuna bakılmaksızın vergilendirme uygulaması zenginle fakirin aynı vergiyi vermesine neden oluyor.

Varlıklı bir iş adamıyla, geliri olmayan bir vatandaş markette, pazarda aynı KDV’yi ödüyor. Bu mudur adalet?
Dolaylı vergiler nedeniyle vergi yükü dar ve sabit gelirlinin sırtında.

Meslek gruplarının geçen yıl beyan ettikleri şu aylık brüt, ortalama gelirlere bakın. Yazık hepsi de sürünüyor!

  • Aktör, aktris 157 bin 265 TL
  • Müzisyen, ses sanatçısı ve sunucular 136 bin 900 TL
  • Eczacılar 66 bin 236 TL
  • Doktorlar 61 bin 31 TL
  • Kuyumcular 42 bin 360 TL
  • Avukatlar 33 bin 641 TL
  • Taksiciler 12 bin 961 TL
  • Bakkal ve marketler 10 bin 149 TL
  • Emlakçılar 5 bin 226 TL
  • Berberler 3 bin 633 TL

Sordunuz mu bunlara, açlık sınırının 30 bin liralara dayandığı bir ülkede bu gelirlerle nasıl yaşıyorsunuz diye?
Çoğunun günlük kazançları bile bu rakamların çok üzerindedir.
Özel muayenehanesi olan bir profesörün hasta başına aldığı rakamdan haberiniz var mı?
Günde kaç hasta muayene ediyor, biliyor musunuz?

Şu, ikide bir milyarlarca vergi borcunu affettiğiniz müteahhitler konusuna da girip
Okuyucularımın sinirini zıplatmak istemiyorum.

Hadi dediğinizi yapın. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alında alkışlayalım sizi !

İlyas Erbay

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.