blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
06 Mayıs, 2025 00:37 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

KBÜ öğrencilerinden SineKültür Kısa Film Festivali’nde çifte başarı

Karabük Üniversitesi(KBÜ) öğrencileri, İstanbul Kültür Üniversitesi tarafından düzenlenen SineKültür Kısa Sinema Festivali’nde iki belgesel sinemayla finale kalarak kıymetli bir muvaffakiyete imza attı.
İstanbul Kültür Üniversitesi tarafından bu yıl 6.’sı düzenlenen SineKültür Üniversiteler Ortası Kısa Sinema Festivali’nde, Safranbolu Türker İnanoğlu İrtibat Fakültesinin iki başka belgesel sineması finale kalma başarısı gösterdi.
Radyo, Televizyon ve Sinema Kısmı 4. sınıf öğrencileri tarafından hazırlanan "Cam Adam" ve "Doğan" isimli belgesel sinemalar, güçlü kıssaları ve etkileyici sinematografileriyle heyet üyeleri tarafından finale layık görüldü.
"Cam Adam" belgeseli, Adana’da yaşayan ve "cam kemik" hastalığına karşın hayat gayretini sürdüren Zekeriya Ünal’ın hayat hikayesini mevzu alıyor. Sinemanın direktörlüğünü Ahmet Hakan Kurt, manzara direktörlüğünü Yusuf Karaaslan üstlenirken; sinema takımında ayrıyeten Kerim Demirtaş, Tolga Yüksel ve Tunahan Mirza Gülen vazife aldı.
"Doğan" isimli belgesel ise Çankırı’da yaşayan ve görme pürüzüne karşın kendi ömrünü muvaffakiyetle sürdüren Doğan Yurt’un hayatına odaklanıyor. Bu belgeselin direktörlüğünü ise Enes Sirkeci, imaj direktörlüğünü de Süleyman Yıldız üstlenirken; sinema takımında Buğra Karadeniz, Fidan Çaça, Gülüzar Sur ve Damla Kaya yer aldı.
"Cam Adam" ve "Doğan" isimli belgesel sinemaların akademik danışmanlığını ise Radyo, Televizyon ve Sinema Kısmı öğretim üyesi Doç. Dr. Burak Türten yaptı.
Festival, 14-16 Mayıs 2025 tarihleri ortasında İstanbul Kültür Üniversitesi Ataköy Yerleşkesi’nde düzenlenecek. Üç gün sürecek olan şenlikte finalist sinemaların gösterimleri yapılacak, atölye çalışmaları ve söyleşiler gerçekleştirilecek.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
İlyas Erbay tarafından
27 Temmuz, 2025 13:11 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

BİR ÜLKE İÇİN EN TEHLİKELİSİ !

Bir ülke için en tehlikelisi hedef kitlesi yığın olan yönetimlerdir!
Olayları analiz edebilen, yanlışın ortağı olmayı reddeden, hesap sorabilen, farkındalığı yüksek, eğitimli ve bilinçli bir toplum bu tür yönetimlerin işine gelmez. Onlar varlıklarını sürdürebilmek için, kendilerine kayıtsız, şartsız biat eden yığınlar yaratmaya çaba gösterirler.

Floransalı düşünür, İtalyan Rönesans hareketinin en önemli figürlerinden
Niccolò Machiavelli, toplum ve yığın'ı şöyle tanımlıyor;
"İnsan aklı kadar görür.
Soru sormayan, sorgulamayan, araştırmayan insan manipüle edilebilir bir karakterdedir.
Cahilde, kendini geliştirmeyen sığ insanlarda; alt beyin ve vahşi dürtüler baskındır.
İnsan yığınları yalancıya kızmaz.
Kendiside yalancıdır da ondan.
İnsan yığınları yoksula kızar. "Aptallığından" der.
"Yığın", "toplum" değildir.
Yığın, otoriteye itaat ederek hareket eder. Yığın'ı etkilemek, manipüle etmek, yönlendirmek daha kolaydır."

Bilinçli toplum; Farkındalığı yüksek, olayları analiz edebilen, yanlışa tepki veren, nereye gittiğini düşünen, yanlışın ortağı olmayı reddeden, hesap sorabilen, yaşamı kendi iradesiyle yönlendirebilme yetisine sahip, kişisel sorumluluğunun farkında olan insanlardan meydana gelir..
Toplumsal bilinç, yüksek insani değerlere sahip olmayı gerektirir. Okuyan, araştıran, sorgulayan, analitik düşünebilen insanlar, bilinçli toplumun değerli bireyleridir.

Kişisel değerler; karşılıklı ilişkilerde doğrudan veya dolaylı olarak ortaya çıkan sevgi, dürüst olma, bağlılık, saygı, nezaket, adil olma, açık düşünebilme, kontroller kurabilme, empati yapabilme ve farkındalık gibi kavramlar bütünüdür. Tüm bunlar, uyumlu ve huzurlu yaşamın olmazsa olmazlarıdır. Üstün İnsani değerler; yaşamı güzelleştirir ve hayatı anlamlı kılar.

Siyasetin, siyasetçinin sık sık başvurduğu; algı yönetimi, gündem değiştirme, yönlendirme gibi yöntemler Yığınlar üzerinde etkili olur.
Toplum ise, bilinçli bireylerden oluştuğu için, araştırır, sorgular, örgütlenir. Ülkesi ve geleceği sözkonusu olduğunda daha cesaretlidir.Siyasetçinin oyuncağı olmaz.
Bilinçli bireylerden oluşan toplumlar asla bu tür tuzaklara düşmezler. Bilinçli toplumları, manipüle edemezsin, güdemezsin!

Toplum ile yığını birbirinden ayıran faktörlerden biri de eğitimdir. Yığınlar, çoğunlukla eğitimsiz, cahil insan topluluklarıdır. Okuyan, araştıran, sorgulayan insanı kolay kolay kandıramazsınız. Hedef kitlesi yığın olan siyasi oluşumlar bu yüzden eğitimli insanlardan, bilinçli toplumlardan hazetmezler.
Tercihi yığın olan yönetimler; ülkesini ve insanını düşünmez!
Onlar için önemli olan kendi ikballeridir!

Şimdi şu soruyu kendi kendimize soralım. Toplum muyuz?
Yığın mıyız?

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.