Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
18 Eylül, 2024 16:52 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

‘İlkadım Bilim, Kültür ve Sanat Şenliği’ başladı

Samsun’da okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerine yönelik 62 atölyede bilimsel bilginin günlük hayata aktarımını destekleyen etkileşimli etkinliklerin yer aldığı ‘İlkadım Bilim, Kültür ve Sanat Şenliği’ bugün yapılan açılış töreniyle başladı.
İlkadım İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hazırlanan, Samsun Büyükşehir Belediyesi ve İlkadım Belediyesi tarafından desteklenen İlkadım Bilim, Kültür ve Sanat Şenliği Projesi, TÜBİTAK Bilim Şenlikleri Destekleme Programı 4007-B kategorisinde ülke genelinde desteklenen 9 projeden biri olmaya hak kazandı. Proje kapsamında şenlikte bilim kültürünü toplumun her kesimine yayarak bilimsel düşünme becerilerini geliştirmek ve aynı zamanda bilime ve sanata olan ilgiyi artırmak hedefleniyor. Aynı zamanda doğa bilimleri, sosyal ve beşeri bilimler, mühendislik ve teknoloji alanları ve tarımsal bilimler gibi alanlarda toplam 62 atölye çalışması da planlandı.

Başkan Kurnaz: “İlkadım’da Bilim Kampüsü yapacağız”
Şenlikte gençlerin teknolojiye olan ilgi ve becerisini gördüklerini, İlkadım’da da Bilim Kampüsü yapmak için çalışmalara başladıklarını ifade eden İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, “Bugün çok mutluyum. İlkadım’da anaokulundan liseye kadar her aşamada eğitim gören öğrenciler bu bilim şenliğine katıldı. Son dönemde teknoloji alanında gençlerimizin katkısı çok önemli. Birçok gencimiz teknolojiye ilgi duymaya başladı. Burada da bunu görüyoruz. 4 gün sürecek bu şenliklerde çocuklarımız bilim atölyelerinde kendi becerilerini sergileyecekler. Biz de inşallah İlkadım Belediyesi olarak projelerimiz arasında olan Bilin Kampüsü adı altında güzel bir kampüs yapacağız. Başta İlkadımlı gençler ve çocuklar olmak üzere bütün hemşehrilerimizin hizmetine sunacağız” dedi.
Proje ve şenlik hakkında bilgi veren Samsun İl Milli Eğitim Müdürü Murat Ağar ise “İlimizde eğitim-öğretim faaliyetlerinin desteklenmesi kapsamında çok yönlü çalışmalar sürdürülüyor. Bunlardan biri de bugün açtığımız TÜBİTAK 4007 Projeleri kapsamındaki etkinliğimiz. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında okul dışı eğitim faaliyetleri, çocukları heyecanladırmak ve öğrenmelerini desteklemek adına kurgulandı. 4007 Projeleri kapsamında da 60’ın üzerinde atölyemizle 4 gün sürecek etkinlikle çocuklarımızla buluşacağız. Burada onların yaparak öğrenecekleri destekleyici etkin ve özenle oluşturulmuş etkinlikler var. Öğrenciler denemeler yapıp, uygulamaları yerinde görecekler” diye konuştu.

Hedef 20 bin katılımcı
Şenlik çerçevesinde etkinlikler 18-21 Eylül tarihleri arasında Batıpark Mesire Alanı’nda 09.00-17.00 saatleri arasında okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerine yönelik 62 atölyede 62 atölye lideri tarafından bilimsel bilginin günlük hayata aktarımını destekleyen etkileşimli etkinlikler olarak gerçekleşecek. Bilim, sanat, drama, uzay, robotik tasarım, tarım gibi farklı alanlarda planlanan bu etkinliklerle 20 bin katılımcıya ulaşılması hedefleniyor.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
İlyas Erbay tarafından
27 Temmuz, 2025 13:11 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

BİR ÜLKE İÇİN EN TEHLİKELİSİ !

Bir ülke için en tehlikelisi hedef kitlesi yığın olan yönetimlerdir!
Olayları analiz edebilen, yanlışın ortağı olmayı reddeden, hesap sorabilen, farkındalığı yüksek, eğitimli ve bilinçli bir toplum bu tür yönetimlerin işine gelmez. Onlar varlıklarını sürdürebilmek için, kendilerine kayıtsız, şartsız biat eden yığınlar yaratmaya çaba gösterirler.

Floransalı düşünür, İtalyan Rönesans hareketinin en önemli figürlerinden
Niccolò Machiavelli, toplum ve yığın'ı şöyle tanımlıyor;
"İnsan aklı kadar görür.
Soru sormayan, sorgulamayan, araştırmayan insan manipüle edilebilir bir karakterdedir.
Cahilde, kendini geliştirmeyen sığ insanlarda; alt beyin ve vahşi dürtüler baskındır.
İnsan yığınları yalancıya kızmaz.
Kendiside yalancıdır da ondan.
İnsan yığınları yoksula kızar. "Aptallığından" der.
"Yığın", "toplum" değildir.
Yığın, otoriteye itaat ederek hareket eder. Yığın'ı etkilemek, manipüle etmek, yönlendirmek daha kolaydır."

Bilinçli toplum; Farkındalığı yüksek, olayları analiz edebilen, yanlışa tepki veren, nereye gittiğini düşünen, yanlışın ortağı olmayı reddeden, hesap sorabilen, yaşamı kendi iradesiyle yönlendirebilme yetisine sahip, kişisel sorumluluğunun farkında olan insanlardan meydana gelir..
Toplumsal bilinç, yüksek insani değerlere sahip olmayı gerektirir. Okuyan, araştıran, sorgulayan, analitik düşünebilen insanlar, bilinçli toplumun değerli bireyleridir.

Kişisel değerler; karşılıklı ilişkilerde doğrudan veya dolaylı olarak ortaya çıkan sevgi, dürüst olma, bağlılık, saygı, nezaket, adil olma, açık düşünebilme, kontroller kurabilme, empati yapabilme ve farkındalık gibi kavramlar bütünüdür. Tüm bunlar, uyumlu ve huzurlu yaşamın olmazsa olmazlarıdır. Üstün İnsani değerler; yaşamı güzelleştirir ve hayatı anlamlı kılar.

Siyasetin, siyasetçinin sık sık başvurduğu; algı yönetimi, gündem değiştirme, yönlendirme gibi yöntemler Yığınlar üzerinde etkili olur.
Toplum ise, bilinçli bireylerden oluştuğu için, araştırır, sorgular, örgütlenir. Ülkesi ve geleceği sözkonusu olduğunda daha cesaretlidir.Siyasetçinin oyuncağı olmaz.
Bilinçli bireylerden oluşan toplumlar asla bu tür tuzaklara düşmezler. Bilinçli toplumları, manipüle edemezsin, güdemezsin!

Toplum ile yığını birbirinden ayıran faktörlerden biri de eğitimdir. Yığınlar, çoğunlukla eğitimsiz, cahil insan topluluklarıdır. Okuyan, araştıran, sorgulayan insanı kolay kolay kandıramazsınız. Hedef kitlesi yığın olan siyasi oluşumlar bu yüzden eğitimli insanlardan, bilinçli toplumlardan hazetmezler.
Tercihi yığın olan yönetimler; ülkesini ve insanını düşünmez!
Onlar için önemli olan kendi ikballeridir!

Şimdi şu soruyu kendi kendimize soralım. Toplum muyuz?
Yığın mıyız?

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.