Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

“Kanser her evrede tedavi edilebilir bir hastalıktır”

Sağlık Yayın: 02.04.2024 20:12
İhlas Haber Ajansı

Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. İdris Yücel, kanserin her evrede tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu ancak erken evrede teşhis edilen hastalığın daha kolay tedavi edildiğini söyledi.

Medicana Sağlık Grubu Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. İdris Yücel, kanser hastalığının tanısı, tedavisi ve sonrası hakkında merak edilen soruları yanıtladı. Kanser hücretlerinin kontrol çoğalmasına dikkat çeken Prof. Dr. Yücel, “Kanserde hücreler ölmüyorlar, kontrolsüz şekilde çoğalıyorlar. Bu hücre ölümü belli bir düzen ve hiyerarşi içinde oluyor yalnız kanserde bu hücreler ölmüyorlar ve kontrolsüz şekilde çoğalıyorlar. Kanser tedavisi çok yönlüdür, her kanseri türü, organı hücre yapısına göre tedavisi değişir. Tedavi yöntemleri çok çeşitli cerrahi, radyoterapi, kemoterapi, hormon terapi, biyolojik ajanlar, akıllı ilaçlar gibi çok seçenek var. Bazen kombine olarak kullanılır bazen de biri odaklı ilerlenebilir” dedi.

“Kanser her evrede tedavi edilebilir bir hastalıktır”

Kanserin her evrede tedavi edilebilir bir hastalık olduğuna değinen Medicana International Samsun Hastanesi doktorlarından Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. İdris Yücel, “Kadınlarda meme kanseri erkeklerdeyse prostat kanseri daha sık görülür. Kanser her evrede tedavi edilebilir bir hastalıktır. Yalnız erken evrenin tedavisi daha kolaydır. Tedavi; kanser cinsi, organ türü, yerine ve evresine göre değişir. Erken evrede tedavi önemlidir yalnız bazı kanser türlerinde ileri evrede tedavi mümkündür. Kanser çok çeşitli belirtiler gösterebilir. Hangi organa ait bir kanser olduğuna bağlıdır. Örneğin her 8 kadından 1’inin meme kanserine yakalanma riski var. Meme dışarda bir organ olduğu için kadınlarımızın yakalama şansı daha büyük. Tarama yöntemleri de mevcut. Ailede kolon kanseri varsa kolonoskopi ile tarama yapılabilir. 50 yaşını geçmiş herkes aslında kolonoskopi yaptırabilir” diye konuştu.

“Kanserin yüzde 40’ı alınacak önlemlerle önlenebilir”

Düzenli ve sağlıklı beslenmenin kansere yakalanma riskini düşürdüğünü dile getiren Prof. Dr. Yücel, “Hasta, çevresiyle ilişkisini sınırlandırmamalıdır. Yalnız hasta kemoterapi alıyorsa bağışıklık sistemi zedeleniyor, bu da kişinin bağışıklığının düşmesine neden oluyor. Bu durumda fazla insanla temas sonrası enfeksiyon kapabilir bu nedenle bir kısıtlama söz konusudur. Yoksa kişi kanserinden dolayı çevresinden hayattan soyutlanmamalı, tam tersi hayatın içinde olmalıdır. Beslenme şekli olarak eti makul seviyede, yağı az miktarda tükettiğimizde ve yeşilliğe ağırlık verdiğimizde çeşitli kanserden korunabilirsiniz. Beslenme alışkanlıkları kanserin korunmasında önemli. Kanserin yüzde 40’ı alınacak önlemlerle önlenebilir. Kanser tedavisinde bitkisel ürün kullanımının yeri yoktur. Fitoterapi ile hiçbir kanser türü tedavi edilemedi. Kanser tedavisinde bunca yıldır yeni tedaviler geliştiriliyor, kanserin ot ile bir tedavi süreci yoktur” şeklinde konuştu.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Genç kız hastaneye komada geldi, yürüyerek çıkti

Sağlık Yayın: 21.05.2024 16:48
İhlas Haber Ajansı

Samsun’da beynindeki 4 santimetre çapındaki damar yumağı (intrakranial arteriovenöz malformasyon) nedeniyle koma halinde Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan genç kız, ameliyat edildikten sonra hastaneden yürüyerek çıktı.

Samsun’da yaşayan 23 yaşındaki Bahar Köse, şiddetli baş ağrısı ve şuur bulanıklığı şikayetiyle Çarşamba Devlet Hastanesi’ne başvurdu. Hastaya çekilen bilgisayarlı tomografide beyin sağ yarımında kranial kanama ile uyumlu durumlar tespit edilmesi üzerine hasta, Sağlık Bakanlığı, Samsun İl Sağlık Müdürlüğü’ne bağlı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi. Burada Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Vaner Köksal tarafından kanamaya yönelik operasyon gerçekleştirildi. Operasyon esnasında hastada kafa içi damar yumağı tespit edildi. Hastanın mevcut kanaması boşaltılarak girişimsel radyoloji tarafından anjiyografi işlemi yapıldı. Hastanın anjiyografi işleminde beyin sağ yarımındaki kafa içi damar yumağı detaylıca ortaya konuldu. Beyin cerrahisi ve girişimsel radyoloji tarafından birlikte yapılan değerlendirmeler sonucunda arteriovenöz malformasyonun endovasküler (damar içerisinden) yöntemle tedavisinin yapılmasına karar verildi. Girişimsel Radyoloji Uzmanı Doç. Dr. Hasan Gündoğdu ve ekibi tarafından hastanın ameliyatı başarıyla gerçekleştirildi.

“Ölümle sonuçlanabilecek bir durumla karşı karşıya kalabilirdi”

Yapılan işlem hakkında bilgi veren Girişimsel Radyoloji Uzmanı Doç. Dr. Hasan Gündoğdu, “Hastamız Çarşamba Devlet Hastanesi’ne beyine kanaması nedeniyle başvurdu. Burada yapılan tomografisinde beyin için bir kanama tespit edildi. Hastamız akabinde hastanemize gönderildi. Burada Dr. Vaner Köksal hocamız hastamızı opera etti ve kanamasını boşalttıktan sonra orada damar yumağı tespit edildi. Sonrasında hastamızı girişimsel radyolojik ünitemize alarak anjiyosunu ardından da işlemini gerçekleştirdik. 2 ay aradan sonra hastanın genel durumu iyidir. Şu anda normal konuşmasını, fonksiyonlarını gerçekleştirebiliyor. Bu operasyonu hem beyin cerrahisi ile yapabilme adına hem de hastanemizde ilk defa böyle bir beyin yumağı tedavisini sağlamak bize gurur verdi. Bundan sonrada hastalarımızı bu şekilde tedavi etmeye gayret göstereceğiz. Bu hastalar intrakranial kanama geçirmesi nedeniyle gerek felç kalma, gerekse ölüm riski yüksek hastalardır. Hasta bir kez daha kanasaydı muhtemelen ölümle sonuçlanabilecek bir durumla karşı karşıya kalabilirdi” dedi.

“Başarılı şekilde bir damar yumağını bertaraf etmiş olduk”

Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Vaner Köksal ise “Kanı boşaltıp, beyni rahatlatıcı bir ameliyat gerçekleştirdim. Buna sebep olan problemi kendi gözlerimle gördüm. O an ameliyatla zorlayarak çıkartabilirdik ama beyin dokusuna daha çok zarar verebilirdik. Damar yumağı küçültebilecek bir işleme karar verdik. Dr. Hasan beyden yardım istedim. Ameliyat sonrası beyinde oluşan bir damar yumağı için, bu damar yumağını besleyen damarları Hasan Bey kapattı. Kanamanın tekrarını engellemiş olduk. Hastamıza bu işlem sırasında tek bir yansıması oluşmadı. Başarılı şekilde bir damar yumağını bertaraf etmiş olduk” diye konuştu.