MUSTAFA AKAY

Etki tepkiyi doğurur derler. Yaşananlar da bunu doğrular. Ters yönde etki etmeye kalkışırsanız, karşılığında sert tepkiyle karşılaşırsınız. Yaşamın kuralıdır bu.

İktidar, CHP’ye karşı acımasız ve haksız bir şekilde savaş açmış durumda. Belediyeleri SSK ve maliye üzerinden silkeleme söylemiyle başlayan savaş şimdi daha geniş alanlara yayılmış durumda. CHP’li belediyeler üzerinde Demokles’in kılıcı yerleştirildi ve sallanmaya başlandı.

Şu anda CHP’nin iki başarılı belediye başkanı haksız, hukuksuz bir şekilde tutuklandı. Diğer belediyeler hakkında da jet hızıyla soruşturmalar açılıyor.

Genel anlamda baktığımızda CHP’li belediyeler çok başarılı işlere imza atıyorlar. Devletin yapamadığını yaparak, halk gözünde itibar kazanıyorlar. Bu ise, birilerinin işine gelmiyor. Bu başarılı gidişin sonu genel iktidarı getirecek gibi yorumlanıyor.

O zaman ne yapmak gerekir?

Bu gidişi durmak birinci koşul olarak görülüyor.

Gidişi durdurmanın yolu da açılan haksız, hukuksuz, uyduruk soruşturmalardan geçiyor.

Etki tepkiyi doğurur dedik. Aynen öyle oluyor. CHP tabanını ve diğer halk kitlelerini harekete geçiriyor, bu soysuz uygulamalar.

Bileniyor, CHP tabanı. Daha çok başarı için belediyelerine ve partilerine sahip çıkıyorlar. Direnişler başlıyor. Bu direnişlerin yaygınlaşacağı da görülüyor. Bir anlamda uyuyan dev uyanıyor.

Turpun büyüğü heybede diyen zat, kendi partisindeki belediyeler ve diğer kurumlarla ilgili turpları da ortaya çıkarsa, haklı sayılabilir. Oysa, heybede geçtiğimiz dönemlere ait öyle turplar var ki, Karabük’ten Fizan’a yol olur.

Ankara’yı parsel parsel sattığını kendi partilisinin söylediği Melih Gökçek’le ilgili turplar ortaya çıksa, arşa uzanır.

Ankara’da terminalde bir taksiye binin ve taksiciyi konuşturun. Melih Gökçek ve oğlu hakkında neler neler söylüyor dinleyin. Turpun büyüğü Melih Gökçek’tir, Kadir Topbaş’tır, Fatma Şahin’dir.

Melih Gökçek hakkındaki iddialar soruşturmuş olsa, gün yüzü göremez. Yüzlerce örnek verebiliriz bu soysuzun yaptığı yolsuzluklara. Sadece bir örnek yeter derseniz, sadece ANKA Parkı örnek verelim. Devletin ve milletin 750 milyon dolarının nasıl heba edildiğini açıklayalım.

Hakkındaki iddialar karşısında bir tek soruşturma açılmayan Melih Gökçek, AKP’nin heybedeki turplarından sadece birisidir. Otobüsle Ankara’ya giden hemşerilerimiz ANKA Parkta çürütülen milyarca liralık milli serveti görünce ne düşünmektedirler bilemeyiz. Ama, mutlaka bir şeyler düşünmelidirler.
Kısacası, etki tepkiyi doğurur. Birisi savaş ilan etmiştir ve bu karşı tarafça kabul edilmiştir.

Savaşın sonunda, birileri gözden kaçırılmak istedikleri durumlarla birlikte yok olup gidecektir. Cambaza bak diyerek, insanları kandıracağını sanan bu sığ düşünce, mutlaka kayaya toslayacaktır.
Kısacası, yolun sonu gözükmektedir.