blank
Ramazan Öztürk tarafından
18 Mart, 2024 14:08 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Çanakkale Zaferi’nin 109. Yıldönümü Kutlandı

18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 109’uncu yıl dönümü nedeniyle Karabük’te anma ve kutlama programları düzenlendi.

Anma ve kutlama programları sabah Beşbinevler Mezarlığındaki Şehitliğe İl Protokolü tarafından çelenk sunumuyla başladı. Çelenk sunumunun ardından 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 109. yıl dönümü sebebi ile saygı duruşunda bulunularak İstiklal Marşı okundu. Ardından şehitler için askerler tarafından saygı atışı yapılırken, Kur’an-ı Kerim okunup, il müftüsü tarafından dua edildi. Şehitlikteki tören protokol üyelerinin şehitlerin mezarlarına karanfil bırakması ile sona erdi.

blank

ETKİNLİKLERE 100. YIL KÜLTÜR MERKEZİNDE DEVAM EDİLDİ

100. Yıl Kültür Merkezi’nde devam eden programda resim, şiir ve kompozisyon yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödülleri Vali Mustafa Yavuz tarafından verildi. Ödül töreninin ardından Alparslan Gazi Anadolu Lisesi öğrencileri tarafından sahnelenen “Şüheda Aşkı” isimli oratoryo katılımcılar tarafından büyük alkış aldı.
Programda bölücü terör örgütü tarafından şehit olan öğretmenler Aybüke Yalçın, Necmettin Yılmaz, polis memuru Fethi Sekin ve Eren Bülbül de unutulmadı.
Törene Karabük Valisi Mustafa Yavuz, Karabük Belediye Başkan Yardımcısı Seher Berker, Cumhuriyet Başsavcısı Koray Kesgin, İl Emniyet Müdürü Mehmet Ali Hasan Köse, İl Jandarma Komutanı Kd.Alb. İsmail Gökcek, siyasi parti temsilcileri, STK temsilcileri, emniyet güçleri ve askeri personel, öğretmenler ile öğrenciler katıldı. (Ramazan Öztürk)

blank

blank

blank
blank
Tugay Kaban tarafından
07 Ocak, 2025 10:54 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Romanlar Ayırır

× Hıristiyan takvimine göre 11. Yüzyılda Avrupa’da en önemli sanat olarak gramerin yerine mantığı geçirdiler, bu değişim, bilimin edebiyat karşısında kazanacağı zaferin mütevazı bir girizgâhıydı. Peki o tarihten sonra insan aklının nasıl zımparalandığını görebiliyor muyuz? Bunu bize gösteren romanlardır.

× Hızlandıkça Azalıyorum romanının yazarı, kendisiyle röportaj yapan Bülent Ayyıldız’ın “Neden roman yazdınız?” sualine cevap verirken şöyle bir cümle kullanıyor, “Roman yazmak istememin nedeni, kendimi insan gibi hissetmememdi.” Yakın zamanda tercümesini bitirdiğim Napolyon Savaşları isimli eserde, Napolyon’un bir sözü iktibas ediliyor, “Dünyayı değiştirmek için çağrıldım!” Napolyon, Saint Helena adasında son yıllarını geçirirken, artık “tarih” denilen şeyi elinin tersiyle bir kenara itmişti ve yapması gereken tek şey olarak (kelimelerle olmasa da) tarihten daha ayırıcı bir eser vermek için çabalamaya başlamıştı: Geride bir hayat bırakmak. Bir roman misali, kendi hayatını sundu Napolyon.

× Tarih, ölülerin dirilişidir. Tarih ayırmaz! Neyi? Her şey zıddıyla kâimdir. O zaman tarih ile alâkalı bir mevzuu çözmek istiyorsak ‘roman’a bakmamız îcabediyor. Romanın tarihini yazmaya çalışanlara bakın mesela, ne gülünç hâllere düşüyorlar. Roman, dirilerin dirilişidir. Roman ayırır. Neyi? Yaşamak düşüncesini ve ölmek düşüncesini. Hem de hayat denilen musalla taşının üzerinde.

× Bugün, dünü bile yazamıyoruz. Tarih, bizi geleceğe zorla sürüklüyor! Roman, önce bugüne sarılıyor. Tarih merkezsizdir ve merkez değildir. Merkez olan ayırır. Bugünün içinde olan. Yani roman.

× Bütün doğumlar ve ölümler romanın mevzuudur. Tarihin mevzuu ise ancak doğum yahut ölüm günleridir. Siperde ölen asker romanın çerçevesindedir, tarihin çerçevesinde ise askerî konvoylar, okul anmaları ve resmî tatiller vardır.

× Yaşamak düşüncesini, ölmek düşüncesinden ayırmak ölümü unutturmak, ölmek düşüncesini de yaşamak düşüncesinden ayırmak yaşamayı unutturmak demek değildir. Her kalp iki eşit parçaya bölünmüş olarak atmaya başlar diye söylenir. Bunu görüp okuyamayacağız fakat romanları?

× #alikoçistifa

Tugay Kaban

Cevap Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.