blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
13 Kasım, 2024 00:00 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

Eski rektör yardımcısına 3 yıl 7 ay hapis cezası

Kastamonu Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın’ın 2011 yılında Kastamonu Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı ve Rektör Yardımcısı olarak görevlendirdiği Prof. Dr. Ali Rafet Özkan, resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından 3 yıl 7 ay hapis cezası ile 5 bin 500 TL adli para cezasına çarptırıldı.
Kastamonu Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın 2011 yılında göreve geldikten sonra Kastamonu Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı ve Rektör Yardımcısı olarak atamasını yaptığı Prof. Dr. Ali Rafet Özkan hakkında Kastamonu Üniversitesi tarafından suç duyurusunda bulunuldu. Kastamonu Üniversitesi yönetimi tarafından yapılan suç duyusunda, Kastamonu Üniversitesi eski İlahiyat Fakültesi Dekanı ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Rafet Özkan’ın 09-17 Aralık 2018 tarihleri arasında üniversiteye öğrenci kazandırmak amacıyla bilgilendirme ve görüşmeler yapmak üzere Kazakistan ve Kırgızistan’a görevlendirilmesine rağmen, görev yerine gitmeyerek uçak biletini Tayland’a aldığı belirlendi. Eski Rektör Yardımcısı Özkan’ın uçak bileti almasına rağmen Tayland’a gitmeyerek İlahiyat Fakültesinde derslere girerek ek ders ücreti aldığı tespit edildi. Eski Rektör Yardımcısı Özkan’ın görevini yerine getirmediği gerekçesiyle Kastamonu Üniversitesi’nden 12 bin 97 TL yolluk bedeli aldığı gerekçesiyle üniversiteyi zarara uğrattığı gerekçesiyle hakkında Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde ‘düzenlemeye yetkili resmi bir belgeyi sahte olarak düzenlemek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçu’ ve ‘kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık’ suçlarından dava açıldı.

Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada eski Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Rafet Özkan, duruşmada suçlamaları kabul etmeyerek, “Ben tarafıma yapılan suçlamaları kabul etmiyorum. Suçsuzum. Somut olay tamamen hasta olan çocuğumun hastalığının nüksetmesi nedeniyle gitmekten vazgeçtim. Geçici görev yolluğu bildirimi benim tarafından doldurulmamıştır ve rektör yardımcısı görevim nedeniyle 4 farklı birime bakmaktaydım. Ayrıca İlahiyat Fakültesinde dekan olarak görev yapıyordum. Ciddi bir iş yoğunluğu vardı. Yıl sonu olması hasebiyle de çok fazla evrak birikti. Yeterince inceleme fırsatı bulamadım. Bu süreçte çocuğumun çok ağır hastalığı nedeniyle bu hata ortaya çıkmıştır. Dolandırıcılık veya resmi belgede sahtecilik kastım yoktur. Yapılan suçlamaları kabul etmiyorum. Suçsuzum. Beraatımı talep ederim” dedi.
Tarafları dinleyen mahkeme heyeti, tutuksuz yargılanan sanık Kastamonu Üniversitesi eski İlahiyat Fakültesi Dekanı ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Rafet Özkan’ı, düzenlemeye yetkili resmi bir belgeyi sahte olarak düzenlemek suçundan 3 yıl hapis cezasına çarptırdı. Ceza, sanığın geleceği üzerindeki olumsuz etkileri göz önüne alınarak indirim yapılarak 2 yıl 6 aya düşürüldü.
Ayrıca sanık Ali Rafet Özkan, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçundan da 4 yıl hapis ve 200 gün adli para cezasına çarptırıldı. Sanık Özkan’ın üniversitenin zararını soruşturma aşamasında giderdiği gerekçesiyle cezası 2/3 oranında indirim yapılarak 1 yıl 4 ay hapis ve 66 gün adli para cezasına, ayrıca cezanın sanığın geleceği üzerindeki olumsuz etkileri göz önüne alınarak 1/6 oranında daha indirim yapılarak 1 yıl 1 ay 10 gün hapis ve 5 bin 500 TL adli para cezasına düşürüldü. Ceza ile birlikte hükmün açıklanması geri bırakıldı.

Eski Rektör Seyit Aydın da Danıştay tarafından suçlu bulundu
Danıştay 1. Daire Başkanlığı tarafından 2023 yılında görülen davada, 2011 yılında göreve gelen Kastamonu Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın suçlu bulundu.
Danıştay 1. Daire Başkanlığı tarafından eski Rektör Aydın’a yönelik, “Kastamonu Üniversitesine ait Sarıömer Köyü, 119 ada, 214 parsel sayılı taşınmazda yap- işlet- devret usulüyle ve mülkiyetin gayri ayni hak tesisi yoluyla "30 bin metrekare öğrenci yurdu (2 bin 100 kişilik) ve İşletmesi ile 100 Adet Öğrenci Evinin Hibe Olarak Yapılması İşi kapsamında 2 bloktan oluşan 19 katlı yurt binaları ve 100 adet öğrenci evi sözleşmede öngörülen sürede bitirilemediği, inşaatta projeye aykırılıklar ve ruhsatsız imalat bulunduğu, inşaat alanı aşıldığı, inşa edilen yapılar fenne ve sağlık kurallarına aykırı olduğu halde, bu sözleşmeyi feshetmemek ve 23 Ocak 2017 tarihinde ek sözleşme imzalayarak 28 adet daha öğrenci evi hibe edilmesi karşılığında yükleniciyle ilgili başlatılan işlemlerden feragat etmek, yurtların 2 bin 100 olan öğrenci sayısı 2 bin 720 öğrenciye çıkarılmasına rağmen, diğer sözleşme hükümlerinde bu kapasite artışına uygun değişiklik yapmamak, böylece yükleniciye menfaat sağlamak, üniversiteyi zarara uğratmak suretiyle ifasına fesat karıştırmak. Kastamonu Üniversitesi’ne ait 5 bin metrekare taşınmazda yap-işlet-devret usulüyle ve mülkiyetin gayri ayni hak tesisi yoluyla yapımına karar verilen kampüs çarşısı irtifak hakkı sözleşmesi üniversite tarafından feshedildiği halde, çarşının yüklenici tarafından kullanılmasının devamına, üçüncü kişilere kiraya verilmesine ve kira geliri elde edilmesine göz yummak suretiyle yükleniciye menfaat sağlayıp üniversiteyi zarara uğratmak suretiyle görevi kötüye kullanmak” suçlarından dolayı kesin olarak suçlu bulunarak Kastamonu 1. Asliye Ceza Mahkemesinde hakkında dava açıldı.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
28 Haziran, 2025 16:52 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Kastamonu’da 48 kilometrelik rotada bulunan 33 yayla, korunan alan ilan edilecek

Kastamonu’nun Araç ilçesinde 48 kilometrelik rota üzerinde birbirine kontaklı 33 yaylada oluşturulan rotanın korunan alan ilan edilmesi için çalışma başlatıldı.
Türkiye’nin eşsiz tabiat görünümlerine sahip, tabiat ve tabiat turizminin merkezlerinden olan Kastamonu’nun Araç ilçesinde bulunan yaylaların turizme kazandırılması noktasında çalışmalar devam ediyor. İlçede yer alan yaylalar, doğal hoşlukları, geniş ormanlık alanları ve görünümlü piknik yerleri ile yaz turizmi için vatandaşların uğrak yeri haline geldi. Araç ilçe merkezinden başlayarak 48 kilometrelik rota üzerinde birbirine kontaklı 33 yaylada, ‘orman ve tabiat turizmi’ alanında ihtisaslaşan Kastamonu Üniversitesi tarafından yürüyüş rotaları oluşturuldu. Keşfedilmeyi bekleyen Araç yaylaları için Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi tarafından turizm rotalarının oluşturulmasının akabinde bölgenin korunan alan ilan edilmesi için de çalışma başlatıldı. Yaklaşık 4 yıldır devam eden çalışmalarda Kastamonu Üniversitesi ve Tabiat Muhafaza ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ve 10. Bölge Müdürlüğüyle yapılan çalışmalar sonucunda eşsiz bir tabiat tipi sunan bölgenin ulusal park ilan edilmesi amaçlanıyor. Çivi kullanılmadan yapılan yayla konutları, mesire alanları, pak su kaynakları, doğal hoşlukları ile yaylacılık faaliyetlerinin hala devam ettirildiği Araç yaylaları, korunan alan ya da ulusal park statüsü kazandırılmasıyla birlikte kırsal kalkınmanın yanı sıra bölge turizmine de büyük katkı sağlaması bekleniyor.
Bölgenin ulusal park ilan edilmesi için Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Öğretim Vazifelisi Hikmet Haberal, beraberinde Ersizlerdere Kalkınma Eğitim ve Ekoturizm Derneği Başkanı Mustafa Çağır ile Kastamonu Tabiat Muhafaza ve Milli Park Müdürlüğü takımlarıyla birlikte bölgeyi ziyaret etti. Ziyarette yaylada faaliyet gösteren vatandaşlarla da görüşen takım, belirlenen rota ile yaylalarda yapılacak çalışmalarla ilgili incelemelerde bulundu.
Haberal, 4 yıldır sürdürdükleri çalışmalar sonucunda 48 kilometrelik güzergah üzerinde birbirine irtibatlı formda bulunan 33 yaylanın Ulusal Park ilan edilmesi için çalışmalar yaptıklarını belirterek, "Bölge, ulusal park olarak ilan edildikten sonra yapılacak toplumsal donatılarla mahallî halka ve bölgede ikamet eden insanlara dışarıdan gelen turistlere yahut konuklara çok hoş hizmetler sunulacak" dedi.

"Amacımız yaylaları turizme kazandırmak"
Doğa Müdafaa ve Milli Park Müdürlüğü gruplarıyla birlikte Araç ilçesinden başlayarak 48 kilometrelik bir yayla rotasında yürüdüklerini söyleyen Haberal, "Köy sonlarını içeriye almadan bilhassa köylerin dışında kalan yaylaları tespit ettik. 33 yaylayı içeren bir rota üzerinden birinci olarak Yuvalca yaylasından başladık. Bu yaylalarda çalışma ve incelemelerde bulunduk. Katbaşı tepesinde sonlandırdık. Zira Katbaşı doruğu, Karabük ve Çankırı hudutta bulunuyor ve Soğanlı çayıyla bütünleşiyor. Bölgede mahallî halk, yaylalara istek gösteriyor. Hala yaylacılık faaliyetlerinin sürdürüldüğünü ve organik eserler elde edildiğini görebiliyoruz. Bu da bizleri keyifli ediyor. Bizimde gayemiz burayı koruyup kollayıp ve turizme kazandırmak. Bir yeri turizme kazandırırken onu öncelikli korumak kollamak ve yönetmeliklerde bunu da belirtmek istiyoruz. Bölgenin korunan alan sonucunda lokal halka, hayat kurallarını zorlayıcı değil, kolaylaştırıcı bir çalışma yapıyoruz. İnşallah mahallî halkla birlikte kurumumuz, üniversitemiz, Tabiat Müdafaa ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile birlikte Orman Genel Müdürlüğünün de dayanaklarıyla olağanüstü bir iş çıkaracağımızı düşünüyoruz. Gayemiz burayı turizme kazandırırken koruyup kollayıp mahallî halka, uygun bir kalıcı hizmet sunmak ve burayı gerek ulusal park gerek tabiat farkı ilan ettirmek. Zira bölge ulusal park olmayı hak ediyor" diye konuştu.

"Milli Parklar yalnızca dinlenme alanı değil, bir şuur meselesidir"
Korunan alanların ehemmiyeti, seçilme kıstasları ve ulusal parkların tarifiyle ilgili açıklamalarda bulunan Haberal, "Bu alanların seçilmesinde belli kriterler göz önünde bulundurulur. Bir alanın korunan olarak seçilmesindeki kıstaslar büyüklük, çeşitlilik, doğallık, hassaslık, nadirlik, eşsizlik, tehlike altında olma, temsil etme ve mecburilik üzere faktörlere dayanmaktadır" dedi.

Bizi sosyal medyadan takip edin