ZONGULDAK Bülent Ecevit Üniversitesi ve Genel Maden İşçileri Sendikası Şemsi Denizer Toplantı Salonu’nda “Maden, Emek ve Dua” programı düzenlendi. GMİS Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen programa TTK Genel Müdürü Burhan İnan, GMİS Genel Başkanı Eyüp Alabaş, BEÜ İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bayram Ali Çetinkaya, Zonguldak Müftüsü Nuh Korkmaz ve davetliler katıldı. Program açılış konuşmaları ile başladı. BEÜ İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bayram Ali Çetinkaya, “Soma ve Zonguldak’ta ülkemizin her maden ocağında vefat eden madenci kardeşlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine ve yakınlarına, arkadaşlarına Allah sabır eylesin. Allah olayın sorumlularını ortaya çıkarıp, adilce yargılanması ve bu nevi olayların tekrarlanmaması için gerekli şuur ve ciddiyete erişebilme konusunda yetkililere ferasetle ve adaletle davranmayı nasip etsin. Madenci kardeşlerimizin yerin metrelerce altında geçimlerini helal yoldan elde etmek için çalışıp çabalamakta ve ailelerinin iaşesini kazanmak için didinmektedirler. Elleri kap kara olsa da gönülleri zengin olan madenci kardeşlerimiz bize helal yoldan geçimin nasıl kazanıldığını göstermektedirler. Konu bir de kader boyutu vardır. Elbette ki Soma’da yaşananlar kaderdir. Ancak kader; mağdurlar açısından acı ve ızdırapları hafifleten bir etkiye sahip olsa da, sorumluları aklayan bir kelam formülasyonu değildir. Kader ontolojik bir realitedir, kulun sorumluluğu ise hukuki ve ahlakidir” dedi. GMİS Genel Başkanı Eyüp Alabaş ise konuşmasında; “Soma’daki kaza vahim bir kazadır. Bölge insanı olarak bizler 166 yıllık üretim tarihi boyunca bu tür kazalar yaşayarak madenciliği öğrendik. Soma’ya gittiğimde o acıyı gördüğümde 20 yıl önce ailemin çektiği o acıyı hissettim. Oradan bir haber alabilmek için sonuna kadar dua ettiler. Soma’daki kaza dolayısıyla herkes bir katkıda bulunmak istedi. O insanlara hatim ve dua programı teklif edildiğinde seve seve kabul ettim. Bu günün organizasyonunda emeği geçenlere teşekkür ediyorum” dedi. TTK Genel Müdürü Burhan İnan ise selamlama konuşmasında şöyle dedi: “Göçükler, gaz degajları, nakliyat kazaları madencilerin canını yakar. Ülkemiz insanlarını da üzer. Madenci, helalleşerek girdiği ocaktan geçmiş olsun diyerek çıkar. Madenci ekmeğini yer altında yer, suyunu yer altında içer. İş sağlığı ve güvenliği kültürünü oluşturmak bizlerin elindedir. Bu kazaların ve acıların bir daha yaşanmaması dileğiyle madenci şehitlerine rahmet diliyorum. Yakınlarına baş sağlığı diliyorum.” Zonguldak Müftüsü Nuh Korkmaz ise selamlama konuşmasında 14 Mayıs 2014 tarihinde madencilere yazdığı şiiri okudu. Korkmaz, bu tür acıların bir daha yaşanmaması temennisinde bulundu. Program ise Kur’an-ı Kerim tilaveti ve dua ile son buldu. Programa katılanlara helva ikram edildi.
Sapanca Gölü’nden sonra bir korkutan görüntü de Efteni Gölü’nde oluştu
Düzce’nin turistik bölgelerinden birisi olan Efteni Gölü’nde tabandan yüzeye gelen kabarcıklar endişelendirdi.
Sakarya’da geçtiğimiz günlerde Sapanca Gölü’nde tabandan yüzeye çıkan fokurtunun yankıları sürerken, Sakarya’ya komşu olan Düzce’de bulunan Efteni Gölü’nde de gibisi bir manzara ortaya çıktı. Turistik bölge olan Efteni Gölü’nde birebir Sapanca Gölü üzere fokurdamayı gören vatandaşlar durumu yetkililere bildirdi. Bölgede haber çalışması yapan gazeteci Ahmet Çelik, hayatında birinci kere bu türlü durum ile karşılaştığını belirterek, "Uzun vakittir Efteni Gölü’nü takip ediyoruz. Birinci kere bu türlü bir şeye şahitlik ediyoruz. Biz de şaşkınız. Uzmanların açıklama yapmasını da merakla bekliyoruz. Bunun temelinin kaynağına inileceğini ve sebebinin ne olduğuna bulunacağına inanıyoruz. Lakin merak içerisindeyiz ve şaşkınız. Ben hayatımda birinci kere gölün ortasında kaynayan suyun fokurdayarak yüzeye çıktığını görüyorum. Geçtiğimiz günlerde de Sapanca Gölü’nde de misal bir durum yaşandığını da biliyoruz" halinde konuştu.
