Nurettin Acar tarafından
18 Mayıs, 2020 12:17 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

CHP İl Başkanı Çakır’dan 19 Mayıs Mesajı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Başkanı Abdullah Çakır, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla yayınladığı mesajında; “19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun” dedi. Çakır, açıklamasında şunları söyledi; “Bu yıl Covid-19 salgını ve yasaklar nedeniyle ne yazık ki her yıl yapılan etkinlikler yapılamayacak, 23 Nisan’da olduğu gibi, 19 Mayıs’ı da buruk kutlayacağız. Her ne kadar kutlamalar bu yıl buruk olsada, 19 Mayıs, Büyük Atatürk’ün “ulus egemenliğine dayanan, tam bağımsız bir Türk devleti kurmak, Türk Ulus’unun onurlu ve şerefli bir ulus olarak yaşamasını” sağlamak amacıyla başlattığı ulusal kurtuluş hareketin ilk adımıdır. Türk ulusunun önderi Büyük Atatürk, Samsun’a varışının ardından ulusal birliği gerçekleştirmek ve bu hedefe ulaşmak düşüncesiyle bağımsızlık ışığını yakmış, kurtuluş sürecinde tarihsel adımların atılmasına öncülük etmiş ve gençlerin önünü açarak; “Bütün ümidin gençliktedir”, “Türk gençliği amaca, bizim yüksek ülkümüze, durmadan, yorulmadan yürüyecektir.”, “Milletin bağrından temiz bir nesil yetişiyor.”diyerek gençlere verdiği değeri vurgulamıştır. Bizlere övünç duyulan bir tarih bırakanlara karşı, tarihimize, kültürümüze sahip çıkmak, geleceğimizin güvencesi gençlerimizi de aynı bilinçle yetiştirmek bu ülkeye karşı en önemli sorumluluğumuzdur. Çağdaş bir kimlik kazanarak, doğruluktan ayrılmayan, geniş bir düşünce ufkuna sahip, hep ileriye bakan, kararlarını verebilen, kendine güvenen, yurttaşlık sorumluluğunun bilincinde olan ve bunu en iyi biçimde yerine getiren, hoşgörülü, ulusal değerlerini özümsemiş, özgürlük ve bağımsızlığı bir yaşam felsefesine dönüştürmüş gençlerin yetişeceğinden bizim hiç kuşkumuz yoktur. Büyük Atatürk’ün yaktığı aydınlanma ışığını ileriye taşıyacak, bu aydınlığın sürekli olmasını sağlayacak, Türkiye Cumhuriyeti’ni mutlu ve huzurlu yarınlara taşıyacak, Cumhuriyet’in sonsuza kadar genç ve diri kalmasını sağlayacak gençler sizlersiniz. Cumhuriyet’in yılmaz bekçisi olan gençlerimiz, Atatürk ilke ve devrimleri ışığında sorumluluklarının bilinciyle hareket ederek, çağdaş değerlerden asla ödün vermeyeceklerdir. Bizim buna inancımız tamdır. Yüce Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün; “Gençler, cesaretimizi kuvvetlendiren ve devam ettiren sizsiniz. Siz almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık meziyetinin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli örneği olacaksınız” sözlerini hatırlatarak Türk Ulusu’nun bağımsız ve özgür yaşama kararlılığının bir göstergesi olan, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutluyor, Yüce Atatürk’ü, Kurtuluş Savaşı’mızın tüm kahramanlarını, şehitlerimizi ve gazilerimizi saygı ve sevgiyle anıyorum. Yine, bugece dinimizde bin aydan daha hayırlı olan mübarek Kadir Gecesi’ni de idrak edeceğiz. Bu duygularla tüm İslam Aleminin mübarek Kadir Gecesi’ni kutluyor, hayırlara vesile olmasını diliyorum.”

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
İsmail AKCA tarafından
22 Haziran, 2025 14:42 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

ELEŞTİRİLERE CEVAP VER, METHİYE DÜZME..!

Son günlerde siyaset kürsüsü, methiyelerle güzelleme yapan düzmece şairlerin metinleriyle gündem olmaya çalışıyor.

Zira; bu düzmece metinler eleştirilere yanıt vermekten ziyade düzülen kelimeler çengi çelenginden ibaret… Farkına varılmayan belki de bilinçli bir biçimde görmezden gelinen hakikat şudur ki; Halkın sokak aralarında yankılanan fısıltılarını bastırmak için kaleme alınan abartılı düzmece methiye, amacının aksine, sessizlikten değil dağ gibi büyüyen huzursuzluktan doğduğu aşikardır.

Ne var ki; Ülkenin ana muhalefet partisinin ilçe başkanları süslü cümlelerle basın eleştirilerini ve halktan gelen eleştirileri örtmeye çalışsa da, sözlerin gürültüsü, susturmaya çalıştığı eleştirilerden çok daha fazla patırtı kopartmaya çalışmaktadır.

Sizler, partinizin merkez ilçe başkanlarısınız. Göreviniz şairane romantizm değil, halkın nabzını tutmak, yönetimi denetlemek ve gerektiğinde eleştiriyi göğüslemektir. Ama siz methiyelere öyle bir kat çıkmışsınız ki, halkın taleplerini görünmez olmuş.

Hakkınızda yapılan bütün eleştirileri neredeyse organize bir linç kampanyası gibi kamuoyuna lanse etmeye çalışıyorsunuz. Kimisi kibirli demiş, kimisi halktan kopuk….

Peki bu insanlar bu sözleri neden söylüyor?

Sizce partinin içinden gelen eleştirilere bile “kadın düşmanlığı” olarak mı kodlama yapılmalı..?   

Kadın düşmanlığı konusunda inanın sizlerin eline kimse su dökemez…

Öyle değil mi Sayın Ali Yavuz…

CHP İl Kadın Kolları Başkanınıza yaptıklarınız hala hafızalarda.

Her türlü hakareti yaparak sadece yumruklamadığınızın kaldığı Kadın Kolları Başkanınıza yapılanları ellerinizi ovuştura ovuştara seyrettiğiniz günleri ne zaman unuttunuz…

Daha düne kadar Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse hakkındaki söylemlerinizi de unutmuş değiliz.

Kendi içinizdeki rahatsızlığı bastırmak için duygusal yüceltilerle dolu bir manifesto yayınlıyorsunuz ama içi boş bir teneke gibi gürültüden başka bir şey üretmiyor.

Soruyorum: Bu metin halkın hangi sorununu çözüyor?

Mesele halktan gelen taleplere kulak tıkayan bir anlayışın, her eleştiriyi “hainlik”, her uyarıyı “nankörlük” gibi göstermesidir.

Siz belediyeyi savunacaksınız diye eleştirileri bastırmaya kalkarsanız, halk da en nihayetinde sandıkta cevabını verir. Safranbolu halkı methiyelerle değil, hizmetle ikna olur. Şiirle değil, somut icraatla konuşan yöneticiyi bağrına basar.

Elif Köse’yi halk seçti, halk ve halkın sesi olan gazeteciler eleştirir. Sizlerin görevi de o eleştiriyi doğru yere taşıyıp yönetime yön vermektir. Ama siz sanki halkı değil, bir belediye başkanını memnun etmeye çalışıyorsunuz.

Ve unutmayın:

Siyasi ömrü methiyeler değil, gerçekler belirler.

Hayır Sayın Yavuz, mesele Elif Köse’nin kadın oluşu değil, yönetişim tarzıdır.

Mesele halktan gelen taleplere kulak tıkayan bir anlayışın, her eleştiriyi “hainlik”, her uyarıyı “nankörlük” gibi göstermesidir.

Siz de aynı refleksi gösteriyorsunuz.

Kendi içinizdeki rahatsızlığı bastırmak için duygusal yüceltilerle dolu bir manifesto yayınlıyorsunuz ama içi boş bir teneke gibi gürültüden başka bir şey üretmiyor. Soruyorum: Bu metin halkın hangi sorununu çözüyor?

“Etle tırnak gibiyiz” diyorsunuz. Kusura bakmayın ama bu kadar içli dışlı olmanız halkta “parti içi eleştiri yapamama” sorununun kanıtı olmuş durumda. Bu nasıl bir tırnak ki, ne zaman bir çatlak ses çıksa tırmalamaya başlıyor? Siz bu açıklamanızla yalnızca Elif Köse’yi değil, parti içi demokrasi anlayışını da yerle bir ettiniz.

Siz belediyeyi savunacaksınız diye eleştirileri bastırmaya kalkarsanız, halk da en nihayetinde sandıkta cevabını verir. Safranbolu halkı methiyelerle değil, hizmetle ikna olur. Şiirle değil, somut icraatla konuşan yöneticiyi bağrına basar.

Siz Safranbolu için konuşuyor musunuz, yoksa siyasi bekâ için mi?

Halkın sesi kısıkken bu kadar yüksek perdeden övgü dolu cümleler kurmak, tam da halktan koptuğunuzun işaretidir.

Bunu size sadece bir vatandaş olarak değil, halkın haber alma özgürlüğünü objektif kriterler ile yapan bir gazeteci olarak söylüyorum.

Elif Köse’yi halk seçti, halk ve halkın sesi olan gazeteciler eleştirir. İlçe başkanının görevi de o eleştiriyi doğru yere taşıyıp yönetime yön vermektir. Ama siz sanki halkı değil, bir belediye başkanını memnun etmeye çalışıyorsunuz.

Safranbolu halkı methiyeye değil, hizmete susamış durumda.

Ve unutmayın:

Siyasi ömrü methiyeler değil, gerçekler belirler.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.