Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
17 Eylül, 2024 00:37 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

Kahverengi kokarcada ‘cezbet-yok et’ dönemi

Ordu’da fındık başta olmak üzere tarım alanlarında ciddi zararlara neden olan kahverengi kokarcaya karşı ‘cezbet-yok et’ mücadelesi başlatıldı. İlde yoğunluk olan bölgelere bin 400 feromon ve 600 adet feromon tuzak konumlandırılırken, İl Tarım ve Orman Müdürü Kemal Yılmaz, bu sayede ciddi bir kokarca imha edildiğini söyledi.
Karadeniz Bölgesi’nde etkili olan ve fındığın yanı sıra diğer tarım ürünlerine de ciddi zarar veren kahverengi kokarca ile mücadele sürüyor. 2023 yılında Ordu’nun Fatsa ve civar ilçelerinde yoğun olarak görülmeye başlanan, bu süreçte kimyasal, biyolojik ve mekanik olarak mücadele edilen kahverengi kokarca, 2024 yılında Ordu’da özellikle fındığa zarar verdi.
Kokarcaya karşı gerçekleştirilen mücadelelere ek olarak, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılan feromon tuzak ile cezbet-yok et mücadelesi başlatıldı. Bu sayede kahverengi kokarcalar bir noktada toplanırken, az ilaçlama ile daha fazla verim elde ediliyor.

“Kahverengi kokarca 35 ilimizde takip altında”
Ordu İl Tarım ve Orman Müdürü Kemal Yılmaz, çok hızlı üreyebilen ve yılda 200 yavru yapabilen bir zararlı olan kahverengi kokarcanın istilacı bir tür olduğunu, dünyanın değişik yerlerinde de zararlar yaptığını söyledi. Şu anda Amerika’nın 1996 yılından bu yana kahverengi kokarca ile mücadele ettiğini, Avrupa ülkelerinde görülen bir zararlı olan kokarcanın 2014 yılından bu yana Gürcistan ve Rusya’da da ciddi zararlara neden olduğunu belirten Yılmaz, “Bu zararlı ilimizde 2023 yılında özellikle görülmeye başladı. Tarım ve Orman Bakanlığımız tarafından görevlendirilen Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü bu zararlının yayılımını takip etmek amacıyla görevlendirilmişti ve tüm Karadeniz illerine yapışkan tuzaklar asılmak suretiyle zararlının ülkemiz genelindeki yayılımı takip ediliyordu. Şu anda bu zararlı 35 ilimizde takip altında, gerekli mücadele çalışmaları da yapılıyor” dedi.

“Yapılan mücadele çalışmaları ile bugün çok daha büyük bir zararın oluşmasının önüne geçmiş olduk”
Geçen yıllarda yapılan mücadele çalışmalarının zararı azaltsa da kahverengi kokarcanın 2024 yılında bölgede etkili olduğunu belirten Yılmaz, "Biyoteknik mücadele amacıyla bir feromon tuzak, bakanlığımız tarafından ruhsatlandırıldı, şu anda mücadele bize çok ciddi katkılar sağlıyor. Geçen yıl yapılan onca çalışmaya rağmen kahverengi kokarca, bu sene fındık bahçelerimizde maalesef arzu etmediğimiz zararlara neden oldu. Randıman düşüklüğüne neden oldu, bazı üreticilerimiz fındığını toplamadı. Ancak geçmiş yıl yapılan bu mücadele çalışmaları olmasaydı bugün belki çok daha farklı şeyleri konuşuyor olacaktık. Neticede bu yapılan mücadele çalışmaları ile belki bugün çok daha büyük bir zararın oluşmasının da önüne geçmiş olduk” ifadelerine yer verdi.

“Feromon ve tuzaklar kokarcaları bir bölgede topluyor”
“Geçen yıllarda yaşadığımız tecrübeleri ve eksikleri göz önünde bulundurarak, bu sene daha güçlü bir şekilde devlet ve millet el ele vererek, tüm sektör paydaşlarımızın katılımı ile üreticimiz de işin merkezinde olduğu bir mücadeleyi gerçekleştirmek istiyoruz” diyen İl Tarım ve Orman Müdürü Yılmaz, “Çok etkili bir yöntem olan ‘cezbet, yok et’ yöntemi kullanıyoruz. Bu yöntemde feromonlar ve tuzaklar kullanıyoruz. Bu tuzakları ve feromonları kokarca yoğunluğunun fazla olduğu alanlara asmak suretiyle asıyoruz, bu asılan feromon toplanma hormonu salgılıyor ve kahverengi kokarcaların o alana yoğunlaşmasını sağlıyor. Dolayısıyla yoğunlaşmanın olduğu alanda hızlı bir şekilde çok ciddi bir şekilde kokarcaların toplandığını görüyoruz. Bu alanı da ilaçlamak suretiyle oraya toplanan kokarcaları imha etmiş oluyoruz” şeklinde konuştu.

“Çok ciddi bir kokarca imha ediyoruz”
Yılmaz, Ordu’da yoğun olan bölgelerde bin 400 adet feromon, 600 adet ise feromon tuzağın yerleştirildiğini, bu sayede çok ciddi bir kokarca imhası yapıldığını belirterek şöyle konuştu:
“Kokarcaları bir araya topladığımız için daha az alanı ilaçlamış oluyoruz ve çevre kirliliğinin önüne geçmiş ve aynı zamanda daha az ilaçla daha etkili bir mücadele gerçekleştirmiş oluyoruz. Ekim ayının sonlarına kadar bu cezbet ve yok et yöntemi ile kokarcalar kışlağa girmeden ciddi manada popülasyonu azaltmak istiyoruz, buna çalışıyoruz. Bunda da çok güzel neticeler geliyor, şu anda bin 400 feromon, 600 tane de feromon tuzağı sahaya yoğun olan yerlere yerleştirdik, bunların takibini yapıp ilaçlamalarını da yapıyoruz. Çok ciddi bir şekilde kokarca imha ediyoruz. Bir üreticimiz, 3 günde 5 bin tane bu feromonlar ile 5 bin tane kokarcayı imha etmiş. Çok etkili ve başarılı sonuçlar alınıyor.”

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
11 Haziran, 2025 00:37 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Vali Arslan’dan Kızılay için ilginç benzetme

Bartın Valisi Dr. Nurtaç Arslan, Kızılay’ın kuruluş yıl dönümünü nedeniyle yayımladığı kutlama bildirisinde, Kzılay’ı, çaresizliğin üzerine doğan bir sabah güneşine benzetti.
Vali Nırtaç Arslan, Türk Kızılay’ın 157. kuruluş yıl dönümü nedeniyle yayımladığı iletide, Türk Kızılay’ının Türk milletinin yardımseverlik ve dayanışma hislerinin kurumsal bir temsili olduğunu söz etti. Arslan iletisinde, "1868 yılında ’Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti’ ismiyle kurulan Türk Kızılay’ı, yalnızca bir yardım kuruluşu değil, tıpkı vakitte milletimizin sıkıntı zamanlardaki teminatı, umutların sönmeye yüz tuttuğu anda yanan bir ışıktır. Çalışanların emeğiyle, gönüllülerin vicdanıyla ve halkımızın takviyesiyle büyüyen Türk Kızılay’ı afetlerde birinci alana inen, kan bağışında hayat kurtaran, yetimlere yuva olan, fakirlere aş olan bir hayır kervanıdır. Kızılay’ın kırmızı hilali, sadece bir amblem değil, adeta çaresizliğin üstüne doğan bir sabah güneşidir" sözlerine yer verdi.

"Türk Kızılay’ı gurur kaynağımızdır"
Kızılay’ın, yaşanan afetlerde beşere ve canlıya yardım eli olduğunu da hatırlatan Vali Arslan, "Depremlerde, yangınlarda, sel felaketlerinde, salgın hastalıklarda, her türlü zorlukta halkımızın yanında olan ve sırf ülkemizde değil, dünyanın dört bir yanında mazlumlara el uzatan Türk Kızılay’ı, gönüllülük ruhuyla hareket eden binlerce çalışanı ile gurur kaynağımızdır.
Bugün, Kızılay’ın yalnızca geçmişine değil, geleceğine de sahip çıkma günüdür. Daima birlikte el vererek, bu uygunluk zincirine yeni halkalar eklemek; dayanışmayı, yardımlaşmayı ve insanlığı yüceltmek hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu his ve fikirlerle, Türk Kızılay’ının 157. kuruluş yıl dönümünü en içten dileklerimle kutluyor; insanlığa umut olan Kızılay neferleri ile takviyesini esirgemeyen tüm kişi, kurum ve kuruluşlara gönülden teşekkür ediyor, sevgi ve hürmetlerimi sunuyorum" tabirlerini kullandı.

Bizi sosyal medyadan takip edin