Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Enflasyon verilerini açıkladı. Açıklanan verilerde enflasyon aylık yüzde 2,97, yıllık ise yüzde 49,38 seviyesinde oldu. TÜİK, resmi enflasyon oranını kağıt üzerinde yüzde 50'nin altına çekmiş olsa da, bu düşüş tüketicinin cebine yansımadı. Alım gücü, TÜİK'in verilerine göre bile 10 bin 900 TL'ye geriledi.
TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına rağmen halk, pazardaki fiyatların düşmediğini, aksine daha da arttığını belirtiyor. Çarşıda ve pazarda yaşanan gerçek enflasyon oranları, resmi verilerle örtüşmüyor. Vatandaşlar, enflasyon oranlarının düşük gösterilmesine rağmen maaşlarının eridiğini ve temel gıda maddelerine erişimin her geçen gün zorlaştığını ifade ediyor.
TÜİK verilerine göre asgari ücretteki erime 6 bin 10 TL iken, İTO enflasyonuna göre bu rakam 7 bin 288 TL'yi buluyor. ENAG'ın hesaplamasına göre ise kayıp 9 bin 742 TL'ye ulaşıyor.
TÜİK, resmi enflasyon oranını kağıt üzerinde yüzde 50'nin altına çekmiş olsa da, bu düşüş tüketicinin cebine yansımadı. Alım gücü, TÜİK'in verilerine göre bile 10 bin 900 TL'ye geriledi.
Çarşıda ve pazarda enflasyonun düştüğünü hissetmek ise mümkün değil. TÜİK'in verilerine göre enflasyon aylık yüzde 2,97, yıllık ise yüzde 49,38 seviyesinde.
Çarşıda, pazarda alışveriş yapan vatandaşlar, enflasyonun düşmediğini, aksine fiyatların artmaya devam ettiğini belirtiyorlar. Vatandaşlar, TÜİK'in verileri ile günlük hayattaki fiyat artışları arasındaki büyük farkın altını çiziyor.
Asgari ücretteki erime ise farklı enflasyon hesaplamalarına göre değişiklik gösteriyor. TÜİK enflasyonuna göre asgari ücrette 6.110 TL'lik bir erime yaşanırken, İstanbul Ticaret Odası'nın (İTO) enflasyon verilerine göre bu erime 7.288 TL'ye kadar çıkıyor. ENAG (Enflasyon Araştırma Grubu) ise bu farkın 9.742 TL olduğunu belirtiyor. Bu durum, asgari ücretle geçinenlerin alım gücünde ciddi bir kayıp yaşandığını ortaya koyuyor.
Özellikle temel gıda ürünlerinde fiyatlar hızla yükselirken, vatandaşlar, maaşlarının ve gelirlerinin bu artışa yetişemediğini söylüyor. TÜİK'in açıkladığı enflasyon oranları kağıt üzerinde düşmüş gibi görünse de, bu düşüşün sokağa yansımadığı, tüketiciler tarafından net bir şekilde ifade ediliyor.
Vatandaşlar, pazardaki fiyatlarla TÜİK'in verileri arasında büyük fark olduğunu dile getiriyor. "Enflasyonun düştüğünü söyleseler de biz bunu pazarda göremiyoruz. Fiyatlar her gün artmaya devam ediyor. Maaşlarımız yetmiyor," diyen birçok kişi, alım güçlerinin hızla düştüğünden yakınıyor.
Resmi enflasyon verileri ile gerçek hayattaki enflasyon arasındaki bu fark, vatandaşın yaşam kalitesini olumsuz etkiliyor. Özellikle enflasyonla mücadele politikalarının sokaktaki fiyatlara ne zaman yansıyacağı ise merak konusu.
TÜİK'in açıkladığı enflasyon verileri düşüşte olsa da, bu düşüşün pazarda ve marketteki fiyatlara yansımaması, halkın cebinde hissedilen enflasyonun hala yüksek olduğunu gösteriyor. Alım gücündeki erime, asgari ücretle çalışan kesim başta olmak üzere geniş bir kitleyi zorluyor.
Kastamonu’nun en fazla göç aldığı il İstanbul oldu
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) datalarına nazaran, 2024 yılında Kastamonu’dan en fazla göç İstanbul’a oldu.
Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) datalarına nazaran, Kastamonu’nun net göçü eksi 4 bin 960 kişi olarak gerçekleşti. Net göç suratı ise binde -12,9 olarak kaydedildi. Kentten en fazla göç 8 bin 223 kişi ile İstanbul’a yapılırken, Ankara bin 815 kişi ve Samsun 666 kişi ile listede yer aldı. Kastamonu’nun en az göç verdiği vilayetler ise 9 bireyle Ardahan, 13 şahısla Kilis ve 20 şahısla Bayburt oldu.
Öte yandan Kastamonu’ya en fazla göçü 5 bin 78 şahısla yeniden İstanbul sağladı. İstanbul’u bin 289 şahısla Ankara ve 592 bireyle Samsun takip etti. En az göç alınan vilayetler ise 8 bireyle Kilis, 20 şahısla Karaman ve 24 şahısla Bayburt oldu.
Göç nedenlerine bakıldığında, Kastamonu’dan ayrılanların yüzde 24,8’inin daha güzel konut ve ömür kaideleri için göç ettiği belirlendi. Bunu yüzde 18,5 ile aileye bağımlı göç, yüzde 14,9 ile eğitim ve yüzde 13,5 ile tayin ya da iş değişikliği izledi.