blank
Ramazan Akca tarafından
10 Mayıs, 2023 16:10 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Memurlarda Zam Beklentisi

Hürriyetçi Eğitim-Sen İl Temsilcisi Onur  Bayındır; toplumun çeşitli kesimlerine değişen miktarlarda iyileştirmeler yapılırken memurların  her zaman ki gibi unutulduğunu belirterek, " Açılan musluktan bir damla bile içmek memurlara nasip olmamıştır" dedi. Bayındır yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Ülkemizin ağır bir ekonomik krizden geçtiği bu günlerde yaklaşan seçimler nedeniyle siyasi iktidar para musluğunu açmış ve fiilen seçim ekonomisi uygulamaya başlamıştır. Toplumun çeşitli kesimlerine değişen miktarlarda iyileştirmeler yapılırken memurlar her zaman ki gibi unutulmuştur. Açılan musluktan bir damla bile içmek memurlara nasip olmamıştır. 2019 yılında yaptığı açıklamada seçim kaybetsek bile EYT düzenlemesi yapılmayacak diyen Cumhurbaşkanı bu sözünü unutarak seçim öncesi yaş sınırı olmaksızın EYT düzenlemesini hayata geçirmiştir. Bu düzenlemenin bütçeye maliyeti ise 194 Milyar TL olarak kamuoyuna duyurulmuştur. Akabinde en düşük emekli maaşı 7.500 TL’ye , emeklilere dini bayramlar öncesi verilen 1,100 TL’lik ikramiye de 2.000 TL’ye yükseltmiştir. Kamuda görev yapan en düşük işçi maaşının 15 bin TL’ye yükseltilerek ilave yüzde 45 oranında da maaşlarına zam yapılacağının açıklanmasından sonra memurlara  da iyileştirme yapılması yönünde kamuoyunda bir beklenti oluşmuştur. Sayın Cumhurbaşkanı ise memurlara yapılacak iyileştirme için ise Temmuz ayını işaret ederek şu an bir düzenleme yapılmayacağını açıklamıştır. Bu açıklaması milyonlarca memur da hayal kırıklığı yaratmıştır. Türk İş’in araştırmasına göre Nisan ayı açlık sınırı 10.135 TL, yoksulluk sınırı 33.014 TL, bekar bir çalışanın “ yaşama maliyeti” ise 13.167 TL ye yükselmiştir. En düşük memur maaşının  11.848 TL olduğu ülkemizde bu maaş neredeyse açlık sınırı seviyesindedir. Göreve yeni başlayan bir öğretmen 12.400 TL maaş almaktadır. Büyükşehirlerde ortalama ev kiraları ise artık 10 bin TL seviyelerine ulaşmıştır. Soğanın kilosunun 30 TL, bir kilo kıymanın ise 340 TL olduğu günümüzde memurların bu maaşlarla geçinebilmesi olanaksızdır. En büyük banknotumuz olan 200 TL 2009 yılında tedavüle çıktığında yaklaşık 3 çeyrek altın veya 131 dolar alınabiliyordu. Şimdi ise 3 çeyrek altın için 5 bin 645 lira yani 200 TL’lik banknottan 28 tane olması gerekiyor. Bugün ise 200 TL ile sadece 10 dolar alınabiliyor. 2009’da 63 litre benzin alabildiğimiz 200 TL ile şimdi arabalarımızın ibresi bile zor oynamaktadır. TÜİK’e göre Nisan ayı yıllık enflasyon yüzde 43,68 iken ENAG’a göre bu oran yüzde 105,19’dur. Yani memurlar TÜİK ‘en enflasyonuna göre zam almakta, ENAG’ınen flasyonuna göre de yaşamaktadırlar. Bu örnekleri sayfalarca çoğaltmamız mümkündür. Ama tablonun ne kadar vahim olduğunun bu örneklerle anlaşıldığı kanaatindeyiz. İktidara buradan sesleniyoruz ; Memurların Temmuz ayını bekleyecek hali de dermanı da kalmamıştır. En düşük memur maaşı yoksulluk sınırı olan 33 bin 14 TL’nin üzerine çıkarılmalıdır. Memurların alım gücü artırılmalı, enflasyon farkları aylık olarak maaşlara yansıtılmalıdır. Memurların gelir vergisi yüzde 15’e sabitlenmeli ve kira/ulaşım/yemek yardımı düzenlemesi hayata geçirilmelidir. Memurları yok sayarak, görmezden gelerek ya da ucu açık ileriye dönük vaatler vererek zevahiri kurtaracağını düşünenlerin, 5 milyon memur ve ailesinin de 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerde oy kullanacaklarını bilmelerini isteriz. Buradan bir çağrı da kamu çalışanlarına yapmak istiyoruz. Toplu sözleşme masasında varlık gösteremeyen, seçim öncesi açılan musluktan memurun sofrasına bir lokma dahi alamayan bu sarı sendikalara daha ne kadar tahammül edecek siniz ? Sizin hakkınızı savunmak yerine siyasilerin hukukunu koruyan bu sendikalara artık dur demeyecek misiniz ? Bu sendikalardan istifa ederek, sizin hakkınızı savunmak için bugün meydanlara inen Hürriyetçi Eğitim Sen’i yetkili sendika yapmak için maaşlarınızın asgari ücret seviyesine düşmesini mi bekliyor sunuz ? Sizleri artık sararan ve solan sendikamsı yapılardan ayrılarak, emek ve alın teri mücadelesinin adresi olan Hürriyetçiler kervanına davet ediyoruz. Ant Olsun Özgürlüğe" (Hayrettin Yıldırım)
Oluz Höyük kazısında 2 bin 100 yıllık kuş şeklinde asker düdüğü bulundu
blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
23 Aralık, 2024 16:37 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Oluz Höyük kazısında 2 bin 100 yıllık kuş şeklinde asker düdüğü bulundu

Amasya’daki Oluz Höyük hafriyatında kuş biçiminde tasarlanıp pişirilmiş topraktan yapılmış 2 bin 100 yıllık asker düdüğü bulundu. Hafriyat Lideri Prof. Dr. Şevket Dönmez, askerler ortasında haberleşmede kullanıldığını düşündükleri düdüğün Roma’dan evvel bölgede karar süren Mithridatlar Hanedanı’nın en güçlü hükümdarı 6. Mithradates Dönemi’ne ilişkin olduğunu açıkladı.

Basit bir ses çıkarma aleti değil
Üflenmesiyle birlikte çalışır haldeki düdüğün iki kıymetli özelliğinin olduğunu belirten İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk İslam Arkeolojisi Anabilim Kısmı Lideri Prof. Dr. Dönmez, “İlki kolay bir ses çıkarma aleti olmayıp üzerinde bulunan 4 delikle birlikte melodi oluşturma özelliğine sahip. İkinci değeri ise düdükler genelde asker düdüğü olarak Roma kültürüne mal edilen aletler. Ama burada çıkan düdük M.Ö 1. yüzyıla ilişkin.6. Mithridates Dönemi’ne ilişkin. Bu düdükleri Roma’dan evvel Anadolu’ya özgün krallıklarda kullanıldığını düşünüyoruz” diye konuştu.

Yabani bir kaza ya da angut kuşuna benziyor
Düdüğün kuş halinde tasarlanmasının Roma Dönemi’nde de görülen bir gelenek olduğuna değinen Dönmez, “Yabani bir kaza ya da angut kuşuna benzemesi bizim için çok şaşırtan değil. Zira Oluz Höyük’ün yanında Hitit Dönemi’nden beri bir göl olduğunu biliyoruz. Bu gölün ekosistemi güçlü bir kuş cenneti olduğunu biliyoruz. Buradaki kuşların da Oluz Höyüklüler tarafından hakikat biçimde gözlemlendiği, bazen çanak, çömlekler üzerine işlendiğini biliyoruz. Burada da Amasya’ya mahsus endemik bir kuşun düdük üzerinde figürleştiğini söyleyebiliriz” biçiminde konuştu.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın uyguladığı ‘Geleceğe Miras Projesi’ çerçevesinde ilerleyen hafriyatlarda bulunan asker düdüğünün paklık ve konservasyon çalışmalarının tamamlanması sonrası Amasya Müzesi’ne teslim edileceği bildirildi.

Görüş Bildir

blank

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.