Karabük Postası tarafından
18 Ekim, 2021 07:52 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Kuz: “Kadın Her İşin Üstesinden Gelir”

6 Yıl önce aldığı hibe desteğiyle Arıcılığa başlayan Türkan Kuz, bugün hayallerini gerçekleştirmenin gururunu yaşıyor (HABER N. SOYLU)  Eskipazar ilçesi Budaklar Köyünde  'Genç Çiftçi' projesi kapsamında aldığı hibe desteğiyle 6 yıl önce arıcılık yapmaya başlayan Türkan Kuz, "Bir kadın olarak üretime katkı vermekten dolayı mutluyum. Kadın her alanda başarılı olabilir. İlk zamanlar aracılık yapan bir bayan fikri insanlara hoş gelmese de bugün Türkiye'nin her bölgesinde Arıcıkla uğraşan ve başarılı olan kadınlar var" dedi Arıcılığa başladıktan sonra kendi alanında yaptığı araştırmalarla üretimini daha da geliştirdiğini belirten Kuz,  "Her işte olduğu gibi arıcılık işinde de yüksek verim elde etmek için dikkat edilmesi gereken hassas püf noktaları vardır. Arıcılık işine dışarıdan bakıldığı zaman çok kolay gibi durur ama işin içine girdiğiniz zaman işin öyle olmadığını, her geçen gün yeni yeni deneyimler edinerek işin tecrübe ile gelişen bir iş olduğunu daha iyi anlamaya başlıyorsunuz. Hayallerimi gerçekleştirdiğim için mutluyum. Kendi markamı yarattım. Kaliteden ödün vermiyorum. İyi bal yapan fraklı cins arılar alıyorum. Anne arı üretimi yapıyorum. Bu konuda deneyimli Üniversitelerdeki bilim insanları ile istişarelerde bulunarak farklı bölgelerden arı getirerek anne arı üretimi yapıyorum. Arı işi masraflı bir o kadar da meşekatli bir iş. Arı için gerekli ortamı şartları oluşturmanız  lazım. Ama şu da bir gerçek ki mevsimsel değişimler üretimin her alanını etkilediği gibi arıcılığı da etkiliyor. Gündüzleri sıcak olması, gecenin çok soğuk olması arıları olumsuz etkiliyor. İnsanın hayatını sürdürmesi için arı önemli. Arı sadece bal veren değil, insanın yaşamasını sağlayan dengeyi koruyan canlı" dedi 40 Kovanla işe başladığını,  şimdi ise 61 kovana sahip olduğunu anlatan Kuz, "Aslında kovan sayısını  daha da artırmak istiyorum ama, arının beslenmesi için gerekli olan kek ve şurup yapımında kullanılan şeker vb. ürünlerdeki fiyat artışları bizi de etkiliyor. Bu sene yeterince ürün aldım. Pazarım hazır. Bu sene ballarım polenlerim var. İnşallah emeklerimizin karşılığını alırız. Ama başta da belirttiğim gibi imkanı olan tüm bayanlarımız üretime el atsın. Doğa bereketli, yeter ki işleyin üretin. Kadının yapamayacağı iş yok. Kadın her şeyin üstesinden gelir" dedi Balın sadece bir besin kaynağı olmadığını aynı zamanda ilaç olduğunun altını çizen Kuz, "Pandemi döneminde bal ilaç niteliğinde. Vücudu koruyan savunmasını artıran güçlü bir ilaç" dedi

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
26 Haziran, 2025 16:37 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Sıcaklarda çiftçilerin can suyu: Yapay yağmur

Sıcak havaların tesirli olduğu Düzce’de, ziraî eserlerinin yanmasından tasa duyan çiftçiler, yapay yağmur yoluyla tarlalarına can suyu veriyor. 15 ton kapasiteli sulama tankı yapan Muhlis Çiftçi, "Çiftçiler traktörü görür görmez önüne atlıyorlar" dedi.
Düzce’de hava sıcaklıklarının 35 dereceyi aşmasıyla birlikte, çiftçiler mahsullerinin ziyan görmemesi için çeşitli çalışmalar yapıyor. Sulama sistemleri ile tarlalarına su verenlerin yanı sıra, tarlalarının yakınında su kaynağı bulunmayan çiftçiler ise devayı yapay yağmur sisteminde buldu. Düzceli Muhlis Çiftçi, yaz aylarında çiftçilere dayanak olabilmek hedefiyle 15 ton kapasiteli bir sulama tankı yaptı.

"Türkiye’de bu türlü bir sistem yok"
Traktörünün gerisine yaptığı sistem ile sıcak havalarda çiftçilere can suyu taşıyan Çiftçi, "Tamamen kendi imkanlarımla yaptığım tankerle yağmurlama sistemiyle tarlalarda sulama yapıyoruz. Çiftçiler, yüklü olarak mısır, yonca, yulaf ve fındık üzere eserler ekiyor. Kuraklık ve iklim değişikliği nedeniyle biz de bu türlü bir sistem geliştirdik. Taşımalı sulama sistemiyle, makul bir fiyat karşılığında tarlalarda sulama yapıyoruz. Şuanda Türkiye’de bu türlü bir sistem yok. Bunu kendimiz tasarladık. Olağan standartlarda olanlar var fakat kendi projemiz olduğu için Türkiye’de bu sistem tek diyebiliriz. Çiftçiler traktörü görür görmez önüne atlıyorlar" dedi.

"Çiftçiler mağdur"
Muhlis Çiftçi, çiftlilerin mağdur olduğunu tabir ederek, "Çiftçilerin ektiği mısır ve yonca üzere eserler, su yetersizliği nedeniyle kuraklıktan yanıyor. Bizde hem çiftçilerimiz faydalansın hem de ekilenlerin karşılığı alınsın diye bu türlü bir çalışma yapıyoruz. Bir nevi eserlere can suyu veriyor ve verimli bir sulama yapıyoruz" tabirlerini kullandı.

Bizi sosyal medyadan takip edin