Karabük’te orman işçilerinin yanına gelen yavru ayı koruma altına alındı
Karabük'te orman işçilerinin yanına gelen yavru ayı koruma altına alındı.
Keltepe mevkiinde çalışan orman işçilerinin yanına yavru ayı geldi. İlk başta annesinin yanında olabileceğini düşünen işçiler yavru ayıya yaklaşmayarak bir süre bekledi. Ancak herhangi bir iz görülmeyince işçilerden biri koruma altına almak istediği yavru ayıyı traktör kabinine aldı. O anlar işçiler tarafından cep telefonu kamerasıyla kaydedilirken yavru ayının sevimli halleri tebessüm ettirdi. Bir süre işçilerle birlikte kalan yavru ayı ihbarla bölgeye gelen Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü ekiplerine teslim edildi. Sağlık kontrolleri yapılacak olan yavrunun, uygun bir yaban hayatı merkezine götürüleceği öğrenildi.
Safranbolu’nun unutulmuş kültürel mirası gün yüzüne çıkıyor
Karabük Üniversitesi Safranbolu MYO El Sanatları Bölüm Başkanı Durmuş Gür, “Safranbolu Kıranköy’de Gayrimüslimlere Ait İşlikler (Şarapbana)” adlı makalesinin yayınlanmasının ardından Safranbolu evlerindeki unutulmuş kültürel miras değerlerinin önemine dikkat çekti.
Dr. Öğr. Üyesi Durmuş Gür, yaptığı açıklamada, Roma ve Bizans döneminde tarım ve ticaretin yoğun olarak yapıldığı Paflagonya bölgesinde Safranbolu'nun tarih boyunca önemli bir merkez olduğunu belirtti.
Gür, Safranbolu’nun Osmanlı dönemiyle birlikte önemli yapılar ve ticaret ağlarıyla öne çıktığını, bölgedeki tarımsal ürünler arasında safran ve üzümün ön planda olduğunu vurguladı. İklim, toprak ve su kaynaklarının yanı sıra, Safranbolu’nun Karadeniz’e yakınlığı sayesinde ticari ağların geliştiğine işaret eden Gür, bölgedeki üzüm bağlarının uzun yıllardır şarap ve sirke üretiminde kullanıldığını kaydetti.
Gür, özellikle Roma ve Bizans dönemlerinde bağların içi ve yakınındaki şarap işliklerinde üretim yapıldığını, Osmanlı döneminde ise bu üretimin evlerde, gayrimüslimlerin zemin katlarındaki şarapbanalarda gerçekleştirildiğini belirtti. 1923-1924 yıllarına kadar Yazıköy ve Kıranköy’de gayrimüslimlerin evlerindeki şarapbanalarda üzüm suyu sıkılarak şarap ve sirke üretildiğinin tespit edildiğini ifade etti.
Çalışma kapsamında, günümüze ulaşmış ve iyi durumda olan Kıranköy, Yazıköy ve Yörük Köyü’nde 20’den fazla sirke ve şarap işlikleri incelendi. Gür, bu yapıların tarihçe, tipoloji, mimari özellikleri, kullanılan malzemeler, teknik ve üslup detayları ile ikonografi ve korunma durumlarının değerlendirildiğini söyledi.
Elde edilen verilerin bölgenin şarap üretimindeki önemini ortaya koyduğunu belirten Gür, kültürel mirasın korunması ve gelecek nesillere aktarılması adına bu yapıların büyük önem taşıdığını sözlerine ekledi.
Saffronia 1900 konak ise 125 yıllık taş levhalarla oluşturulmuş işliği ile benzersiz bir örnek sunuyor.