Ihlas Haber Ajansı tarafından
04 Kasım, 2024 16:00 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

’Hamileler, gribe karşı C vitamini içeren besinler tüketmeli’

Gebe bireylerde grip enfeksiyonun daha ağır seyrettiğini belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Hilal Mürüvvet Bulut Aydemir, “Gebelikte oksijen ihtiyacında artma, diyaframda yükselme, akciğer kapasitesinin azalmasına bağlı fizyolojik değişikliklerden ve bağışıklığın zayıflamasından ötürü grip enfeksiyonu, gebelerde normal nüfusa göre daha ağır seyredebilmektedir. C vitamininden zengin meyve ve sebzeler tüketmelidir” dedi.
Liv Hospital Samsun Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Hilal Mürüvvet Bulut Aydemir, gebelikte gripten korunma ve dikkat edilmesi gerekenler hakkında açıklamalarda bulundu.

“Grip, gebelerde daha ağır geçer”
Gribin kısaca tanımını yapan Opr. Dr. Aydemir, “Halk arasında üşütme veya nezle olarak bilinen soğuk algınlığı, gribe göre daha hafif seyreden bir üst solunum yolu hastalığıdır. Grip ise influenza olarak adlandırılan bir virüsten kaynaklanır. İnfluenza virüsü solunum yollarıyla bulaşır fakat vücuda yayılıp tüm vücudu etkileyen şikâyetlere neden olabilir. Bu yüzden grip soğuk algınlığına göre daha ağır bir hastalık sürecinin yaşanmasına neden olur. Gebelikte oksijen ihtiyacında artma, diyaframda yükselme, akciğer kapasitesinin azalmasına bağlı fizyolojik değişikliklerden ve bağışıklığın zayıflamasından ötürü grip enfeksiyonu gebelerde normal popülasyona göre daha ağır seyredebilmektedir” diye konuştu.

“Mevsim geçişlerine dikkat edilmeli”
Mevsim geçişlerinde gribin arttığına dikkat çeken Opr. Dr. Aydemir, “Influenza enfeksiyonu, Ekim aylarında görülmeye başlamakla birlikte, özellikle Aralık ve Mart ayları arasında grip dalgaları şeklinde görülmektedir. Bu gibi dönemlerde, mevsim geçişlerinde bulaş riski ve hastalık riski artmaktadır. Influenza virüsü damlacık yoluyla bulaşır, yani hasta kişinin konuşma, öksürme, hapşırma esnasında yaydığı virüs içeren damlacıkların sağlıklı kişinin solunum yollarına tutunmasıyla bulaşır. Damlacıklara temas etmiş eller ile de bulaş olabilir. Grip belirtileri virüsün vücuda girmesinden sonraki 1-3 gün içerisinde ortaya çıkar” şeklinde konuştu.

“Soğuk algınlığı belirtileri”
Dr. Aydemir, gebelikte soğuk algınlığı ve grip belirtileriyle ilgili "Burun tıkanıklığı, burun akıntısı, hapşırık, gözlerde sulanma, kulaklarda ağrı, hafif baş ağrısı şeklindedir. Grip belirtileri ise Yüksek ateş (38 derece ve üzeri), titreme, baş ağrısı, kas ve eklem ağrıları, boğaz ağrısı, kuru öksürük, burun akıntısı, ciddi halsizliktir" ifadelerini kullandı.

“Eller mutlaka sık sık yıkanmalı”
Gebelikte gripten korunmak için dikkat edilmesi gerekenlere değinen Aydemir, “Mutlaka eller sık sık yıkamalı, kapalı ortamlarda bulunuluyorsa düzenli aralıklarda havalandırma yapmalıdır. Özellikle salgın dönemlerinde kalabalık ortamlardan uzak durulmalıdır, kalabalık ortamlara bulunulacaksa mümkünse maske kullanılmalıdır. Dengeli beslenmeli, C vitamininden zengin meyve ve sebzeler tüketilmelidir. Ve tabii ki korunmada en etkili yöntem aşıdır. Grip gebelerde ciddi komplikasyonlara yol açabileceğinden gebelere mutlaka grip aşısı öneriyoruz. Aşı canlı virüs etkeni içermediği için gebelikte güvenlidir. CDC ve ACOG influenza mevsimi sırasında veya öncesinde gebeliğin herhangi bir döneminde inaktive influenza aşısının uygulanabileceğini bildirmiştir. Özellikle influenza sezonu olarak bilinen ekim-nisan ayları arasında gebelerin influenza aşısını yaptırmaları önem arz etmektedir. Bununla birlikte, ekim ayı aşılama için en uygun zamandır. Grip aşısı sizi enfeksiyondan büyük oranda korur, hasta olsanız dahi hafif atlatmanızı sağlar. En önemlisi ise, aşının sizde oluşturduğu antikorların bebeğinize geçerek doğum sonrası bebeğinizde birkaç aylık koruma sağlamasıdır” açıklamasında bulundu.

“C vitamininden zengin beslenilmeli”
Enfeksiyon sırasında neler yapılabileceğine dikkat çeken Aydemir, şunları söyledi: "Gebelikte grip enfeksiyonu geçirildiğinde bol su içip, bolca istirahat edilmeli, C vitamininden zengin gıdalara ağırlık verilmelidir (narenciye, çilek, kivi, brokoli, karnabahar, biber, ıspanak). Oturulan odanın havası nemli olmalıdır, nemli hava öksürüğe burun tıkanıklıklarına iyi gelmektedir, bu amaçla hava nemlendiricileri kullanılabilir. Burun tıkanıklığı için tuzlu burun damlaları kullanılabilir, yine boğaz ağrıları için günde birkaç kez tuzlu su ile gargara yapabilirsiniz. Boğazınızı rahatlatmak için ıhlamur gibi bitki çayları tüketebilirsiniz. Kas ağrısı, baş ağrısı durumlarında doktorunuzun önereceği dozlarda parasetamol içerikli ilaçlar kullanabilirsiniz. Gribe influenza virüsü neden olduğundan bakteriyal enfeksiyonlarda etkili olan antibiyotiklerin kullanılması faydasızdır ancak uzayan grip sonrası otit, sinüzit, pnömoni farklı enfeksiyonlar da gelişmişse, doktorunuzun yazacağı antibiyotiği kullanmanız uygun olacaktır. Yüksek ateş, şiddetli kas ağrısı, solunum sıkıntısı, nefes darlığı gibi ağır seyreden durumlarda mutlaka doktora başvurulmalı doktorunuzun önereceği antiviral ilaçlar kullanılmalıdır.”

blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
08 Nisan, 2025 00:45 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Geleceğin bilim insanlarının projeleri, Samsun’da yarışıyor

Samsun’da düzenlenen "19. TÜBİTAK Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışı Samsun Bölge Sergisi"nde, 20 bin 726 öğrenci ve danışman öğretmenin katkılarıyla hazırlanan projelerden dereceye girenler görücüye çıktı.
"Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Müsabakası Samsun Bölge Sergisi", Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Yaşar Doğu Spor Bilimleri Fakültesi Prof. Dr. Mehmet Yalçın Taşmektepligil Spor Salonu’nda açıldı. 20 bin 726 öğrenci ve danışman öğretmenin katkılarıyla hazırlanan projelerden biyoloji, coğrafya, bedeller eğitimi, fizik, kimya, matematik, tarih, teknolojik tasarım, Türkçe ve yazılım alanlarındaki çalışmalardan dereceye giren çalışmalar stantlarla sergilendi.

Prof. Dr. Kurnaz: "Bu yarışmanın kaybedeni yoktur"
Amaçlarının gençleri bilime yönlendirmek olduğuna dikkat çeken OMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Çetin Kurnaz, "Başvuruların 11 bin 145’i devlet, 2 bin 773’ü ise özel okullardan yapılmıştır. Projelerde vazife alan öğrenci sayısı ise tam 20 bin 726’dır. 11 bin 406 kız ve 9 bin 320 erkek öğrencimiz, ferdî ya da grup halinde hazırladıkları projelerle bu serüvene katkı sunmuştur. Bugün burada, titiz bir ön kıymetlendirme sürecinden muvaffakiyetle geçerek 10 farklı alandan seçilmiş 100 projenin sahibi öğrenci ve onları büyük bir özveriyle yönlendiren danışman öğretmenlerimizle birlikteyiz. Bugün burada sergilenen projeler, sadece bir yarış eseri değil; merakın, emeğin ve bilime duyulan ilginin somut birer yansımasıdır. Şunu gönül rahatlığıyla söz edebilirim ki bu müsabakanın kaybedeni yoktur. Sizler bugün burada olmakla esasen kazandınız. Sizler, düşünerek, araştırarak ve üreterek çoktan değerli bir muvaffakiyete imza attınız. Her bir projeniz, geleceğe tutulan bir ışıktır. İnanıyorum ki bu başlangıç, ilerleyen yıllarda daha büyük başarılara ve çok daha etkileyici çalışmalara yer hazırlayacaktır. Hepinizi gönülden kutluyor, muvaffakiyetlerinizin daim olmasını diliyor; hepinizi hürmet ve sevgiyle selamlıyorum" dedi.

Prof. Dr. Topçu: "Projenin amacı, 21. yüzyıl maharetlerine sahip bireylerin yetişmesini sağlamak"
OMÜ Mühendislik Fakültesi Dekanı ve TÜBİTAK Proje Yarışları Samsun Bölge Koordinatörü Prof. Dr. Yıldıray Topcu ise "Yarışmanın 19. yılında, bölgemizde 10 farklı alanda; biyoloji 352, coğrafya 132, kıymetler eğitimi 372, fizik 138, kimya 99, matematik 291, tarih 121, teknolojik tasarım 409, Türkçe 210, yazılım 126 olmak üzere toplam 2 bin 250; Türkiye genelinde ise 13 bin 918 proje başvurusu yapılmıştır. Bu projeler 9 bin 320 erkek ve 11.406 kız öğrenci olmak üzere toplam 20 bin 726 öğrencimizin ve danışman öğretmenlerinin emeğiyle hazırlanmıştır. Samsun bölgesi, proje müracaat sayıları açısından 12 bölge ortasında 2. sırada yer almıştır. Bölgemizi oluşturan vilayetlerden Ordu bin 34 proje müracaatıyla Türkiye genelinde 3., Samsun ise 737 proje müracaatıyla Türkiye genelinde 5. vilayet olmuştur. Projelerin ön inceleme ve ön kıymetlendirme kademelerinde 29 farklı üniversiteden, 118 öğretim üyesi misyon almıştır. Her bir proje kendi alanındaki üç heyet üyesi tarafından değerlendirilmiştir. TÜBİTAK’ın düzenlemiş olduğu bu proje yarışlarının temel gayesi, gençlerimizi düşünmeye, müşahede yapmaya, merak etmeye, merak ettiklerini araştırmaya teşvik ederek gelecekte karşılaşacakları sorunlara tahliller üretebilen, 21. yüzyıl hünerlerine sahip bireylerin yetişmesini sağlamaktır. Yarış sonunda verilen mükafatlar, bu sürecin emeli değil, gençlerimizi bilimsel çalışma yapmaya motive eden bir araçtır. En kıymetli ödül, öğrenci ve danışman öğretmenlerimizin proje sürecindeki kazanımlarıdır" diye konuştu.
Proje kapsamında çalışmaları sergilenen öğrenciler, ziyaretçilere projeleri hakkında bilgi verirken, müsabakanın kendileri ve iştirakçiler açısından hem eğitici hem de eğlenceli bir aktiviteye dönüştüğüne dikkat çektiler.
29 farklı üniversiteden, 118 öğretim üyesinin vazife alarak sergilenmeye uygun gördüğü projeleri belirlediği stant, 10 Nisan’a kadar ziyaret edilebilecek. Stant açılışına Vilayet Ulusal Eğitim Müdürü Dr. Murat Ağar da katıldı.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.