Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

KBÜ’de “1512 TÜBİTAK Bireysel Genç Girişim Hızlandırma” programı

Manşet Yayın: 24.10.2023 12:41
Yazar:
KBÜ’de “1512 TÜBİTAK Bireysel Genç Girişim Hızlandırma” programı

Karabük Üniversitesi (KBÜ) Teknokent ile Düzce Üniversitesi Teknopark iş birliğinde “1512 TÜBİTAK Bireysel Genç Girişim Hızlandırma” (BİGG) bilgilendirme programı gerçekleştirildi.

KBÜ Hamit Çepni Konferans Salonu’nda yapılan toplantıya; KBÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, rektör yardımcıları Prof. Dr. Hasan Solmaz, Prof. Dr. İsmail Rakıp Karaş ve Prof. Dr. Elif Çepni, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem Düğenci, Teknokent Genel Müdürü Doç. Dr. Muhammet Tahir Güneşer, Düzce Üniversitesi Teknopark yetkilileri, fakülte dekanları, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Programda konuşma yapan KBÜ Rektörü Kırışık, Teknokent’i önemsediklerini belirtti. Mühendislik ve Teknoloji Fakültesi, Teknokent, Demir Çelik Enstitüsü, Teknoloji Transfer Ofisinin iş birliği içerisinde üretim yapacağı, hayalleri hayata geçireceği yeni bir ekosistem oluşturmak için çaba gösterdiklerini ifade eden Kırışık, “Bu bizim için gerçekten çok önemli. Çünkü bir ülkenin bağımsızlığı önce teknoloji sahasında ilerlemesi ve gelişmesiyle başlar. Belli bir coğrafi alanı yabancı işgalinden, saldırısından koruyamıyorsanız orada bir medeniyet kuramazsınız, hiçbir şeyi geliştiremezsiniz. Önce teknoloji sahasında gelişmek zorundasınız ki, bağımsızlığınızı sağlayabilesiniz ve sürdürebilesiniz. Bunu gerçekleştirmek öncelikli olarak son derece önemli, sonra da bunu sürdürülebilir kılmak, düzenli olarak yeni gelişmeler, yeni buluşlarla çağın ötesinde diğer ülkelere karşı kendinizi koruyabileceğiniz bir teknolojiye sahip olmak son derece önemli. Bunu yaptıktan sonra artık bunun üzerine medeniyetimizi inşa edebiliriz” dedi.

Teknolojik sahada birlikte çalışma kültürünü harekete geçirmeleri gerektiğini anlatan Kırışık, “Birlikte çalışma kültürü noktasında biraz eksiklerimiz olduğunu düşünüyorum. Genelde tek çalışma ağırlıklı bir yapımız var. Bireysel çalışıyoruz, ama kişi tek çalıştığı zaman ilerlemesi sınırlı olur, daha yavaş olur. Birlikte çalıştığınız zaman ayrı bir boyuta geçersiniz. Kendiniz de yaptıklarınıza inanamazsınız. ‘Bunları ben mi söyledim, bunları biz mi yaptık?’ diyebilirsiniz. O yüzden en önemli güçlerimizden bir tanesi birlikte çalışma kültürünü harekete geçirmek” diye konuştu.

“Batı’nın teknoloji hegemonyası, büyük ölçüde kırıldı”

Rektör Kırışık, Düzce Üniversitesi ile bir program kapsamında iş birliği yaptıklarını bildirerek, şunları kaydetti:
“Teknokent’lerimiz arasında iş birliği var. Biz istiyoruz ki, bu iş birliklerini ve birlikte çalışma kültürünü bütün üniversitelerimizle bütün Teknokent’lerimizle, bütün mühendislik fakültelerimiz ile güçlerimizi birleştirerek birlikte çalışma kültürünü zenginleştirelim. Sorunlarımız varsa sorunlarımızı geliştireceğimiz ortak yöntemlerle çözelim ve birlikte Türkiye’yi bilimde birinci sıraya getirmek için çalışalım, gayret edelim. Türkiye’nin bilimde birinci sıraya gelmesi bir hayal değil. Çin üniversitelerini gözlemliyoruz. Geçmişte derece olarak, basamak olarak çok geride olan Çin üniversiteleri inovatif teknolojilerle birlikte son derece yüksek basamaklara doğru çıkmaya başladı. Artık o eski hegemonya, Batı’nın teknoloji hegemonyası, büyük ölçüde kırıldı. Yakın bir zamanda yeni büyük gelişmelere şahit olacağız. O yüzden birlikte çalışma kültürünü geliştirmeye dikkat edelim. İkincisi de büyük Aşık Neşet Ertaş’ın dediği gibi ‘aşk ile çalışan yorulmaz’ ifadesini kendimize rehber edinelim. Büyük bir aşk ve şevkle çalıştığımız zaman, birlikte üretmeye başladığımız zaman, bizim bileğimizi hiç kimsenin bükebileceğine inanmıyorum. O halde Türkiye Yüzyılı başlamıştır. Türkiye Yüzyılında, Türkiye dünyada birinci bilim gücü olmalıdır, birinci sıraya gelmelidir.”
Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir de, “Türkiye’mizin ikinci yüzyılına giriyoruz. İlk yüzyılı çok güzel şekilde tamamladık, ikinci yüzyıl çok önemli. Burada bilim, teknoloji ve sanayiyi önemsiyorum. Yüksek teknoloji üretmemiz gerekiyor. Ben bilim, teknoloji ve sanayiyi bir ağaca benzetiyorum. Ağacın toprağı bilim, toprak yani üniversiteler bilim yapıyor, ağaç teknoloji, meyveleri de sanayi. Türkiye’nin ikinci yüzyıldaki hedefi olarak yüksek teknolojiye sahip, sözü dinlenen, gücü hissedilen, gücünü herkesin anladığı bir ülke olmasını temenni ediyorum. Öyle olacağına da inanıyorum. Burada bilimde bizim görevimiz, Türkiye’nin muasır medeniyetlerin üzerine geçip bilim ve teknoloji üreten ülke olmasını diliyorum. İnşallah öyle de olacak. Bu temenniler ile hepinize saygılar sunuyor, teşekkür ediyorum” değerlendirmesinde bulundu.

Program soru cevap bölümünün ardından gerçekleşen hediye takdimi ile sona erdi. (İHA)

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

’Survivor’ değil ’Köyvayvır’

Gündem Yayın: 04.05.2024 16:48
İhlas Haber Ajansı
’Survivor’ değil ’Köyvayvır’

Artvin merkeze bağlı Ormanlı köyünde çocukların tatillerde evde kalıp telefonla zaman geçirmemesi için oluşturulan ve adına ’Köyvayvır’ ismi verilen ’Survivor’ tarzı spor parkuru başta çocukların olmak üzere her yaştan vatandaşın ilgisini çekiyor.

Merkeze bağlı Ormanlı Köyünde Ayhan ve İbrahim Kırçiçek tarafından orman içerisinde trafiğe kapalı bir alanda spor parkuru kuruldu. Yaklaşık 100 metrelik alanda 12 engelden oluşan parkurda kendi aralarında yarışma yapan çocuklar engelleri bir bir geçerek birinci olmak için kıyasıya mücadele ediyor.

Parkuru geçtiğimiz Ramazan Bayramı tatilinde çocuklar için yaptıklarını belirten İbrahim Kırçiçek “Sülalemiz çok kalabalık bizim. Köyde Ramazan Bayramı tatilinde bir araya gedik, oturduk, bayağı kalabalıktık. Baktık çocuklar telefona koşuyor, tablete koşuyor birbirleriyle telefon tablet yarışı yapıyor. ’Bu çocukları bu telefon ve tabletten kurtarmak için ne yapabiliriz?’ diye düşündük. Sonra Survivor tarzı bir parkur oluşturmaya karar verdik. Buranın yolu kapalı doğa ile iç içe. Bu şekilde çocukların eğleneceğini düşündüğümüz için parkur yaptık. İlk önce parkurumuz 3 engelden oluşuyordu çocuklarımız yorulmasın diye baktık rağbet artınca bizde heveslenince 12 parkura çıkardık bunu. 12 parkurda yarışıpta finale gelmek çok güzel oluyor. Yorucu oluyor ama çok eğlenceli olduğu için çocuklarımız devamlı parkura gitmek istiyor ve burada yarışmak istiyor. Çok güzel oldu ve çok mutluyuz” dedi.

Cengiz Kırçiçek (41) ise yaptığı açıklamada “Orman içinde farklı bir etkinlik yapmak için böyle bir şey düşündük. Genç kardeşlerimizin uğraşlarıyla parkurumuzu yaptık. Amacımız hem eğlenmek hem köyümüzü tanıtmak hem de ülke babında gençlerin neler yapabileceğini göstermek amacıyla böyle bir etkinlik yapmak istedik. Buraya çevre illerden, şehirlerden gençlerimizi bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Parkurda yarışan 9 yaşındaki Şeyma Kırçiçek ise boş zamanlarında akraba ve arkadaşları ile gelip parkurda yarıştıklarını ifade ederek “Parkuru görünce heyecanlandık birazda mutlu olduk. Arkadaşlarımda yarıştım genel olarak aslında biraz sürünme zor geliyor. Çok heyecanlı” diye konuştu.