Tarımsal ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Karabük İrtibat Ofisi Karabük Ticaret ve Sanayi Odası binasının ikinci katında faaliyete başladı.
Avrupa Birliği ve ülkemizin ortak finansman destekleriyle önceden 42 ilde verilen IPARD desteklerinden 2024 yılı itibariyle Karabük İli de faydalanmaya başlayacak.
Karabük'te IPARD Desteklerinin verilmesinde yetkili kuruluş olan Tarımsal ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Karabük İrtibat Ofisi Karabük Ticaret ve Sanayi Odası’nın 2.katında yer tahsisi ile hizmet vermeye başladı. İrtibat ofisinin hizmete başlamasıyla TKDK Koordinatörü Emre Akbıyık, İrtibat Ofisi Uzmanları Murat Erkan ve Tuğba Mutlu, Karabük TSO Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Çapraz'ı ziyaret ederek kurum faaliyetleri hakkında bilgilendirmede bulundu.
TKDK Koordinatörü Emre Akbıyık TKDK'nın faaliyetleri ve IPARD projeleri hakkında verdiği bilgide; ’’Karabük İlinde faaliyet gösterecek olan TKDK kurulmasında ve faaliyete geçmesinde destekleri nedeniyle Karabük Ticaret ve Sanayi Odasının meclis ve yönetim kurullarına teşekkür ediyorum. TKDK Karabük İrtibat Ofisi ikipersoneliyle İPARD Projelerinin 2024 yılı itibariyle faydalanılması konusunda faaliyet gösterecektir. Kırsal Kalkınma Programı IPARD kapsamında, Süt Üreten Tarımsal İşletmelere Yatırım, Et Üreten Tarımsal İşletmelere Yatırım, Süt ve Süt Ürünlerin İşlenmesi ve Pazarlanması, Et ve Et Ürünlerinin İşlenmesi ve Pazarlanması, Meyve ve Sebzelerin İşlenmesi ve Pazarlanması, Su Ürünlerinin İşlenmesi ve Pazarlanması, Çiftlik Faaliyetlerin Çeşitlendirilmesi ve Geliştirilmesi (Arıcılık, Tıbbi Aromatik Bitkiler ve Süs Bitkiler), Yerel Ürünler ve Mikro İşletmelerin Geliştirilmesi, Kırsal Turizm ve Kültür Balıkçılığının Geliştirilmesine yönelik yatırımlar desteklenecek ve söz konusu yatırımlara; %50 ile %75 arasında karşılıksız hibe desteği sağlanacak. Geri ödemesiz hibe desteklerden yararlanıcıların yapacakları yatırımlar, KDV, ÖTV, gelir vergisi, kurumlar vergisi ve gümrük vergisinden muaf olacak. Yapılacak olan yatırımlarda Maliye Bakanlığı’ndan alınacak “Vergi Muafiyeti Belgesi” ile vergi ödenmeyecek." dedi.
Karabük Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Fatih Çapraz da yaptığı açıklamada, "Daha önce 42 ilde verilen AB ve Ülkemiz destekli IPARD fonlarından İlimizin de yararlanması amacıyla yıllardır çaba sarf edilmiştir. Gelinen bu noktada İlimizin IPARD proje desteklerinden faydalanmasını büyük bir aşama olarak görüyorum.Bu desteklerden faydalanacak ilimizin de kapsama alınmasını sağlayan kurum ve kuruluşlarımıza teşekkürlerimizi sunuyorum.Oda olarak İlimizde yeni girişimlerin ve istihdamların yaratılmasında fayda sağlayacağına inandığımız TKDK kurumuna yer tahsisimizle destek vererek öncelikli ve hızlıca IPARD desteklerinin tanıtılmasını amaçlıyoruz. Bu vesileyle faaliyete başlayan TKDK'nın İlimize hayırlı işlere vesile olmasını diliyorum." dedi.
Ziyaret, Karabük TSO 2.katında bulunan TKDK Karabük İrtibat Ofisi’nin gezilmesiyle sona erdi. (Yusuf Korkmaz)
İHMAL EDEREK SONUNDA BÜYÜK BEKA SORUNU HALİNE GETİRDİK !
Tarımı ihmal ülkeye ihanettir. Anadolu toprakları 300 milyon nüfusa yetebilecek bir potansiyele sahipken, bugün maalesef kendi kendine yetemiyor. Tarıma dair ne varsa gübresinden tohumuna kadar ithal ediyoruz. Bunun için milyarlarca dolar ödüyoruz. Bizim kadar tarım ithalatı yapan kaç ülke var?
Demoğrafik yapımızın bozulmasından tutun sınırlarımızın dibindeki yeni oluşumlara kadar o kadar büyük beka sorunlarımız varken, birde tarımı beka sorunu haline getirdik. Tarım milli meseledir, siyaset üstüdür. Şimdi bu yazdıklarımı okuyunca, "Tarım ihmal edilmemiştir çiftçimizin yanındayız, çok büyük destekler veriyoruz" diyenler olacaktır. O yüzden mi bir zamanlar bu ülkede yetişen yüzlerce ürünü yüzlerce milyar dolar ödeyerek, dünyanın her yerinden ithal ediyoruz ?
Ülkemizde tarım arazileri büyük bir hızla azalıyor, buna bağlı olarak kırsaldaki genç nüfusda azalıyor. Yüksek üretim maliyetleri nedeniyle çiftçi üretmekte isteksiz davranıyor. Nitekim yüzölçümü 78,35 milyon hektar olan Türkiye'nin, uzun ömürlü bitkilerle beraber toplam arazi miktarı son 20 yılda 26,6 milyon hektardan 23,9 milyon hektara geriledi.
Artan ülke nüfusuna oranla artması gereken tarım arazilerimiz; son 20 yılda yüzde 9 oranında azaldı. Bunun temel nedenlerinden biri tarım arazilerinin turizm ve madencilikte kullanılması, ikinci neden tarım arazilerinin yerleşime açılması.
2002 yılında % 35 olan tarım sektöründe çalışanların oranı 2024 yılı itibariyle 14.8 e düşmüş. Çiftçinin borcu 20 yılda 187 kat artmış. 2005 yılında 5 milyar TL olan çiftçinin borç tutarı 2025 yılında 935 milyar TL olmuş Bu sürede çiftçiye verilen destek ise sadece 33 kat artmış.
Aşağıda sıraladığım şu maddelere parti programında yer veren ve milletimize bunların kararlılıkla, taviz vermeden uygulanacağını garanti eden bir muhalefet partisi var mı?
1.) Geçmişte, tarımda kendi kendine yeten ülkemizi; Başlatacağımız büyük tarım seferberliği ile tekrar hem kendi kendine yeten hemde tarım ürünleri ihraç eden bir ülke haline getireceğiz. 2.) Elektriği kamulaştırarak halkımızın ucuz elektrik tüketmesini sağlayacağız. Özelleştirilen tüm stratejik kurumlarımızı ve fabrikalarımızı tekrar devlet güvencesine alacağız. Ülkemizin en büyük sorunu olan işsizliğin önüne geçmek için süratle yeni fabrikalar ve iş yerleri açacağız. 3.) Tarımla birlikte en çok ihmal edilen eğitimde gerçek bir reform yaparak çağı yakalayan dünya ile rekabet edebilen bir eğitim sistemini hayata geçireceğiz. 4.) Bilimde; teknoloji ve arge de dünya ile rekabet edebilen bir ülke olmanın yollarını açacağız.Teknik eğitime ağırlık vereceğiz. 5.) Her türlü görevlendirmede mutlaka liyakati esas alacağız. 6.) Devlet ihalelerini adam kayırmadan açık ve şeffaf bir şekilde hak eden şirketlere vereceğiz. Ülkenin acil ve hayatı yatırımlarına öncelik vereceğiz. 7.) İsrafa şatafata, saltanata ve gereksiz harcamalara son vereceğiz. 8.) Üniversitelerimiz kendi rektörlerini kendileri seçecek. Bilim adamlarımız özgürce korkmadan düşüncelerini ifade edebebilecekler.
) Kuvvetler ayrılığı, hukukun üstünlüğü ve bağımsız yargıyı mutlaka hâkim kılacağız. 10.) Düzensiz göç mutlaka önlenecek. Ülkenin demografik yapısının bozulmasına asla müsaade edilmeyecek. Ülkenin her yerinde diledikleri gibi ikamet eden, en büyük kentlerde kendilerine istedileri gibi “gettolar” yaratan ve doğumlar nedeniyle sayıları hızla artan Suriyeliler uygun şartlar sağlanarak en kısa sürede ülkelerine geri gönderilecek.
Bana göre, bu hükümlerin tamamını parti programına koyan ve kararlılıkla hayata geçirebileceğine halkı ikna edebilen bir muhalefet ne yazık ki yok! Çeşitli muhalefet partilerinin programlarında yazdıklarımın bir kısmı farklı cümlelerle mutlaka vardır. Ancak, açık, net ve gerçekçi çözüm yollarıyla yer almadığı kanaatindeyim.
İşte bu nedenle ülkede iktidar kadar muhalefet sorunu da vardır.