Gelecek yıl yapılacak mahalli idareler seçimleri için, siyaset tam gaz çalışmalara devam ediyor…

Mahalli idarelerin yeni sahiplerini belirleyecek seçmenler ise uzun zamanlı ekonomik kriz altında, nasıl yaşanabilirin mücadelesini vermekte..

Yani siyaset koltuk derdinde, seçmen geçim derdinde..

Genel siyasete bakıldığında, 21. Yüzyılın başından günümüze, koalisyonlar, ittifak, fikir siyasetinden, lider siyasetine, parlamenter sistemden, Türk usulü Cumhurbaşkanlığı modeline kapsamlı bir değişiklik yaşadı Türkiye…

Ama değişmeyen tek şey, siyasi liderlerin, her seçim döneminde, değiştirme söz verdiği halde, çeyrek yüzyılda, bir türlü değiştiremediği darbe anayasası…

Ayrıca, son çeyrekte siyaset, koalisyonu bırakıp ittifaklara odaklandı..

İki binli yılların başından itibaren, Türkiye siyasetini dizayn etme çabasını sürdüren, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan liderliğindeki, Adalet ve Kalkınma Partisi bu amacına ulaşmış durumda..

Yine ülke siyasetine kazandırılan koalisyon yerine, ittifak modeli de, Türkiye siyasetinin son dönemlerde önemli bir aşamasını oluşturmakta.

Yeni siyaset modeli, AKP-MHP ittifakı

Son çeyrek yılın muhalefeti ise, iktidar olmamak için elinden geleni yapan, iktidarın kazanması için her türlü ittifak modelini deneyen, ülke siyasetinin ilk güncel muhalefet modeli de, günümüzde uygulanmakta..

Yeni siyaset ve hükümet modeliyle birlikte, yeni siyasi partiler ittifaklardan birinde yer kapmak amacıyla, siyaset vitrininde yerini almaya devam ediyor..

İktidar, AKP-MHP ittifakı ile çeyrek asırlık iktidarını sürdürmek için yeni siyaset vitrinine çıkan partilerle birlikte, yol almaya devam ediyor…

Genelde siyasette iktidar sorunu olur ama, Türkiye siyasetinin son çeyrek döneminde, büyük bir muhalefet sorunu olduğu gerçeği, siyasetiyle seçmeniyle herkesin birleştiği ortak siyaset meselesi..

Belki de ülke siyasetinin muhalefet liderliği, sol cenahta olduğu için, muhalefet ittifaklarda başarılı olamadı..

Türkiye siyasetine yeni soluk kazandırmak amacıyla kurulan,  milliyetçi, muhafazakâr ve liberal siyasete kucak açan, Meral Akşener liderliğindeki İyi Parti, ilk seçiminde siyasete büyük heyecan kattı..

İlk siyasi seçimine sol ittifakla başlayan, vekil transferiyle seçimlere katılma garantisi alan İyi Parti, seçimlerde ülke siyaseti için sağ seçmende büyük karşılık bulmuştu..

İlk seçiminde, siyasetin parlayan yıldızı olarak, genel seçimler için muhalefetin büyük ortakları arasında gösterilen iyi parti;

Milliyetçi-muhafazakar ve sosyal demokrat partilerden oluşan Millet İttifakıyla, seçimin mutlak galibi gösterilmesine rağmen, ittifaka dahil siyasi parti liderlerinin, siyaseti iktidar yönünde değil de, muhalefet yönünde değerlendirince, kazanılacak seçim kaybedildi..

Önümüzdeki yıl yapılacak mahalli idareler seçimlerinde iktidar, Cumhur İttifakı ile yoluna devam ederken, muhalefet ise, yerel seçimlere hazırlanmak yerine, parti içi kargaşayı önleme, kurultay hazırlıkları gibi siyasi ikbal peşinde koşmakta…

Yani iktidar ve muhalefet, halk için değil, kendi ikballeri peşinde koşmakta..

İktidarın bugüne kadar, halk için çözüm yerine sorun ürettiği ülke siyasetinde, muhalefeti de iktidar olma gayreti içinde görmeyen seçmen, yerel seçimlerde Halk İttifakıyla, hem iktidara hem de muhalefete, siyaset dersi vermeye çalışacak..

Ülkeyi, kutuplaşma ve lider siyasetinden kurtarmak için Halk İttifakıyla harekete geçecek seçmen, yerelde halkın iktidarını halka verme mücadele yapacak..

Belki de, Türkiye siyasetinde ittifaklar yıkılarak, seçimlerin gerçek sahibi halk ittifakı, yerel yönetimler de iktidar olacak..

Düşünce ve görüşlerin ışık olması dileğiyle…